Haber

Hugh Pope: Reformlar Parlamentoda konusulmali; Demokratik Özerklik muglak…

Islevi uluslararasi düzeydeki çatsmalara çözüm bulmak olan Uluslararasi Kriz Gubu’nun Avrupa ve Orta Asya Temsilcisi Hugh Pope ile ayni kurulusun analistlerinden Didem Akyel Collinsworth geçtigimiz aylarda Kürt sorununun çözümüyle ilgili olarak HAK-PAR’i ziyaret etmisler ve bu konuya iliskin görüslerimi sormuslardi. Kendileri simdi konuya iliskin bir rapor hazirlamis bulunuyorlar. Sayin Pope ayrica bana bir mektup yazarak bilgi verdi ve Hürriyet Gazetesi’nden Cansu Çamlibel ile yaptigi röportajin bazi bölümlerini iletti. Mektubu ve söz konusu açiklamalari ekte paylasiyorum. (Kemal Burkay, 3 Aralik 2014)

Sayin Kemal bey,

Geçtigimiz ay yayinlanan Türkiye ve PKK: Baris Sürecini Kurtarmak baslikli raporumuzun Türkçe tercümesi sürerken, Hürriyet’te dün (1 Aralik) çalismalarimiz hakkinda çok net, kapsamli ve detayli bir röportaj yer aldi. Cansu Çamlibel’in benimle yaptigi mülakati burada bulabilirsiniz.

Tek eklemek istedigim husus su ki, her Kriz Grubu raporunda bir çok kisinin emegi geçer ve bu rapor için arastirmalarin büyük kismini kidemli analistimiz Didem Akyel Collinsworth gerçeklestirdi.

Röportajdan ilginizi çekebilecek bazi alintilar asagida verilmistir.

– Çatisma sürecinin evrensel prensipleri üzerinden konusursak Türkiye’de devam eden çözüm sürecinin geçirecegi asamalar nelerdir?

Sürecin üç ayagi olmali. Birinci ayakta, bugüne kadar yapilanlar var. Yani isin hukuki altyapisinin hazirlanmasi, kamu diplomasisi vesaire. Ikinci ayakta reformlar var; Türkiye’nin kendi kendine yapmasi gereken seylerden bahsediyoruz. Anayasa reformu, ademimerkeziyetçilik, anadilde egitim, terörle mücadele reformu gibi. Bunlari PKK ile müzakere edemezsiniz, Ankara’da parlamentoda müzakere etmeniz gereken seyler. Buralarda muhatabiniz PKK degil, siyasi partilerdir. Üçüncü ayakta silah birakma ve PKK liderlerinin gelecegi gibi çetrefilli konular var. Bu boyutlar üzerine Türkiye’de kimsenin henüz tam olarak kafa yordugunu düsünmüyorum. Bir baris sürecinde iki taraf için de gerçek zorluk sudur; günün sonunda baris yapildiginda belki daha önce islenen suçlardan dolayi cezaevine gidecek olanlar kendileridir…

– Türkiye günün sonunda bir genel af ilan edip bahsettiginiz geçici adalet mekanizmasinin doguracagi sikintili süreçleri öteleyemez mi?

Türkiye’de genel aftan bahsetmek çok popüler bir yaklasim. Ama genel af artik uluslararasi düzlemde mümkün degil. Evet, Türkiye Uluslararasi Ceza Mahkemesi’ne taraf degil ama artik insanliga karsi islenmis suçlari kapsayan pek çok baska uluslararasi kanun var. ‘Eger siviller topluca katledildiyse bu kesinlikle yarginin konusudur’ diyen bir uluslararasi hukuk sistemi var artik. Bütün tarihin üzerini boyayla kapatip ‘Hiçbir sey olmadi, haydi böyle devam edelim’ diyemezsiniz. Türkiye halki, Türk hükümeti ile PKK arasinda varilacak bir anlasmaya uluslararasi mahkemelerde meydan okuyabilir, dava açabilir. Avrupa Insan Haklari Mahkemesi’ndeki Türkiye aleyhine sonuçlanmis ve hâlâ devam eden Kibris davalarini hatirlayin…

– Demokratik özerklik diye kavramsallastirdiklari seyin özünde [ne var]?

Evet, bu demokratik özerklik bir anlamda kendilerinin o bölgelerde demokratik özerk liderler olacagi tek parti devleti gibi bir sey. Eger bu sizin deklare ettiginiz bir hedef ise sorun yok. Ama Kürt ulusal hareketinin bugün deklare etmis oldugu hedef Türkiye sisteminin parçasi olmak. Ama öte yandan, demokratik özerklikle gerçekte neyin kastedildigi muglak. Federalizm mi istiyorlar, bölgesel özerklik mi, yoksa bagimsizlik mi, bilmiyoruz. Ben PKK bagimsiz Kürdistan isteyemez demiyorum ama istiyorlarsa bunu açikça deklare etmeleri gerek. Ama bugün kendilerini net olarak ortaya koymamisken Türkiye halkindan kendileriyle baris yapmalarini istiyorlar. Bakin üst düzey Türk yetkililerle ve PKK ile yaptigimiz kapali görüsmelerde iki taraf da digerini askeri olarak yenemedigini kabul etti. Demek ki iki tarafin da uzlasmak için adim atmasi gerekiyor, su kosullar altinda kimse her istedigini alamaz. Türkiye nasil PKK’ya ‘Kosulsuz teslim ol’ diyemezse, PKK da pratikte bagimsiz bir Iskoçya anlamina gelen demokratik özerligi talep edemez.

Raporumuzun Türkçe özetine buradan ve Inglizce tam metnine buradan ulasabilirsiniz.

Saygilarimla,

Hugh Pope
Deputy Program Director, Europe and Central Asia

Dengê Kurdistan

Back to top button