Makale

TÜRKIYE’DE ÜRETIM EKONOMISI, BÖLGEMIZDE SISTEM VE KURUMSALLASMA – I

1789 Fransiz Devrimi’nden sonra, dünyada hizla gelisen sanayilesme ile beraber, daha fazla üretim ve ekonomideki rekabet sisteminden dolayi, kaliteli mal üretme ve verimlilik ihtiyaci kendini dayatmistir.

Bu ihtiyaç ve rekabet günümüze kadar devam etmektedir.

Dünyada, 1900 ‘ 1950 yillarinda rekabet, kaliteli mal üretme ihtiyaci ile beraber, üretim sanayisinde, ”Üretim Sistemi ve Maliyet Muhasebesine” geçis ihtiyaci dogurmustur.

Dünya hizla sanayi muhasebesine (maliyet muhasebesinin diger ismi) geçerek, Üretim Maliyet Analizleri sayesinde önlerini görmeye baslayarak, rekabette öne çikma ve ürün – hammadde üretimlerinde pazar piyasalarinda, ciddi artislara yol açmistir.

Türkiye’de sanayi üretimine geçis, dipten gelen sermaye birikiminden ziyade, devlet tarafindan yukaridan asagiya planlanarak gelistirilmistir.

Bundan dolayi ve asagida belirtilen farkli sebeplerden, üretim ekonomisi istenilen düzeye bir türlü ulasamamistir, ulasilmasi da siyasi ve yönetsel sebeplerden dolayi zor görünmektedir.

Türkiye’de sanayi sistemi ve maliyet muhasebesine 1970’li yillarda ABD muhasebe sistemi olan, ”TEK DÜZEN MUHASEBE HESAP PLANI” ile beraber maliyet muhasebesi (diger ismiyle sanayi muhasebesi) sistemine KIT- Kamu Iktisadi Tesebbüsleri’nde uygulanmaya geçmistir.

KIT’lerde kamu sektörlerinde kullanilan bu sistem, zamanla yerine oturmus ve isletmelerini, bu sistemler sayesinde dev kurumlar haline getirmislerdir.

Özellikle Kürdlerin yasadigi cografyada dev KIT’ler kurulmustur.

Mazidagi Fosfat Isletmesi, Ergani Bakir Isletmeleri, Elazig Ferro Krom Isletmeleri ve Batman Petrolleri baslicalari idi.

Dünyanin en stratejik madeni olan TÜRKIYE BOR MADEN ISLETMELERINDE halen KIT olarak devam etmektedir. (Benim çalistigim ve yillarca maliyet muhasebesi ve üretimde planlamalar yaptigim kurum ayni zamanda).

Bu Sistemler sayesinde bugün dünyadaki pazar payini artirarak yurt içinde de kullanim alanlari bulmaya çalisarak ekonomiye, maden ihracati alaninda ciddi oranda katma deger kazandirmaya devam etmektedir.

Dünyada gelisen bilisim sektörü sayesinde, üretim sistemlerinde ERPI VE ERPII standart ve fiili maliyet sistemleri geliserek, en ince noktasina kadar analizler yapilarak sirketlerin rekabet güçlerini artiran sistemlere dönüsmüstür. Sirketlerin bu potansiyellerini maksimum seviyelere getirerek büyümelerini saglamistir.

Maliyet Analizlerinde, hedeflenen ve ihtiyaç duyulan temel konu, kaliteden ödün vermeden, verimli bir üretimle, maliyetleri nasil düsürürüm.

Üretim maliyetlerinin miktarsal ve mali boyutu içindeki gider nevileri ile analiz ederek, üretimde verimlilik ve giderlerde tasarruf nasil saglarim ve maliyetlerimi düsürebileyim alaninda odaklanmaktadir.

Maliyet düsürme hammadde tedarik asamasindan kullanima kadar, gider ve masraflarin analizi ve dönemsel mukayesesi ile degisken ve sabit giderlerin kontrolü ve üretim maliyetindeki pay oranlari ile bu saglanir.

Ancak bu verileri saglamak için sirketlerin bünyelerinde çok iyi bir kontrol sistemine sahip olmasi lazim. Sirketler fonksiyonel olarak birim yetkilendirme ve sorumluluklari üzerinden raporlama ve aylik faaliyet toplantilari ile etkinlik saglayabilir.

Türkiye’de1989 yalinda kurulan ve 1994 yilinda uygulamaya geçen TÜRMOB Mali Müsavirlik ve Yeminli Mali Müsavirlik Muhasebe Sistemi ile Büro Muhasebesini gelistirerek sirketlerin vergi, SGK gibi resmi islemlerinde epey mesafe alarak sirketleri bu külfetten kurtarmislardir.

Türkiye 1980’li ve 1990’li yillarinda bilisim sektöründe, ilerlemeler kaydederek bu alanda ve yerli yazilim üzerinden mesafeler almasina ragmen, sirketler henüz bu konuda, Türkiye genelinde az gelisme kaydetmesine ragmen, bölgemizde ve ilimiz Diyarbakir’da sistem’üretim süreçleri ve maliyet muhasebesinde gerilerden takibine devam edilmektedir.

Basta üretim yapan firmalar olmak üzere, dönüsümler ve üretim yapan firmalar, sistemlerini içeriye alarak rekabet edebilme ve sirketlerini sistemler ile kurumsallastirma amaçli içeriye alma konusunda Türkiye genelinde bir arayis baslamistir.

Bu konuda SMMM’ler kendi isleri baslarindan askin oldugu için, sirketlerin sistem ve kurumsallasmalarina fazla zaman ayiramadiklari gibi, iç sistemler ve maliyet muhasebesi ile üretim sistemi konularinda yetersiz kalmalari nedeniyle, isin içine mühendislik alani da söz konusu oldugu için, sirketlerde iç kontrol sistemlerinin yapilmasi ve üretim sistemlerinde çok ciddi sikintilar yasamaktadir.

Türkiye genelinde bu sikinti had safhada iken, Diyarbakir ve bölge bu konuda maalesef çok daha sikintili, bu durum hem bölge ekonomisi, ayni zamanda Türkiye ekonomisi bakimindan katma deger saglamadigi gibi sermayenin bosa gitmesine sebep olmaktadir.

Bu konuda Diyarbakir için çözüm nedir?
Herseyden önce;
Diyarbakir Valiligi,
Diyarbakir Organize Sanayi Müdürlügü,
Diyarbakir Ticaret Sanayi Odasi,
Diyarbakir Mali Müsavirler Odasi,
Diyarbakir Isveren Dernek ve Odalari,
Diyarbakir Vergi Dairesi Baskanligi,

Bu konuda üretim sektöründe sistem konusunda yetersiz kaldigini ve bu konuda bir ihtiyaç oldugunu kabul ederek ise baslamalari lazim.

Kabul gören bir konunun, basari sansi yüksek olur siari ile hareket etmek zorundayiz.

Ben sirket danismanligi yapiyorum.

Bursa Eti Bor Isletmesi emekli Mali Isler Müdürüyüm. Uzun yillardir Diyarbakir’da bu alanda çalismalarim var, Dicle Üniversitesi’nde muhasebe uygulamalari üzerine bir dönem ders verdim.

Diyarbakir ve bölgede önemli sorun, üretim yapan sirket ve üst yönetim kademesindeki yetkililerin bu konuda bilinçlendirilmelerine dair seminerler ve tanitimlarin yapilmasi ile bu konunun SMMM odalarinin ilgisi dahilinde, ancak onlari asan bir konu oldugunu hep beraber kabul etmek gerekir.

Konu kabul edildikten sonra çözüm ondan sonra baslar.

Peki kurulacak sistemlerin faydasi ne?

Sirketlerin önünü görmelerini saglar.

Sirketlerin maliyet analizleri sayesinde üretim ve satis politikalarini pozitif etkiler. Sirketlerin yeni yatirim kararlari veya mevcut sirketlerinin büyümesini saglar.

Ilimizde yeni isdihdam alanlarina yol açar. Çevre illere de örnek çalismalarla bölge ekonomisini de ilimizin ekonomisinde olumlu etkiler.

Gerekirse üretim ve muhasebe alanlarinda uygulamaya dayali personel egitimi ile yetismis personel ihtiyaci ile beraber istihdama katki saglar.

ÜRETIM SIRKETLERINDE ÜRETIM SÜREÇLERI

Türkiye’nin neresine gidilirse gidilsin, bütün üretim sirketlerinde ortak süreç basliklari aynidir.

Bu teknik bir konu oldugu için detaylarina girmek istemiyorum.

Sonuç olarak bölge sadece siyasi olarak ele alinacak konulardan ibaret degildir.

Ekonomilerin alt yapisi olan sirketlerin teknik, idari ve sistem olarak kurumsallasma saglamalari beraberinde ekonomik büyüme ve güçlenme getirir.

Ekonomik büyüme istihdamin yanisira saglikli düsünen toplum ve saglikli siyaset demektir.

Yarim asirdir bölge militarize olmus ve terör boyundurugu altinda oldugunu görerek, gerek toplumsal siyasal gelismeler ve gerekse ekonominin önü kesilmis durumdadir.

Bu bize sunu gösteriyor, bölge yüzyilin gerisindeki ekonomik girisimler ve siyasal geriligin altinda yasamaktadir.

Yüzyilimizda sermaye ve girisimcilik kendi basina ekonominin kaynaklari olmaktan çikmistir, günümüzde; egitim, insan kaynaklari, teknolojik buluslar ve teknoloji kullanimi üretim ekonomisinin basat kaynaklari haline gelmistir.

Türkiye’de egitimin geldigi nokta belli, bunun yaninda Kürdler kendi kültürlerinden uzaklastirildigi için egitim konusunun ekonomide kaynak olmasi çok daha zor ve vahim bir durumdadir.

Egitim bu ise, insan kaynaklari ve teknolojik bulus ve kullanimlari daha çok vahim bir durumdadir.

Bir sonraki yazimda Türkiye’de üretim ekonomisinin geldigi nokta, Kürd cografyasinda Kürd sorununun üretim ekonomisindeki negatif yansimalari ve çözüm önerileri yer alacaktir.

Davut Bilinmis

Back to top button