Aleviler 1400 yildir cemevinde ibadet eder

Basörtüsü yasaklarina karsi mücadele etmis çevrelerin, ayni duyarligi Alevilerin dertleri konusunda göstermeleri gerekmez mi? Basörtüsünde ‘Kemalist devlet’ten gelen yasaklarla mücadele, ama Alevilerin haklari söz konusu olunca o devletçi yasaklarla uyumlu davranmak demokrasiye yakismayan bir çifte standart degil mi?

Bir vatandas çikip derse ki: ‘Benim inancim sudur, ibadet yerim budur; ben inancimi serbestçe yasamak, inancimin gerektirdigi sekilde ibadet etmek isterim.’
Eger devlet laikse…
Demokrasi birinci sinifsa…
Inanç özgürlügü varsa…
Insan haklari geçerliyse…
O zaman kimse kalkip o vatandasa, ‘Sen inancini öyle degil, böyle yasamak zorundasin’ diyemez.
O vatandasa karisamaz.
Hele devlet kalkip o vatandasa karisirsa, öyle degil böyle ibadet edeceksin derse, orada degil burada ibadet edeceksin derse, o devlet düzeninde ne laiklik kalir, ne de birinci sinif demokrasi; ne din, ne de vicdan özgürlügü kalir.
Türkiye’de devlet, özgürlükleri hiçe sayan böyle bir dayatmaciligi Cumhuriyet’in kurulusundan beri yapiyor. Tek parti döneminde yapilan, bugün de devam ediyor.
Ne yazik ki 90 yildir böyle.
Diyanet Isleri Baskanligi eliyle tam 90 yildir Sünniligi dayatan bir düzen bu.
Diyor ki Alevilere:
‘Cemevi ibadet yeri olamaz, git camide ibadet et!’
Laik ve demokratik bir düzende bu hiç olabilir mi? Gerçek laikligin oldugu yerde devletin tüm inançlara esit mesafede olmasi gerekmez mi?
Bizde bu esitlik yok.
Sünni dayatma var.
Devleti de, yargisi da, Meclis’i de bu dayatmanin kurumlari…
Ne yazik ki öyle.
Kisacasi:
TBMM’de cemevi açilmasi için CHP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün’ün talebine Meclis Baskanligi’ndan, ‘Aleviligin ibadet yeri de camidir, cemevi degil’ diye yanit gelmesi Alevi dünyasinda hakli tepkilere yol açti.
Cem Vakfi Genel Baskani Prof. Dr. Izzettin Dogan söyle diyor:
‘Türkiye Cumhuriyeti laiktir deniliyor. Ama uygulamalar laiklige karsi. Sayin Basbakan Misir’a gidiyor, ‘Laiklikten ayrilmayin’ diyor ama burada ‘Aleviler Müslüman’dir, camiye gitsinler’ deniliyor. Kendi yurttaslarini kiriyor.
Diyanet Sünnilerin kurumu, biz tanimiyoruz. Bizim Alevi Islam Din Hizmetleri diye bir kurulusumuz var, onu taniyoruz. Biz inancimiz geregi simdiye kadar kimseyi incitmedik ama nereye kadar? Bundan sonra Aleviler de incindiklerinde incitebilirler.’
Yüzlesme Dernegi Baskani ve yazar Cafer Solgun’un tepkisi söyle:
‘Devasa bir bütçesi olan Diyanet Isleri Baskanligi bu ülkede gerçek laikligin olmadiginin kanitidir. Bu ülkede laiklik üzerine rol yapiliyor. Sünni Hanefi yorumunu Türk milliyetçiligi ile bagdastirdigi için cemevlerinde ibadetin bu kuruma sorulmasi skandal! Burasi zaten tanimamak için kurulmus. Diyanet Isleri Baskanligi lagvedilmesi gereken bir kurumdur.’
Sahkulu Vakfi Baskani Avukat Mehmet Tural:
‘Kisilerin ibadet yerinin neresi oldugu konusunda sorumlu devlet degildir. Inananlar, inançlarina göre bu yeri tayin ederler. Ben istersem gider agaç kovugunda ibadetimi yaparim. Türkiye’de sokaklar son zamanlarda zaten çok hareketli, Kürtler sokaklarda… Alevileri de sokaga dökerseniz burasi yasanir bir ülke olmaktan çikar.’
Karacaahmet Sultan Dernegi Genel Baskani Muharrem Ercan:
’21. yüzyildayiz yok cemevi, yok mescit hâlâ bunlarla ugrasiyoruz. Anayasa’da herkes esittir deniliyor. Yani bu bizim yasal hakkimiz. Biz toplumu huzursuz etmek istemiyoruz. Çok incindik ama hiç incitmedik.’
Haci Bektas Veli Anadolu Kültür Vakfi-Okmeydani Cemevi Baskani Zeynel Sahin:
‘TBMM karari bizi baglamaz. Islamiyet içinde bir topluluguz, ama Alevilerin ibadet yeri cemevidir. 1400 yildir bu böyle…’ (12 Aralik 2012 tarihli Milliyet’te Burcu Ünal’in haberinden)
Hakli tepkiler böyle.
Bir soru:
Basörtüsü yasaklarina karsi yillar yili mücadele etmis çevrelerin, eger din ve vicdan özgürlügü diyorlarsa, ayni duyarligi Alevilerin dertleri konusunda da göstermeleri gerekmez mi?..
Ikinci soru:
Basörtüsünde, ‘Kemalist devlet’ten gelen yasaklarin kaldirilmasi için mücadele, ama Alevilerin haklari söz konusu olunca o devletçi yasaklarla uyumlu davranmak demokrasiye hiç de yakismayan bir çifte standart degil mi?

—————————————————–

Milliyet-14 Aralik

Hasan Cemal