Dengê Kurdistan

HAK-PAR heyetinin Güney Kürdistan gezisinden notlar

2016-04-27 22:30

Latif Epözdemir

Partimiz Olağanüstü kongresini yapmaya karar verdi. Olağanüstü kongre için hazırlıklar çerçevesinde Güney Kürdistan’daki yurtsever demokratik Kürt örgütlerini kongremize davet etmek ve bu vesile ile halkımızın ulusal demokratik mücadelesini kendi özgül koşullarında sürdüren yurtsever örgütlerle dostluğumuzu pekiştirmek için sevgili arkadaşım Paşa AKDOĞAN ile birlikte Güney Kürdistana gittik ve programladığımız üzre temaslarımıza başladık. Bu temaslarımızın istediğimiz zaman içinde sonuçlanması için çok çaba gösteren dostumuz Zana SEZEN ve Erbil ADA CAFE çalışanlarına teşekür borçluyuz. Ayrıca orada olduğumuz süre içinde bizden dostluğunu esirgemeyen ve randevularımızı düzenleyen sevgili dostumuz Güney Kürdistan Kültür Bakan vekili sayın Salar OSMAN’a, İran Kürdistan Demokratik Partisi Hewlêr temsilcisi sayın M. Salih KADIRİ’ye sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.

Erbil temaslarımızın ilki Kültür Bakanlığını ziyaretle başladı. akan vekili sayın Salar Osman bizi makamında karşıladı ve gayet sıcak ve samimi bir

biçimde bizi ağırladı. Sayın Bakan kongremize katılacaklar. Sayın bakan partimize ilişkin olarak şu açıklamaları yaptı. ”Biz HAK-PAR’ı çok önemsiyoruz. Partiniz Türkiye Kürtlerinin mücadelesinde barışçıl demokratik mücadele anlayışı ile dikkat çekmektedir. Yıllardır sürdürdüğünüz çalışmaları takdirle karşılıyoruz. Bundan böyle daha sıcak ilişkiler geliştirmek için daha sık bir araya gelmeli ve dayanışma ruhumuzu güçlendirmeliyiz. Çalışmalarınızdan başarılar dilerim. ”

İkinci durağımız Kürdistan Kominist Partisi oldu. Sayın Zirek Kemal ile telefonda görüştük, bürolarını ziyaret ettik. Ancak kendileri daha önce planlanmış olduğu için kent dışındaydı. Davetyelerini verdik. Telefonda başarı dileklerini aldık.

Üçüncü ziyaretimiz ırak Kürdistanı Demokratik Partisi dış ilşkiler bürosu ile devam etti. Bizi sayın Nizar BOTANİ karşıladı. Daha sonra Büro sorumlusu sayın Ahmet KANİ makamında heyetimizi kabul etti. Sıcak ve samimi bir hava içinde gerçekleşen görüşmede sayın KANİ:”HAK-PAR önemli bir misyona sahip. Partinizin

gelişip güçlenmesi için sizn dışınızdaki Kürt örgütleri ile ulusal demokratik bir çerçevede daha sık ilişkiler kurulması zorunlu. Kuzey Kürtleri giderek partinize yöneliyor, biz bunu görüyoruz. HAK-PAR seçimlerde önemli bir başarı elde etmiş bir parti. Gelecek vaad eden bir partidir. Dostluğumuz sürekli olmalı ve birlikte neler yapabileceğimizi konuşmalıyız. Çalışmalarınız halkımızı Kuzey parçasında heyecanlandırmaya devam ediyor. Doğru yoldasınız, başarmamanız için hiçbir neden yok. Başarılarınızın devamı bizi mutlandırmaktadır. ” Dedi.

Sonraki durağımız Kürdistan Emekçiler Partisiydi. Bu dostlarımız da bizi sıcak karşıladı, davetiyemizi aldı ve kongremize dayanışma göstereceklerini beyan ettiler. Daha sık görüşme dileği ile ofislerinden ayrıldık.

O gün son görüşmemiz İran Kürdistan Demokratik Partisi Hewlêr ofisiydi. Amacımız politbüro yetkililerinden randevu almaktı. Ancak müthiş bir sürprizle karşılandık. Genel sekreter sayın Mustafa Hicri, büroda bizi

bekliyordu. Çok sıcak bir karşılamaydı bu. Sayın Salih Kadiri anlaşılan bize tatlı bir sürpriz gerçekleştirmişti. Bizim beklediğimiz bir durum değildi. Sayın Mıstefa Hicri bizimle iki saate yakın görüştü. Geçmiş günleri yad ettikten sonra resmi görüşmelerimiz başladı. Sayın Mıstefa Hicri başkanlığında İKDP ile çok verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Sayın Mıstefa Hicri öncelikle HAK-PAR-PSK ayrışması konusunu gündeme getirdi ve bu konudaki dileklerini dile getirdi. Sayın Mıstefa Hicri:” HAK-PAR bu denli önemli kazanımlar elde etmişken aynı geleneğin ortağı olan PSK’nin bu süreci daha olumlu bir biçimde değerlendirmesi gerektiğine” işaret ederek, devamla. ”PSK ve HAK-PAR aynı siyasal programa ve anlayışa sahip iki parti. HAK-PAR legal anlamda rüştünü ispatlayarak önemli başarılara imza atmışken bu kazanımların ortaklaşması ve birlikte hareket edilmesi en olumlu olanıydı. Anladığımız kadarı ile ayrılığı gerektirecek çok ciddi nedenler yoktu. PSK’nin legale çıkması HAK-PAR’a zarar vermeyecek bir biçimde gerçekleşmeli ve iki partinin birleşmesi yolundaki adımların geliştirilmesi bizim içten dileğimizdir. u ayrılık taban üzerinde olumsuz etkiler yaratacaktır. Bu nedenle PSK ve HAK-PAR çözüm konusunda adımlar atmalıdır. Eğer bu birlik konusunda bize bir görev düşerse biz seve seve bu görevi yerine getirmeye hazırız. ”dedi. iz de sayın genel sekretere:” PSK ayrı örgütlense bile mücadele içinde yollarımızın mutlaka kesişeceğine inandığımızı ve birlik konusunda kapılarımızı kapatmadığımızı, ancak PSK den arkadaşlarımızın HAK-PAR’dan istifa ederek ayrılmalarının kitlemizde olumsuz etki yaratığını ancak kısa sürede bu olumsuzluktan kurtulup yeniden toparlanarak yolumuza devam ettiğimizi” belirttik.

PDKİ medya gurubu bu görüşmelerimizin detaylı bir raporunu hazırlayarak “Kürdistanmedya com” sitesinde Kürtçe olarak yayınladı. Sayın Hicri daha sonra kongremize katılabilmek için koşullarını zorlayacaklarını belirtiler ve görüşmelerimizin daha sık yapılması için dileklerini ilettiler.

Günün sonunda ADA CAFE’ye döndüğümüzde RUDAW Türkçe bölümünden sayın Gülbahar ALTAŞ röportaj için bizi bekliyordu. Detaylı ve uzun bir röportaj gerçekleştirdik. Röportaj RÛDAW Türkçe sitesinde yayınlandı. Partili arkadaşlarımız bu röportajı bizim medya gurubumuzda paylaştılar.

Akşam saatlerinde dostumuz Arî FARUK bizi evinde konuk etti. IKDP bölge sorumlularından olan Arî Farukla yarım saate yakın evinde görüştük, karşılıklı görüş alışverişinde bulunduk. Uzun ve yorucu bir günü verimli bir biçimde sonlandırmış ve bir sonraki görüşmelerimiz için hazırlıklara başlamıştık.

Ertesi gün ilk işimiz mektuplarımızı hazırlamakla başladı. Sayın Mesud BARZANİ’ye, sayın Nêçirvan Barzanîye, sayın Celal TALABANİ’ye, sayın Fuad MASUM’a, sayın Fazıl Miraniye partimize ilişkin açıklamaları da içeren ve kendilerini aramızda görmek istediğimizi içeren resmi mektuplarımızı yazdık. Sayın Mustafa Hicri için daha önce yazdığımız mektubu zaten görüşmelerimiz esnasında sunmuştuk. Bu kez diğer mektuplarımızı ulaştırma telaşındaydık. Mektuplarımızı Kurmanci ve Sorani olarak hazırlayıp ilgililere iletmeyi planladıktan sonra, çalışmalarımıza kaldığımız yerden devam ettik.

Birêz Celal TELEBANİ/ Mam CELAL

Serokkomarê berê a Dewleta Federal a İraqê

Digel rêz u silavên germ u birayane,

Partîya Maf u Azadîyan-HAK-PAR di sala 2002’yan de hatîye damezrandin. Partîya me, bername u rêbaza xwe li ser azadîya Kurdên Bakûr sererast kirîye u niha li seranserê Turkîyê bi eşkerehî kar dike.

HAK-PAR beşdarê hilbijartina dawî a li Turkîye bu u dengê xwe duqat zêde kir. Mixabin serokê partîya me FEHMİ DEMİR, pêş hilbijartinê di qezayeke trafîkê de jîyana xwe ji dest da. Lewraye ku divê em serokek nû ji bo partîya xwe bibjêrin.

Em hêvîdarın ku
sax u silamet bin, Xweda we şifa bike.
PARTÎYA MAF U AZADÎYAN-HAK-PAR

Rêzdar MESÛD BERZANî

Serokê Herêma Kurdisanê,

Digel rêz u silavên payebilind,

Partîya Maf u Azadîyan-HAK-PAR di sala 2002’yan de hatîye damezrandin. Partîyê bername u rêbaza xwe li ser azadîya Kurdên Bakûr sererast kirîye u niha li seranserê Turkîyê bi eşkerehî kar dike. HAK-PAR beşdarê hilbijartina dawî a li Turkîye bu u dengê xwe duqat zêde kir. Mixabin serokê partîya me FEHMİ DEMİR di qezayeke trafîkê de jîyana xwe ji dest da u koçê dawî kir. Lewraye ku lazime em serokek nû ji bo partîya xwe bibjêrin.

Rêzdar Serokê Miletê Kurd,

HAK-PAR, roja 24. 04. 2016’yan li Ankara paytextê Turkîye kongreya xwe a awerte pêk tîne. Daxwaza me a here dilînî ewe ku cenabê we beşdarê kongreya me bibin. Eger nebû, nûnerek ji serokayetîya herêmê beşdarê kongreya me bibe;yan jî peyamek birêkin, ji bo piştevanî li kongreya partîya me.

Hêvîdarim kû nameya min bigêje armanca xwe.

Xweda we, ji serê miletê Kurd kêm neke, her şad u bextewer bin. 11. 04. 2016

PARTÎYA MAF U AZADÎYAN-HAK-PAR

Birêz Fûad MASÛM

Serokkomarê Dewleta Federal a İraqê

Digel rêz u silavên germ u birayane,

Partîya Maf u Azadîyan-HAK-PAR di sala 2002’yan de hatîye damezrandin. Partîya me, bername u rêbaza xwe li ser azadîya Kurdên Bakûr sererast kirîye u niha li seranserê Turkîyê bi eşkerehî kar dike.

Güney Kürdistanın başkentine gelişimizin ikinci gününde önmeli görüşmeler yaptık. Bunların başında parlamento ve bakanlar kurulunu ziyaretlerimizi o gün yapacaktık. Önce Kürdistan parlamentosu ikinci başkanı-aslında fiilen birinci başkan, çünkü ilk başkan görevde değil şu anda- Cafer İbrahim EMÎNKÎ ile görüşecektir. Başkanın danışmanı Kak EWNÎ ile ön görüşme yaptıktan sonra sayın Cafer İbrahim Eminki ile makam odasında görüşmemize geçtik. Sayın başkan son derece nazik bir karşılamayla bizi buyur etti. Belli ki Kuzey örgütleri hakkında epey bilgi sahibiydi. Hatta kimi detaylar konusunda bile bilgi sahibi sayılırdı. Türkiye ve Kürdistandaki gelişmeler hakkında karşılıklı görüş teatisinde bulunduk. Kuzeyli Kürt örgütlerinin birlik konusundakigörüşlerini tartıştık. Uzun bir görüşmeydi. Sayın başkan HAK-PAR poloitikaları konusunda bilgi sahibiydi. HAK-PARı çok önemli bir sürec beklediğini belirtti. Partinin gelecekte Kuzey Kürtleri için önemli bir adres olacağına inandıklarını söyledi.

HAK-PAR adına Latif EPÖZDEMİR de konuşmasında:”Bu gün ortadoğuda Kürt sorunu en başat sorundur. Bu sorun karşısında tüm bölge ülkeleri gelişmeler karşısında yeni duruşlar sergilemektedirler. Güney Kürdistandaki Bağımsızlık yönündeki gelişmeler kimi devletlerin barikatları ile karşılaşacağa benziyor. Bu yüz yıl Kürtlerin yüzyılıdır. Ülkemizde artık iki hat, iki yol, iki çizgi gayet net olarak belirginleşmektedir. Birincisi Kürtlerin hayrına ve çıkarına olan ulusal politikaların şekillendiği hayırlı yoldur. İkincisi ise şer odaklarının, Kürt düşmanlarının ve şiddeti amaç edinmiş hayırsız ve zararlı yoldur. Bu her iki yolda da politikaları ve anlayışları örtüşen güçler gizli açık itifak halindedirler. Hayırsız yol her türlü entrikalarla Kürtlerin özgürlüğünün önüne geçmeye çalışmaktadır. Hayırlı yol ise ulusal ve demokratik olan yoldur, Kürt halkının kendi kaderini tayin etmeyi amaçlayan ve bu doğrultuda mücadele veren yoldur. Bu nedenle Kürtlerarası diyalog da bu manzaraya göre şekillenmektedir. HAK-PAR hayırlı bir yoldadır. Partimiz bu hatta olan tüm Kürt örgütleri ile işbirliğine ve dayanışmaya hazırdır. Hak-Par bu kongreden sonra Kürtlerin yaşadıkları her yerde, ne kadar “hayırlı” Kürt örgütü varsa onlarla dostane ilişkiler içinde olmayı ulusal bir görev sayar. ”dedi.

Parlamentodaki görüşmelerimiz sonuçlanıp ayrıldığımızda, Kürtlerin efsanevi lideri ölümsüz Mela Mıstefa BERZANİ’nin aziz hatırası önünde yaptığımız saygı duruşundan sonra Parlamento binasından ayrıldık.

İkinci durağımız “YEKGİRTUYİ İSLAMİ”yani İslami Birlik hareketiydi. Parti adına heyetimizi Kak HEMİD karşıladı. Yaklaşık yarım saat süren görüşmemeizde Türkiyedeki gelişmeler ve Kürtlerarası diyalog üzerinde duruldu. Birlik ve dayanışma konularında görüş birliğine vardığımız İslami Birlik Partisini kongremize davet ederek ayrıldık.

Günün üçüncü durağı Kürdistan Bakanlar kurulu binasıydı. Başbakan yardımcısı ve hükümet sözcüsü sayın Sefin DİZEYİ ile görüşmemiz bir saatten fazla sürdü. Sayın Dizeyi uzun süre Türkiye’de kaldığı için Türkiye’yi ve Türkiye’deki Kürt örgütlerini çok iyi tanıyordu. Görüşmemiz daha çok gündemin değerlendirilmesi, Türkiye Kürdistanındaki şiddet ve halkın durumu, bölge ülkelerinin oynadıkları roller ve Kürt örgütleri arasındaki diyalog ve işbirliği konularında yoğunlaştı.

Sayın Dizeyi partimizin elde ettiği başarıların önemine işaret ederek HAK-PAR’ın doğru yolda olduğunu, geleceğin siyasetinde baş aktör olarak HAK-PAR’ın göründüğünü belirtti. Dostane geçen görüşmemizin sonunda sayın Nêçirvan BERZANİ’ye iletmek üzere bir mektup verdik. Ardından kendilerini kongremize davet ettik ve ayrıldık.

Üçüncü günün sabahında RÛDAW TV nin “Nûroj” programına konuk edildik. Canlı yayın esnasında bir çok konuda sorulan soruları yanıtladık. Program daha sonra yazılı metin olarak da Rudaw sitesinde yayınlandı.

Televizyondan çıktıktan sonra bu kez “Rudaw Stratejik ve Bilimsel Araştırmalar Enstitüsüne” gittik. Burada bizi, Hawrê Baxewan, Azat Eli ve Mamend Roje karşıladı. Buradaki görüşmemiz daha çok Kürt partilerinin tanıtım ve ebformasyonu konusunda geçti. Enstitü HAK-PARa ait bir tanıtım raporu hazırlanıp kendilerine iletilmesini istediler. Kürt ulusal medyasının Kürt ulusal örgütlerinin çalışmalarına daha çok yer vermesi gerektiğini, HAK-PAR olarak bizim ciddi ölçüde medya desteğine ihtiyacımız olduğunu kendilerine ilettik ve yardımlarını diledik. Enstitü yöneticileri bize bundan böyle her türlü desteği sunacaklarını dile getirdiler. İlişkilerimizin sürekli hale gelmasi için medya organlarımızla yakın ilişkiler içinde olmak istediklerini bize ilettiler.

Sonraki durağımız Tevgera GORAN yetkilileriydi. goran hareketi adına sayın KARZAN ile kısa bir görüşme yaptık ve davetiyemizi kendilerine illetti.

Kürdistan Yurtseverler Birliği Dış ilişkiler bürosuna vardığımızda ise yetkililer olağanüstü bir toplantıya başlamışlardı. Telefonla yaptığımız görüşmede iyi dileklerini sundular, daha sonra görüşmek üzere vedalaştık. Mam Celale iletilmek üzere bir mektup verdik. YNK yi de kongremize davet ettik.

YNK ofisinin ardından Êzdilerin önemli bir kanaat önderi olan Îdo BABAŞÊX bizi evinde ağırlayarak kahve ısmarladı. BABAŞÊX ile bir saate yakın görüştük. Şengal ve genel olarak Êzdilerin sorunları konusunda bilgi aldık. İdo BABAŞÊX “Kürtler dinsel inanç kimlikleri ile değil ama ulusal kimlikleri ile birlik içinde olmalıdırlar. Her kes kendi inancını özgürce yaşamalı, kimse baskı görmemeli. Ancak Kürt ulusal çıkarları her şeyin üstünde tutulmalıdır. ” Dedi.

Irak Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Kürt asıllı sayın Fuad Masuma yazdığımız özel mektubu da özel kalem müdürü Xalit Şiwaneye ilettik.

Gezimizin son durağı Komela Zehmetkêşên Şorişgerên Kurdistana İranê (KOMELA) oldu. Sayın Ebdullah Mutedi yurt dışında olduğu için

görüşemedik ancak temsilen sayın Ewnî Muhamed ile uzun bir görüşme yaptık. Öncelikle HAK-PAR hakkında kendilerini bilgilendirdik. Daha sonra Türkiye ve Türkiye Kürdistanı konusunda bilgiler sunduk. Sayın Ewni Muhammed HAK-PAR politikaları konusunda bilgi sahibi olduklarını, HAK-PARın Kürt hareketinde ciddi bir rol üstlendiğini dile getirdiler. HAK-PAR, federasyonu programına koyduğu halde anayasal engellerle karşılaşmadan seçimlere kendi başına ve Kürdistani bir programla katılmış olmasını, oylarını ciddi bir biçimde arttırarak önemli bir zafer kazandığını, bu nedenle geleceği parlak olan HAK-PAR a sahip çıkılması gerektiğini dile getirdi. Ewni Muhammed devamla” Örgütlerimiz arasında iletişim konusunu yeniden ele almalı ve ilişkilerimizi sıklaştırmalıyız. Ortak bir Medya oluşturmak için çaba sarf etmeliyiz. Kürtler arsı diyalog ve dayanışma halkımızın özgürlüğü bakımından çok önemlidir. Komela ve HAK-PAR benzer görüşlere sahip iki örgüt. Neden daha fazla işbirliği yapmasınlar. ?” Dedi.