Makale

Öküz Altinda Buzagi Aramak

Referandumdan sonra sosyal medyada partimiz Hak ve Özgürlükler Partisi’nin, Referandumda takindigi tutum hakkinda farkli farkli yorumlar, elestiriler yer yer de ithamlarda bulunuldu. Bunlar:

1- HAK-PAR ittihatçi ve ulusalci sol yaninda yer aldi ve benzeri söylemler. Öncelikle bu çok sig ve gerçeklerden uzak, sadece algi operasyonudur. Bizim “Hayir” gerekçelerimiz 18.02.2017 günlü PM sonuç bildirgesinde son derece net bir sekilde açiklanmistir. Özetle Degisiklik Paketinde Kürtler lehine bir açilimin olmamasi,Kürtlerin görmezlikten gelinmesi, getirilen degisiklik paketinde Denge Denetim sisteminin olmamasi, Zaten çok merkeziyetçi olan sistemin Cumhurbaskanligi makaminda daha da merkeziyetçi olmasi gibi. vs.

2- Kimileri HAK_PAR’in Kemalist çizgiye geldigi iddiasinda bulunuyor. HAK-PAR Kuruldugu günden beri Kürt sorunun esit haklara dayali federal bir sistemle çözülecegini, ana dilde egitimi ve Kürtçenin 2. resmi dil olmasi gerektigini savundu, halen ayni düsünceyi savunuyor. Sayet Kemalistler veya ittihatçilar da bunu savunuyorsa, yakistirmalar dogrudur. Degilse bunu uyduranlar iftiracidir.

3- Kimisi HAK-PAR’in, HDP ile anlastigini iddia ediyor. HAK-PAR Kuruldugu günden beri siddete karsi, açik, seffaf bir siyaset yapiyor. Yine HAK-PAR açikça Kürt halkinin kendi kaderini tayin hakkini savunuyor, Türkiye’de de Kürtler için federe bir statü talep ediyor. HDP bunlari talep ederse anlasmamamiz için neden yoktur. Ne var ki, HDP’ siyasetini halklarin kardesligi ve Türkiyelilesme üzerine kurmus, Kürtler için statü istemedigi gibi, isteyenleri de engellemek istiyor.

4- Geçmiste de HAK-PAR için AKP destekçisi, hatta AKP tarafindan kurulmus, AKP’ce desteklenen parti yaftasi yapistirilmaya çalisildi.

Günes balçikla sivanmaz. HAK-PAR kuruldugu günden beri Kürt ulusal çikarlarinin gerekleri ve demokrasinin derinlestirilmesi ekseninde siyaset yapiyor. Siyasetini kendi tüzüksel organlarinda ve programina uygun belirliyor. Bizim belirledigimiz taktik, stratejiler ve hedefler tesadüfen baska parti ve egilimlerle yer yer örtüsebilir. Bu durum kimilerince mal bulmus magrip gibi degerlendirilip, akillarinca HAK-PAR’ vurmaya kalkisiyorlar. Kusura bakmasinlar burada onlara degil ekmek, kirinti çikmaz. Bu Parti yurtsever ve demokratik olgunlugunu her durumda ispatlamistir, halkimiz bunu bilmektedir.

HAK-PAR olarak biz referandum süresince “Hayir”‘i savunan hiç bir parti ile iliski gelistirmedik. Ortak bir strateji belirlemek için dolayli yada dolaysiz görüsme yapmadik. Mitinglerine katilmadik. Bildirilerinin altina imza atip, dagitmadik. Hayir diyen partilerin kaygilarinda da ortaklasmadik. Biz hem eski Anayasaya hem de yeni degisiklik paketine hayir dedik.

Bizi statükocu diye itham edenler oldu. Federal bir sistemi, ana dilde egitimi, Kürtçenin resmi dil olmasini, demokrasinin derinlesmesini, Hukukun Üstünlügünü savunan HAK-PAR’i statükocu sanmak ya cehalettir, yada kasitli ithamdir. Öküz altinda buzagi aramanin manasi yoktur. HAK-PAR kendi basina siyaset üretecek kapasitededir. Ne bundan önce, ne de bundan sonra hiç bir gücün ya da odagin uydusu olmadi, olmayacaktir da. Biz HAK-PAR’iz tek kaygimiz halkimizin ulusal demokratik çikarlaridir. Siyasetimiz, halkimizin çikarlari, huzuru, güvenligi ve özgürlügünü saglamaya odaklidir, bundan sonra da hep öyle olacaktir.

19.04.2017

Av.Abdulmenaf KIRAN
HAK-PAR Genel Baskan Yardimcisi

Abdulmenaf Kiran

Back to top button