Makale

Rifat Oguz’u ugurladik

RIFAT OGUZU UGURLADIK
Latif EPÖZDEMIR
Sevgili Rifat’i kaybettik. Buraya kadarmis, diyerek elveda etti bize. Yüregi daha fazla tasiyamadi bedenini, göçüp gitti Rifat Oguz aramizdan.
Dün onu ugurladik. HAKPAR’dan dostlari onun konuklariydi. Yargi-sen’den arkadaslari ve sevenleri oradaydi. Ataköy besinci kisimdaki cenaze törenini doldurmustu dostlari, arkadaslari, yoldaslari akrabalari. Hepsinin gözlerinde bir hüzün vardi. Hepsi de, belli ki Rifati çok özleyecek.
Cenaze namazinin ardindan uzunca bir araç kuyrugu ile Hadimköy’e, Güzelbahçe mezarligina götürdük. Her kes ordaydi. Mezar basinda, yani basindaydik. Kemal Abisi konussun istedik mezari basinda. Kemal Burkay, kisa ve özlü bir konusma yapti.’Er ya da geç hepimiz ölecegiz ve topraga gömülecegiz. Bunu biliyoruz. Ne kadar yasadigimiz degil ama önemli olan hayatta iken nasil yasadigimizdir. Rifat erken yasta bizi terk etti ama o, onurlu bir yasam sürdü. Ruhu sad olsun’
Kuskusuz ki her ölüm erkendir. Ölüm hüzünlü bir haberdir. Ölüm kabullenmesi zor bir demdir. Ölüm, zamanin durdugu bir andir. Bazen bir kurtulus, bazen bir kurtaris, bazen bir haykiristir hayata dair. Ölüm iki hecedir. Sol yanini isitan cevherin atesi sönünce, ölümün soguk yüzü sarar bedeni. Yoksun ve bir daha olamayacaksin.Bu kabullenmesi zor bir durumdur.
Ölmeden halkina, ulusuna ve ülkene karsi borçlu ölmemek gerek. Yapilmasi gereken ne varsa, güç ve olanaklar çerçevesinde, zaman ve mekân olgunlugunda, kosullar el verdikçe yapmalisin. Sorumlu oldugun bir ezilen ulusun, baski altinda bir ülken varsa daha çok çalismalisin, daha çok fedakârlik yapmalisin.
Yasarken eserler yaratmalisin. Biraktigin eserlerinle anilmali, yasamalisin. An geldiginde adindan ve çalismalarindan, anilarindan söz ettirmelisin. Iyi bir yasam karnen varsa, ölüm ancak bedenini alip götürür. Sen hep yasarsin, seni mücadelen, anilarin ve eserlerin yasatir.
Rifat Oguz Malatya Kürtlerindendi. Yurtsever ve demokrat bir ailenin çocuguydu. O da miras olarak yurtsever ve demokrat bir aile birakti geriye. Adliyede çalisti uzun zaman. Memurken Yargi-Sen çalismalarinda aktif rol aldi. Yargi çalisanlarinin ‘grevli-toplu is sözlesmeli sendika hakki’ mücadelesinin inançli bir neferiydi.
Mesai arkadaslari arasinda sevilen ve sayilan bir kisiydi Rifat.
Emekli oldugu gün görüstük, HAKPAR üyelik basvuru formunu doldurdu, ardindan kurulus asamasindaki Bakirköy ilçe yönetimine girmeyi kabul etti. Hastanede iken bile ziyarete giden arkadaslarindan partinin çalismalari hakkinda bilgi aliyordu. Kirk yil öncesinden beri bir heyecan vardi üstünde. Kirk yil önce Özgürlük Yoluna gönül verdigi gibi heyecanliydi HAKPAR’ üye olunca.O,bir Kürdistan sevdalisiydi.
Güleç yüzü, esprileri belleklerden silinmeyecek. Açan bir gül gibi gözler önünde olacak Rifat’in yüzü.Aydinlik duracak yüzü tipki düsünceleri gibi.
Rifat Oguz, inançli ve kararli bir devrimciydi. O yüregini halkinin yanina koymustu, enerjisini halkinin özgürlük yoluna adamisti. Rifat, en zor kosullarda, ülkenin fasizm kosullari altinda inledigi zamanlarda bile mücadeleden yilmadi, kendisinden beklenen hizmetleri eksiksiz olarak yapti, dostlarina ve yol arkadaslarina moral verdi, onlara destek ve güç verdi.
Daha çok yasamak ve özgürlük günlerini görmek hakkiydi. Ugruna nice fedakarliklar yaptigi özgürlük yolu sevdasinin gerçege dönüsmesini görmeliydi, görmek hakkiydi. Ama olmadi. Göremedi. Kürdistan halki bu inançli evladini bagrina basacak, gurur kaynagi yapacaktir.
Rifat, aramizdan ayrildi ama anilari ile hep yasayacak. Mücadele bayragi yere düsmeyecek, bu sevda sürecek.
Güle güle güzel dost, ugurlar olsun kekê, topragin bol, mekânin aydinlik, ruhun sad olsun.

Latif Epözdemir

Back to top button