Makale

Yolsuzluk Cumhuriyeti

Trump iktidara geldi geleli ABD’nin siyasi skandallarinin ucu Türkiye’deki iktidara dokunur oldu.

Türkiye, Washington’da sadece hak ihlalleri ve otoriterlikle degil artan dozda yolsuzluklarla da anilir halde.

Bunun en çarpici örneklerinden biri bugün The Wall Street Journal’in aktardigi ‘scoop’ yani atlatma haberdi. The Journal’in bildirdigine göre FBI tarafindan Rusya ile saibeli iliskileri sorusturulan Trump’in eski ulusal güvenlik danismani Michael Flynn, Aralik 2016’da New York’un lüks ’21 Club’ isimli restoraninda bazi Türk yetkililerle bir araya gelip 15 milyon dolar karsiliginda Fethullah Gülen’in kaçirilip Imrali’ya ‘paketlenmesini’ masaya yatirmis. Yani Trump baskanliga seçildikten sonra.

Iddialar toplantiya katilmamis kisilerce öne sürülmüs, dolayisiyla henüz dogruluk derecesi bilinmiyor. Ancak geri planina bakildiginda gerçek olmasi sasirtici olmaz. Flynn, Eylül 2016’da skandalin Türk kahramani isadami Ekim Alptekin’in araciligiyla Enerji Bakani Berat Albayrak ve Disisleri Bakani Mevlüt Çavusoglu’yla yine New York’ta bir araya gelmisti.

Toplantida hazir bulunan eski CIA direktörü James Woolsey’nin ifadesine göre, o vakit de Gülen’in kaçirilmasi senaryolari tartisilmisti. Ayni günlerde Alptekin, Gülen aleyhinde lobi yapmasi için Flynn’in danisma firmasina kaynagi halen tartisma konusu olan 600 bin dolar ödemisti.

Hürriyet’in aktardigina göre sorusturma kapsaminda ABD’de büyük jüri önünde ifadeye vermeye çagrilan Alptekin, Türk Amerikan Is Konseyi baskanligini bu ay içerisinde birakacak.

Bu arada Alptekin’in Trump ile birlikte emlak ticareti yapan ve Rusya’da enerji ve madencilik konusunda faaliyetleri bulunan Rus isadami Dmitri Zaikin ile iliskisi oldugu iddialara farkli bir boyut kazandirdi.

ABD merkezli arastirma gazetecilik sitesi ProPublica’nin iddiasina göre, Zaikin Türkiye, Arnavutluk ve Makedonya’daki iktidar partilerine danismanlik hizmeti veriyor. Alptekin, Zaikin’in tanimadigini öne sürdü.

Fortune Türkiye’ye göre Alptekin, 25 Eylül 2010 dan beri Arnavutluk Cumhuriyeti’nin Sakarya fahri konsoloslugunu sürdürüyor. Arnavutluk, Transparency International’in 2016 da yaptigi yolsuzluk siralamasinda 176 ülke arasinda 83’üncü sirada yer aldi. Türkiye is 73’üncü sirada…

Gülen’in kaçirilmasiyla ilgili iddialar, ‘Cennet Belgeleri’ diye bilinen ve Basbakan Binali Yildirim’in ogullari ve Berat ve Serhat Albayrak’in da aralarinda bulundugu birçok ünlünün vergi yüklerini azaltmak için servetlerini basta Malta olmak üzere ‘off shore’ hesaplarina nasil yatirdiklarini ifsa eden milyonlarca dosyanin basinla paylasilmasindan birkaç gün sonra ortaya atildi.

Bundan önce ise Cumhurbaskani Erdogan’in enistesi Ziya Ilgen ve Azeri is adami Mübariz Mansimov arasindaki 25 milyon dolar degerindeki gemi alisverisleri ve kurduklari sirketlerle ilgili iddialar Avrupali Arastirmaci Gazeteciler Konsorsiyumu’nun ‘Malta Files’ projesi kapsaminda gündeme gelmisti.

Birkaç muhalif gazete ve haber sitesi hariç Türk medyasi bu haberler karsisinda üç maymunu oynamaya devam ediyor. Ayni tavrin New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesinde 27 Kasim’da sürecek olan Riza Sarraf ve Halk Bankasi yöneticisi Hakan Atilla durusmasinda da sürdürülmesi beklenebilir.

Hele ki Sarraf’in federal mahkemeyle anlasip Erdogan’in ifadesiyle ‘itirafçi’ oldugu iddialari dogru çikarsa ve neleri itiraf ettigi ABD basinina sizarsa…

Türkiye’de yolsuzluk yeni bir sey degil. Ne de halkin yolsuzluk karsisindaki umarsizligi…

Ve nasil ki 12 Eylül komutanlarindan Tahsin Sahinkaya’nin F-16 ihalesinden 23 milyon dolar rüsvet aldigi iddialari güzelce gömüldüyse, Türkiye’de cereyan eden neredeyse her büyük yolsuzluk dosyasi ayni sekilde halinin altina süpürüldü…

Türkiye’de yolsuzluk yüzünden iktidardan düsen herhangi bir lidere rastlanmadi. Erdogan ve AKP’nin bu altin kurala istisna teskil edecegine dair herhangi bir emare yok. Tam tersi bu iddialarinin tümünün aslinda ABD, Israil ve Türkiye’nin diger düsmanlarinin ördügü ‘büyük komplo’nun parçasi oldugunu iktidarini sadik kalemlerinden duymaya devam edecegiz.

Bu arada Osman Kavala gibi masumlar, komplonun sahiciligini tescillemek üzere akil disi iftiralarla içeri tikilmaya devam edecek. Peki nereye kadar?

Eskiden bu sorunun cevabi en son 2002 seçimlerinde görüldügü üzere oldukça netti: Milletin cebine vurana kadar.

Ancak ‘Yeni Türkiye’nin yeni kurallari dahilinde seçimle gelenin seçimle gidecegi artik hiç de malum degil.

————————————————

Diken-11 Kasim 2017

Amberin Zaman

Back to top button