Saray’daki Sultan’in korkulu rüyasi…
‘Saray diktasi’na açilan yolda yeni bir adim olan Iç Güvenlik Paketi’nin Meclis’te görüsülmeye basladigi ve Erdogan’in bir yerlerde, ‘Öyle de böyle de çikacak’ diye bas bas bagirdigi gündü.
Ayni saatlerde, cuma çikisi, Abdullah Gül sükûnet içinde konustu.
Ve uyarilarini su noktalarda topladi:
Iç Güvenlik Paketi’ni bir kez daha gözden geçirmelerini tavsiye ederim. Bazi düzeltmelerin yapilmasi gerektigine inaniyorum.
Iç Güvenlik Paketi’ne sogukkanlilikla bakmak lazim.
Güvenlikçi konularin konjonktürel olmamasi lazim.
Özellikle polise asiri yetkiler, yakin dönemde polisin yetkilerini özellikle dinlemeyle ilgili nasil istismar ettiginin örnekleri ortaya çikarken, simdi bu konularda daha dikkatli olmak gerekir.
Nasil bir baskanlik sistemi?
Bu çok önemli.
Türk tipi bir parlamenter sistem yasadik ve bunun sikintilarini gördük. Türk tipi bir baskanlik sistemiolmamasi gerekir.
Eger bir baskanlik sistemi olacaksa, Amerika Birlesik Devletleri’ndeki gibi olacaksa, o zaman kuvvetler ayriliginin açik seçik bir sekilde yazilmasi, gelismis demokrasilerdeki hukukun üstünlügüne dayanmasi gerekir.
Gül’ün uyarilarinin adresi Erdogan
Sayin Gül’ün ‘yandas medya’da görmezlikten gelinen bu isabetli uyarilarinin adresi kimdi diye sormak gereksiz.
Adres elbette Saray’daki Sultan’di.
Erdogan, Iç Güvenlik Paketi için ya çikacak ya çikacak diye bas bas bagiriyordu çünkü.
Kuvvetler ayriligi umurunda degildi.
Hukukun üstünlügü defterinde yoktu.
‘Baskanlik sistemi’ne gelince
Hiç kuskusuz ‘alaturkasi’ni istiyordu.
Içinde kuvvetler ayriligi olmayan, hukukun üstünlügüne yan çizen, bütün gücü kendi elinde toplayan bir ‘Saray diktasi’nin pesindeydi o.
‘Baskanlik sistemi bizim genlerimizde var’ derken de, ‘Meksika modeli’ni överken de, demokrasiyle alakasi olmayan, Latin Amerikavari bir Baskan Babalik düzenini arzu ettigi çok açikti Erdogan’in
Bunun için de Abdullah Gül’ün uyarilari yerli yerindeydi.
Gül baski altinda!
Simdi kiminin aklina takilabilir.
Acaba Sayin Gül’ün bu uyarilari, ayaküstü bir sohbetin ürünü müydü?
Gelisigüzel mi yapilmisti?
Hiç sanmiyorum.
‘Girtlak dokuz bogumdur, dokuz kere yutkunmadan konusma!’ kuralina titizlikle uyan Abdullah Gül’ün uyarilarini öyle ayaküstü düsünüp tasinmadan yapmasi çok uzak ihtimal.
Sunu yazin bir kenara.
Sayin Gül baski altinda!
Baskilar hem kendi partisinin, AKP’nin içinden, hem de disindaki bazi etkili çevrelerden, üstelik her geçen gün artarak geliyor.
Baskilarin temelinde yatana gelince, sir degil:
Saray’daki Sultan
Fidan’in istifasi çatlagin isareti
AKP’nin içinde bir çatlak var.
Bu çatlak isliyor.
Bu çatlagin islemekte oldugunu gösteren isaretlerden biri de, örnegin Hakan Fidan’in MIT Müstesarligi’ndan istifasidir.
Bu istifa siradan bir olay degil.
Tayyip Erdogan’in her geçen gün kontrolden, hatta bazen zivanadan çikan tavirlari, AKP’nin zirvelerinde bile, ‘Bu is böyle nasil gidecek?’, ‘Erdogan’a nasil fren koyabiliriz?’ sorularina yol açmaktadir.
Ve bu sorular, AKP içinde dikkatlerin söyle ya da böyle Abdullah Gül’e dönmesine neden oluyor.
———————————————————-
T24-26 Subat
Hasan Cemal