Makale

Saflari siklastiralim! Türkiye ‘yüzlesecek’

Hareketli günlerden geçiyoruz. Her gün siyasi saflar bozuluyor, yeni saflar olusuyor. Mesela Misir’daki darbe, Taksim’de ‘özgürlük’ talebinde birlesen saflari dagitti. Sadece ‘Silivri için özgürlük’ isteyenlerin mumu yatsiya varmadan söndü.

Önce sunda netleselim: Misir’daki darbeye ‘darbe’ diyemeyenler, darbe dese de ‘ama Mursi de çok hata yapti’ diyenler oldugu sürece askerin sivil yönetimi ‘devirme haydutlugu’ sürer gider. Sadece açik açik desteklemek degil, ‘ama’li cümleler de darbelere ‘mesruiyet’ saglar. Darbeciler çok hakli ‘ama’lari bile ‘kurtarici’ çagrisi olarak görür, gösterir ve yüz yildir kavusamadigimiz demokrasiye bir yüz yil daha kavusamayiz.

‘Seçme ve seçilme hakki’ Insan Haklari Evrensel Bildirgesi’nde açikça belirtilmis bir temel haktir, hiçbir hak ‘takiyye’ götürmez ve hiçbir hak bir baska hakkin ortadan kaldirilmasi için kullanilamaz. Darbe ‘seçme ve seçilme hakki’na açik bir tecavüzdür. Tecavüzü açikça kinayan biri, bu kinama ardindan ‘ama’li cümle kuruyorsa, bilerek ya da bilmeyerek tecavüzcüye mesruiyet saglamis olur. Kadina tecavüzde yarginin bile ragbet ettigi ‘ama bastan çikardi’ savunmasini hatirlayin lütfen.

Ayni zihniyet, ayni oyun

1950 seçimlerinden beri ayni oyun oynaniyor. Seçim kazanamayan vesayetçi zihniyet yanlilari ya ‘cici demokrasi’ diyerek, ya ‘Filipin tipi demokrasi’ diyerek ya da ‘demokrasi bol geldi’ diye açikça söyleyerek ‘demokrasi deneyi’ne darbe ile ‘ara’ veriyor. Son günlerde çok tutulan ‘seçim sandiktan ibaret degildir’ sözü de darbelerin öngünlerinde sikça duyulur. Bu söz, toplanti ve gösteri hakki dâhil tüm ifade özgürlügü alaninin genisligini belirtmek için kullaniliyor olsa bile, bu hâliyle sandigi ‘hafife alan’ zihniyet sahiplerinin agzina yakisiyor.

Hükümet ‘agir hata’lar yapiyor, basbakan ‘agir’ konusuyor. Evet, bence de öyle. E peki, böyle diyenler niye örgütlenip seçim yoluyla hükümeti degistirmiyor? Niye ortaligi yakip yikmadan genis kitlelerin demokratik tepkileriyle hükümeti istifaya zorlayamiyor? Bu millet ‘aptal’ mi, bizi anlamaz mi? Bu sorunun esas muhataplari ‘Taksim’de diktatöre karsi ‘özgürlük’ mücadelesi veriyoruz derken , ‘Tahrir’de ‘askerî darbe’ye ‘devrim’ selami çakti. Demokrasiden nefret edenler özgürlük sevdalarini ‘darbe aski’na terk ediverdi!

Türkiye’de darbe tehlikesi kalmadi, CHP bile darbeye karsi, vesayet de geriletildi, artik Türkiye’de darbe olmaz! Bu da bir görüs, katilmam, ama ‘insallah’ derim. CHP Genel Baskani’nin ‘Misir’daki darbedir’ demesini takdir ederim, ama ‘nedamet’ getirdigini söyleyemem. CHP içinde de ‘Misir devrimi’ diyenler agirlikta. Eger CHP bir bütün olarak darbeye karsi tavir alir, baris için çözüm sürecine katilir ve yeni anayasada yan çizmeyi birakirsa, o zaman eyvallah!

‘Ittihatçi Cumhuriyet’ tarihimizde darbe askini ‘besik kertmesi’ne benzetebiliriz. Ittihatçilar’in 1913 Babiâli Baskini’yla dogan darbe gelenegi, 29 Ekim 1923’te gece vakti azinlik oylariyla yapilan pro-modern ‘meclis darbesi’ ile hafizalara ‘Cumhuriyet’ olarak yüklendiginden beri, vesayetçi cumhuriyetçiler darbeden vazgeçemez. Askin gözü kördür derler, zamaninda darbenin acisini çeken ‘antiemperyalist’ler bile, ABD ve AB’nin ‘Misir’da askerî darbe oldu’ diyemeyisine bakip uyanmaz. Bu ‘batili’ tavir Türkiye ve Ortadogu askerî darbelerinde hep yinelenmistir. ‘Geri ‘Islam’ ülkeleri ancak bu yolla ‘modern’ toplum olur!’ ayagidir bu.

Bakin sunun surasinda az bir zaman kaldi. Daha 2015 olmadan bu memlekette saflarin yeniden bozulup yeniden düzeldigine bir kez daha tanik olacagiz. Ama bu seferki ‘Taksim’ gibi iletisim çagi kusagi ile açiklanabilecek bir toplumsal ‘ittifak’ olmayacak. Bu saflarda ‘Tayyip istifa’ diyen darbesever ulusalcilar ve milliyetçilerin kimi muhafazakârlarla ‘milli cephe’ olusturdugunu görecegiz ve kimileri buna çok sasacak! Çünkü, yüz yilin ‘büyük muhasebesi’nde hesap soranlar cephesi ile hesap verenler cephesi çok net ayrisacak. 1915 Ermeni Soykirimi bütün ezberleri bozacak, kaliplari kiracak, belki de Türkiye’de taslar ilk kez yerli yerine oturacak.

Hirsizlar ve avukatlari bir yana, halk bir yana saf tutacak. Türkiye ‘yüzlesecek!’ Kaçari yok!

Taraf-12 Temmuz

Talat ULUSOY

Back to top button