Özgür-Der: TSK ‘Terörist’ Zannedilerek Öldürülen Çocuklarin Hesabini Vermelidir!
TSK ‘Terörist’ Zannedilerek Öldürülen Çocuklarin Hesabini Vermelidir!
Kürt sorununda olusturulan gerginlik ve linç ortami maalesef can aldi. Samsun’un Havza ilçesinde dügünden dönen Gökhan ve agabeyi Habip Çetintas, kolluk güçlerince yaylim atesine tutuldu. PKK’li zannedilerek ates açilan iki kardesten 16 yasindaki Gökhan Çetintas olay yerinde yasamini yitirirken, 18 yasindaki agabeyi ise yara almadan kurtuldu.
Olayin ardindan Samsun Valisi Hüseyin Aksoy ilk açiklamasinda iki kardesin ‘dur’ ihtarina uymadigi ve kuru siki silahla ates açtigi için vuruldugunu söylerken bir süre sonra olayin niteligi ortaya çikmaya baslayinca ikinci bir açiklama yapmak zorunda kalarak, ‘Iki kardesin PKK’li sanildigini, dur ihtarina uymayinca ates açildigini’ söylemistir. Vali’nin alelacele açiklamasina Içisleri Bakanliginin acele açiklamasi eklenmis ve Bakanligin açiklamasinda olaya çatisma süsü verilmis ve ‘dur’ ihtarina uyulmadigindan dolayi ölüm olayinin gerçeklestigi belirtilmistir.
Kardesi gözleri önünde öldürülen Habip Çetintas ise Vali’nin açiklamasinin aksine ‘dur’ ihtari falan duymadiklarini bir anda kursun yagmuruna tutulduklarini ifade etti. Basinda yer alan bilgiye göre Çetintas olayi su sekilde özetledi: ‘ Bir anda silah sesleri duymaya basladik. Sonrasini hatirlamiyorum. Bende de kuru siki tabanca vardi. Askerlerin atesi üzerine bir el ates açtim. ‘Dur’ ihtari olmadi. Çatisma esnasinda kardesimin yere yatmasi için tekme vurup, kendimi asagi demir yoluna yuvarladim. Bize kimse ‘dur’ ihtarinda bulunmadi.’
Olay henüz sicakligini koruyorken ve üstelik de soru isaretleri ile dolu iken Vali ve Içisleri Bakanliginin olayin taniginin açiklamasini beklemeden açiklama yapmalari ve olayi ‘terör’ ve ‘dur’ ihtarina uymamaya baglamalari sorusturmayi etkilemeye yönelik bir adim olmustur.
Yasananlar daha önce ‘terörist zannettik’ denilerek katledilen Kürt çocuklari ve diger sivil insanlari akla getirmektedir. Ayni ‘zan’ Mardin, Hatay ve Gümüshane’de de yasanmisti. 2005 yilinda Mardin Kiziltepe’de 12 yasindaki Ugur Kaymaz ve babasi, evinin önünde pusu kuran kolluk tarafindan ‘terörist’ zannedilerek katledilmislerdi. Gümüshane’nin Siran ilçesine bagli Elmaçukuru Köyü kirsalinda ise, ‘terörist’ denilerek ates açilmasi sonucu Kenan Çubukçu (34) ve Olcayhan Bayrak (17) ölmüslerdi. Yine 2010 yilinda Hatay’in Çardak Yaylasi Sekerderesi bölgesinde kekik toplayan 66 yasindaki Mustafa Fil ile 63 yasindaki Ali Dalmis, PKK’li zanedilerek açilan ates sonucu yasamlarini yitirmislerdi.
Benzer olaylarin tekrarlanmasi Türkiye’de yasanilan korku ve bu korku üzerine bina edilen güvenlik kaygisi noktasinda 2004’den bu yana çok da bir seyin degismedigini göstermektedir. Olaylarin tekrarlanmasina neden olan diger önemli bir faktör de olaylar hakkinda etkin ve kapsamli bir sorusturmanin yürütülememesi ve ölümlere sebebiyet verenlerin cezalandirilamamasidir.
Velev ki zannedildigi gibi karsilasilan insanlar ‘terörist’ ya da PKK’li bile olsa yapilmasi gereken bu degildir. Suç bile isleseler hiçbir kolluk görevlisinin görevi ceza vermek-yargisiz infaz yapmak olmamalidir. Bu olay en ufak bir hareketlilikte dahi korku ve panikle hareket etmenin sonucu olarak rastgele saga sola ates edildigini ve süphelenilen yerin orada canli yasayip yasamadigina bakilmaksizin tarandigini gözler önüne sermektedir.
Samsun’da yasananlarin Kürt sorununa getirilen güvenlik öncelikli tedbirlerin bir sonucu olarak meydana geldigi görülmektedir. Kollugun olaylara bu penceren yaklasmaya baslamasi toplum olarak hepimiz için yasam hakkinin ihlal edilmesi anlaminda ciddi bir tehdit olusturmaktadir.
Son Silvan olayinin ardindan AK Parti, CHP ve MHP’li yöneticilerden gelen ve Kürt sorununu tekrar ‘terör’ ve ‘asayis’e indirgeyen açiklamalarla, PKK’lilerin giderek sertlestirdikleri savas söylemini ibretle izlemekteyiz. Medyanin da bu koronun sözcülügünü yapmasi toplumda kör milliyetçiligin yayginlasmasina ve linç kültürünün gelismesine neden olmaktadir. Bu noktada özellikle AK Parti ve BDP’yi akliselime; Kürt sorununun barisçil çözümü noktasinda inisiyatif almaya çagiriyoruz.
Savasta bile çocuklarin katledilmesi savas suçudur ve kabul edilemezdir. Bu gerçekten hareketle 16 yasinda bir çocugun ‘PKK’li’ zannedilerek katledilmesini kiniyor, Gökhan Çetintas’a Allah’tan rahmet, ailesine sabir diliyoruz. Olay ister kasitla isterse de taksirle olmus olsun sorumlulugun TSK’de oldugunu hatirlatiyoruz. TSK, bu ve benzeri ölümlerin hesabini vermelidir. Hükümet derhal konuyu arastirmali ve olayin sorumlularini ortaya çikarmalidir. 21.07.2011
Serdar Bülent Yilmaz
Özgür-Der Diyarbakir Sube Baskani
Dengê Kurdistan
