Türkiyelilesmeci HDP ye biat eden ‘Kürdistaniler’
KDP-T, KDP BAKUR, Insan ve özgürlük Partisi, ÖSP(KKP), Azadi inisiyatifi, DDKD toplu olarak bir kez daha Kürt kamuoyunun gündemine tasindi.
Kendilerini daha çok ‘Kürdistani’ olarak tanimlayan bu parti ve inisiyatifler 7 Ocak 2019 tarihinde 31 Mart yerel seçimlerine Türkiyelilesmeyi hedefleyen HDP listelerinde katilacaklarini ilan ettiler.
ÖSP/KKP ve DDKD hemen her seçimde HDP ile beraber olmayi milli bir görev addettikleri biliniyor ancak Mhmet Emin Kardes in baskani oldugu T-KDP ile Sertaç Bucak’in baskani oldugu Kürt Demokratik Platformu’nun kosar adim HDPye yönelmeleri ilgi çekti.
Kuzey KDP adina siyaset yapan bu siyasetçiler Mesud Barzani’ye hakaret eden Sezayi Temelli’yle yan yana poz verdiler.
Aslinda söz konusu bu ‘Kürdistani’ yapilar açisindan bu sahne hiç sasirtici degil.
Bu yapilar esasen birer pazarlik kurumlari idi.
HDP, bu ‘Kürdistani’ leri vitrinlik birer nesne, bir propaganda aparati olarak yanina çekti.
Zor olmadi.
Çünkü bu kesim açisindan önemli olanin ilkeler, prensipler degil sadece sahsi çikarlar oldugunu bilen HDP kurmaylari, birkaç küçük koltuk isaret ederek istediklerine kolayca ulastilar.
Bu kesimin büyük iddialarini iyice küçülteceklerini, beklentilerini küçük bir ilçede baskanliga veya belediye meclisi üyeligine indirgemekten çekinmeyeceklerini herkes gibi onlar da biliyorlardi.
K24 e konusan T-KDP baskani Mehmet Emin Kardes HDP ile seçim isbirliklerinin hiçbir ilke ve prensibe dayanmadigini ifade etmesi bu birligin tam anlamiyla biat etmek anlamina geldigini göstermektedir.
Aslinda iIyi oldu.
Zira, kendileri için siyaset yapan, büyük isimler ve iddialarla sözler söyleyenlerin temel hedeflerinin bir sekilde koltuk kapmak oldugunu anlatmak, ikaz etmek, bu kesimlere pirim vermenin Kürt davasina, yurtsever hareketin toparlanmasina zarar verdigini haykirmaktan gina gelmisti.
Bunlarin PKK/HDP ye yönelik hakaretlerinin, elestirilerinin samimi olmadigini, teklif gelmesi halinde kosa kosa gidip biat edeceklerini söyleyince duymadigimiz hakaret kalmazdi.
Bir musibet bin nasihatten iyidir.
Evet çok iyi oldu.
Bu çürümüs kadrolarin Kürt yurtseverleri açisindan desifre olmasi, romantik ‘birlikçilerin’ gözlerini açmalarina vesile olmasi bakimindan hayirli olmustur.
Öte yandan simdilik anlasmis gibi olsalar da daha film bitmis degil.
HDP aday listelerini resmi mercilere teslim ettiginde manzara degisebilir.
Bu ‘Kürdistani’ arkadaslarimizin beklentileri daha da asagiya çekilebilir. Bazilari HDP nin kendilerine tahsis edecegi yerleri ‘beklentimiz bu degildi’ diye begenmeyebilir.
Yeniden ‘Kürdistani’ olduklarini hatirlayip dönmek isteyebilir.
Ayrica bu biat süreci disinda kalan yeni aktörler de HDP nin kuyruguna takilabilir.
Her ne olacaksa iyi olacak.
Kürtler bir kez daha siyaset cambazlarini tanimis olacak.
Yurtsever hareketin çözmesi gerekli problem bu ‘koltukçu’ kadrolar degil.
Problem ‘Kürdistani’ lik adina bu tür cambazlarin at kosturamayacagi kadar güçlü, istikrarli, milli bir seçenek yaratilmasindaki tikanikliklarin asilmasindadir.
Alisan Çaliskan