Torbayla yasa talimatla tutuklama
Sultan Taksim’e izin vermiyor diye 1 Mayis’ta Istanbul’da adi konulmamis bir sikiyönetim ilan ediliyor. Binlerce polis, Isçi Bayrami’ni Taksim’de kutlamak isteyen göstericileri engellemek için seferber ediliyor. Ajanslar, 2015’in Türkiyesi’nden dünyaya utanç fotograflari servis ediyor.
Samanyolu Yayin Grubu Baskani Hidayet Karaca ve polisler hakkinda mevcut yasalari uygulayarak karar veren hakimler önce açiga aliniyor, ardindan alelacele mahkemeye çikarilip tutuklaniyor.
Delil?
Basbakan Davutoglu’nun miting meydanlarinda yaptigi ‘Pennsilvanya’dan talimat aldilar’ açiklamasi.
Bu hakimler gerçekten Paralel Yapi denilen yasa disi bir yapilanmanin üyesi olup görevlerini üstlerinden aldiklari talimatlarla yerine getirebiliyor olabilirler. Ama böyle bir durum varsa, bunun yargi önünde delillerle kanitlanmasi gerekir, istihbarat raporlariyla degil.
ÇIRPINDIKÇA BATIYORSUNUZ….
Hukukta delil ve karine farkli iki gerçektir. Mahkemeler delillere bakmadan karar vermeye basladiginda, ortada hukuk kalmaz. Hukuksuzluk hakim tutuklamaya kadar vardiginda ise zaten söylenecek sözün bir degeri kalmaz.
Üstelik bu hakimler, daha düne kadar savcisi oldugunuz davalara bakiyorlardi. Istihbarat raporlari o zaman da elinizdeydi O gün verdikleri kararlar isinize geliyordu, bugün verdikleri gelmiyor.
Gelismeler, gittikçe derinlesen bir çukurun içine düstügünüzü gösteriyor. Çirpindikça daha da batiyorsunuz. Torbalarla ürettiginiz yasalardan talimatlarla tutuklamalara vardiniz.
Kürtleri, Alevileri, ulusalcilari, solculari, sizin gibi olmayan muhafazakarlari düsman ilan ettiniz ve önünüze çikani dograyarak yola devam ediyorsunuz. Fethullah Gülen ile Aydin Dogan’i ayni kareye koyarak, montajlayarak seçimden sonraki hedeflerinizi gösteriyorsunuz.
Medya, yargi, bürokrasi, bankalar, fabrikalar ve tarlalar her sey sizin olacak. Bu dünya Sultan Süleyman’a kalmamis, size mi kalacak yani
TOPLUCA INTIHARA DOGRU…
Oyunuz düstükçe hukuksuzluga sarilacaksiniz, hukuksuzlugunuz arttikça bataga saplanacaksiniz. Ülkenin artik yüzde 60’a yakini sizden nefret eder hale gelmisken, iktidari demokratik yollarla birakmanin intihar olacagini düsündügünüz bir noktaya geldiniz.
Ahmet Arif, ‘Öyle bir ufka vardik ki, artik yalniz degiliz sevgilim’ demisti, siz öyle bir ufka vardiniz ki, artik yapayalnizsiniz.
Saraylariniz, milyon dolarlik uçaklariniz, lüks arabalariniz, Türkiye’nin dört bir yaninda kapattiginiz arsalariniz yetmiyor bu yalnizligi azaltmaya. Yalnizliginiz arttikça korkuyor, korktukça saldirgan oluyorsunuz.
Türkiye gibi bir ülke bu kadar hukuksuzlugu, keyfi yönetimi ne kadar kaldirabilir bir soru isareti.
Iktidari birakmamak için Suriye’de girmeye çalistiginiz maceranin sonu ne olur bir baska soru isareti.
Ama kesin olan bir sey var: Sapkin tarikat liderleri gibi, koca bir ülkeyi toplu intihara sürüklüyorsunuz.
———————————————
Millet-2 Mayis
Ergun Babahan