Geçmis olsun Ahmet Hakan
Yasadisi ve silahli örgütlerin, kendi fikirlerine karsi çikan aydinlar ve siyasetçiler için itibarsizlastirma kampanyalari düzenleyip, infaz kararlari çikarmasi çok rastlanan bir durumdur. Bazen bu örgütlerin liderleri, bazen de karar organlari bildiriler yayinlar ve hoslarina gitmeyen kim varsa, hain, ajan vs sifatlarla itibarsizlastirma kampanyalari düzenlerler. Maalesef bu kampanyalar, genellikle hedefe konulmus insanlarin infaziyla sonuçlanir. Tetigi kimin çektiginin ya da infazi kimin planladiginin burada bir önemi yoktur. Önemli olan infaz a giden sürecin ve ortamin kimin eliyle baslatildigidir.
Tetigi bazen bagnaz bir fanatik, bazen de profesyonel ve sadece kod adiyla yasayan bir katil, bazen de cinayet islemeye mecbur edilmis acemi ve yasi bile resit olmayan biri çekebilir.
Hrant Dink ve Musa Anter cinayetleri, bu bakimdan son derece ögreticidir. Hrant için kaleme alinan kitaplarda anlatilanlardan bugün daha iyi anlamaktayiz ki, Hrant, Ahmet Hakan’in yazdigi gazete dahil, dönemin gazetelerinin manset ve haberleriyle önce hedef haline getirilmis, sonra da sira tetigi çekmeye gelmistir. Ayni kaderi Musa Anter de yasadi. Ve ben bu yasananlari, Kusatmadan Infaza Musa Anter Cinayeti isimli kitabimda anlattim.
Ahmet Hakan’i endiseye sokmak için yazmadim bu girisi. Allah uzun ömürler versin. Ama tabi ki, demokratik siyaset yapmak için kurulmus bir partinin, bir gazeteciyi hedefe koymasi, korkak ve kaypak olarak suçlamasi ciddiye alinmasi gereken bir durumdur. Ahmet Hakan’a geçmis olsun diyorum.
Daha beterini bizlere yaptilar. Mitinglerinde onlar gibi düsünmeyen Kürt aydinlarinin isimlerini okudular, o isimleri öfkeli kalabaliklara yuhalattilar. Simdi anlasilan sira Türk aydinlarina geldi.
Bir partinin, üstelik siddet ve terörle anilan bir partinin, bir Türk gazeteci için düsündüklerini MYK’da karar alarak deklere etmesi, bildigim kadariyla bir ilk.
Bir düsünelim isterseniz, Ahmet Hakan MYK karariyla itibarsizlastirilmak ve hedefe koyulmak için ne yapti acaba?
Selahattin Demirtas sazi eline alip türkü söylediginde, aha iste aranan kan bulunmustur diye sevinç yazilari yazdi, HDP’ye oy verdi, oy istedi. Sanirim HDP’yle arasindaki hak-hukuk bu sinirlarda. Ama HDP, PKK’nin baslattigi yeni saldirilari destekleyen bir tutum içine girdiginde, Ahmet Hakan, bir aldatilmislik hissi içinde, ugradigi hayal kirikligini okuyuculariyla paylasmaktan kaçinmadi.
Bir katliamcinin taziyesine HDP’li bir vekilin gitmesine de hakli bir tepki gösterince olanlar oldu.
Ahmet Hakan için HDP oturup MYK’dan karar çikardi. Bir zamanlar ‘Kürt özgürlük hareketinin’ dostlari arasinda sayilan, Ahmet Hakan, korkak ve kaypak oldu birden.
Pervin Buldan tweet atmis, Hakan saldiriya ugradiginda, evine gidip geçmis olsun dedigi için pismanlik ifade etmis..
Biz Kürt aydinlari bu vaziyetleri yillardir yasiyoruz ama derdimizi anlatamiyoruz.
Musa Anter’den Siwan’a, Siwan’dan Kemal Burkay’a kadar herkesin payina bir seyler düstü, daha dogrusu herkesin payina bir seyler düsürdü, agir bir fatura çikardi bu hareket.
Kemal Burkay’in geçenlerde Isviçre’de gerçeklesen toplantisini bastilar. Alti milyon oy almakla övünüyorlar, partisi son seçimlerde sadece 100 bin oy almis bir Kürt siyasetçinin yüz-ikiyüz kisinin katildigi bir toplantida fikirlerini paylasmasina bile tahammülleri yok.
Rojava’da, Kürt medyasinin en etkili organi olan Rudaw’i yasakladilar.
Siwan, Mesut Barzani’yle Diyarbakir’a geldiginde, kaldigi otelden sokaklara çikip, özgürce dolasamadi.
Ahmet Hakan’a geçmis olsun diyorum. Siradakiydi ve sirasini savdi. ‘Devrimci halk savasi’nda iflaslar pes pese yasanmaya devam ettikçe, HDP-MYK, bir zamanlar periferisinde olan kimbilir kaç gazeteci, yazar ve akademisyen için ne ibret verici kararlar alacak, bekleyelim ve görelim.
***
Batmanli Prof. Jan Ilhan Kizilhan, DAIS zulmünden kaçan Ezidi KIZLAR projesiyle, BM, ‘Kadin Haklari Ödülü’ aldi. Yürekten kutluyorum. Kendisi de Batman-Besirili bir Ezidi olan, Jan Ilhan hocanin yazilarini merakla okurdum, böyle degerli ve anlamli bir projeye imza atmasina çok sevindim. Ezidi kadinlarin yasadigi trajedi, bu yüzyilin belli basli trajedileri arasinda anilacak ve hiç unutulmayacaktir.
———————————————-
Star-1 Mart
Orhan Miroglu