Nusaybin’in oralari kim bombaliyor?
Savasa ‘savas’ demek yasak, isgale ‘isgal’ demek yasak. ‘Bombalamak’ terimi de yasaklanmadan, basliktaki sorunun cevabini arayalim.
Yandas basin kesin biliyor: ‘Teröristler Suruç ve Akçakale’de yine sivillere saldirdi’. Ben sahsen bilmiyorum. Fakat yakin tarihi arastirinca bir gerçek çikiyor ortaya:
Çok önemli olaylarda bazi yerler bombalanmis ve/veya askerler sehit edilmis, bunlarin faili olarak da o dönemde DÜSMAN kim ise (sirayla: eskiya, komünist, anarsist, su anda da terörist) o gösterilmis. Ardindan da o düsman’a karsi ‘harekât/operasyon’ baslatilmis.
Bu düzenegin bazi örneklerini daha önce yazmistim, binlerce faili meçhulü de akilda tutarak simdi biraz daha derine gidelim.
***
1) 20/21 Mart 1937: Dersim’de ’33 erin sehit edilmesi’
I. S. Çaglayangil, o dönemde Malatya emniyet müdürü, ‘Anilarim’da söyle diyor: ‘(
) [Dersimliler] bu köprüye bir baskin düzenliyorlar. Karakol yakiliyor ve 33 asker sehit ediliyor. Iste bu olay Dersim Isyani’nin baslamasidir.’
Ayse Hür’den okuyoruz, ayni ‘bilgi’ kelimesi kelimesine MHP Milletvekili Prof. Yusuf Halaçoglu ve ulusalci yazar Yilmaz Özdil tarafindan tekrar edilmis.
Oysa, Org. Cemal Madanoglu’nun Anilar 1911-1953 kitabinda namus olayindan çiktigi anlatilan çatismalari bile isyan olarak kaydeden bir Genelkurmay yayini var: Türkiye Cumhuriyeti’nde Ayaklanmalar (1924-38). Bu yayinda bile böyle 33 askerin öldürüldügü bir olay yok. Basbakan Inönü’nün 17.09.1937 tarihli TBMM konusmasinda da yok.
Peki ne var, tahta köprü ve telefon direklerinin yakilmasi var. Ama asker öldürme yok. Üstelik bu köprü, Birinci Harekât (Mart-Eylül 1937) bitip de Seyit Riza (mahkeme Pazar günü açtirilarak ve 75’i geçkin oldugu için yasi küçültülerek) idam edildikten iki gün sonra, 17 Kasim 1937’de Atatürk tarafindan açilmis beton bir köprü.
Sonuç: Dersim ‘Harekâti’ baslatiliyor. Sadece insan zayiati: 104 asker, 13.806 Dersimli. 11.808 sürgün.
***
2) 6 Eylül 1955 gecesi, saat 04: Selanik’teki Atatürk evinin bombalanmasi
6 Eylül günü, Londra’da Kibris adasinin bagimsizligini tartisacak bir konferans toplanacak. Ama buna hem Türkiye karsi, hem de sömürgesini yitirecek olan Ingiltere.
O sabahin essalatinda, Selanik’teki Türkiye Baskonsoloslugu yerleskesi içindeki Atatürk evine el yapimi bir ses bombasi atiliyor. Haberi, kagidin ve mürekkebin hükümet tahsisli oldugu o devirde, 25.000 tirajli Istanbul Ekspres gazetesi ögleden sonra yaklasik 300.000’lik iki baski yaparak duyuruyor.
Sonuç: Konferans hemen dagiliyor. O aksam ve ertesi günü, 6-7 Eylül Pogromu. Insani ve maddi zayiati anlatmaya lüzum yok.
Fail: Aralarinda Aziz Nesin ve Kemal Tahir de bulunan 42 ‘komünist’. Ardindan 19 ‘komünist’ daha. Bunlar hiçbir açiklama yapilmadan yilsonunda serbest birakiliyorlar. Yassiada durusmalarinda failin B. Trakyali genç bir MIT ajani oldugu ortaya çikiyor.
Dahasi, olayi yönetmis olan Org. Sabri Yirmibesoglu, emekli olunca gazeteci Fatih Güllapoglu’na övünecek: ‘6-7 Eylül de bir Özel Harp isiydi. Amacina da ulasti. Sorarim size, muhtesem bir örgütlenme degil miydi?’ Ilave edecek: ‘Halkin mukavemetini artirmak için düsman yapmis gibi bazi degerlere sabotaj yapilir. Kibris’ta cami yaktik biz’.
***
3) 18 Agustos 1992: Sirnak’in üç gün boyunca bombalanmasi
Içisleri Bakani Ismet Sezgin ‘Tam bir isyan’ diyerek PKK’nin 1.000 ila 1.500 teröristle Sirnak’i bastigini söylüyor. PKK üstlenmeyi reddediyor.
Kent harabe. Bildirilen ölü sayisi 28 ila 54 arasi. Resmî binalarda tek hasar yok, evler kevgir gibi ve mermi kovanlari MKE’ye ait. Hiçbir PKK’li de yakalanamamis.
Dönemin Sirnak Valisi Mustafa Malay emekli olduktan sonra, T24 muhabiri Hazal Özvaris’a 16.12.2013’te çok çok özetle (mülakat 14 sayfa) sunlari söylüyor:
‘(
) O konuda ben daha çok askeriyeyi sorumlu buluyorum. Çünkü asker geliyordu, vatandaslarin bütün isyerini, sunlari bunlari perisan edip gidiyordu. Bir de yasli, yassiz insanlar öldürüldüler (
) sivil midir, degil midir hiç bakmadan (
) Çok konustum onlarla da [Sirnak Tugay Komutani Tugg. Mete Sayar’la], biraz aramiz açildi. ‘Niye gidip bunlari öldürüyorsunuz, gidin teröristleri öldürün’ dedim’.
***
4) 15 Ocak 1996: Güçlükonak minibüs katliami
Bir minibüs, içinde 11 köylü, önce kursunlanip sonra yakiliyor. Genelkurmay, olayi PKK’nin yaptigini açikliyor. Açilan davalardan sonuç alinamiyor, AIHM’ye gidilince Türkiye mahkum ediliyor.
Olaydan 13 yil sonra, dönemin devlet bakani Adnan Ekmen konusuyor: ‘PKK’nin degil, JITEM’in isiydi. Yakilanlarin kimlikleri askerden çikti. Taniklar korkunca biz de üzerine gidemedik. Ergenekon savcisina anlatirim’.
***
5) 9 Kasim 2005: Semdinli’de kitabevi bombalamasi
Bu çok ünlü olay PKK’ye ihale edilemiyor çünkü bombayi attigi söylenen sahsin sigindigi 30 AK 933 plakali Renault halk tarafindan durduruluyor, JITEM’den oldugu ortaya çikacak üç kisi polise teslim ediliyor.
Hakkâri Jandarma Komutanligina ait arabanin bagajindan üç Kalasnikof tüfek, sarjörleri, bomba malzemeleri, polis ve asker yelekleri, krokiler ve kisi fotolari çikiyor. Olayin saniklarindan Astsubay Ali Kaya için Org. Büyükanit ‘Tanirim, iyi çocuktur’ diyor.
O zaman 39 yila mahkum edilen astsubaylar yeniden yargilaniyorlar ve ‘suç islemek için örgüt kurmak’tan beraat ediyorlar. Semdinli Belediye Baskani seçilen kitapçi Seferi Yilmaz ise Aralik 2016’da ‘örgüt üyeligi’nden tutuklaniyor.
***
6) Korg. Altay Tokat’in hakim lojmanlarina bomba attirmasi
Bu bombalamanin tarihini bilmiyoruz. Çünkü Irak’a yapilan ‘en büyük operasyon’ olan Çekiç Harekâti’ni yönetmis Korg. Altay Tokat, MHP MYK üyesi oldugu emekliliginde 07.07.2006 tarihli Yeni Aktüel’den Semin Gümüsel’e verdigi mülakatta Semdinli olayini elestirirken ‘Ben de bomba attirdim’ diyor, ama tarih vermiyor:
“Semdinli olayindaki bomba ‘Arkadas, dikkat et, onu yapma’ demek için (
) atilmis olabilir. Ama istihbaratçilar bunu beceriksizce yaptilar (
). Suikasta götürdüler. Benim zamanimda ben de bomba attirdim (
) Batidan gelen memurlar, hakimler isin ciddiyetini anlamiyor. Sunlar hizaya gelsin diye evlerine yakin iki yere attirdim. Ondan sonra anladilar ki çok dikkatli olmalilar. Bir musibet bin nasihatten iyidir. Öylece onlari egittim ben (
) Mesela bazen Hakkâri’nin yaninda havan atesi yaptirirdim”.
Hakkari C. Bassavciligi, 15 yillik zamanasiminin geçtigini belirtiyor ve dava açmiyor. Demek ki Pasa bu lojman isini 2006 -15 = 1991 ve 1990 gibi kotarmis.
***
7) Mart 2014: Tape’deki ses
2014’te internete sizdirilan ses kayitlarindan birinde Süleyman Sah Türbesi lafi geçince, Hakan Fidan’a ait oldugu iddia edilen ses, “Gerekirse Suriye’ye 4 adam gönderirim. Türkiye’ye 8 füze attirip savas gerekçesi üretirim, Süleyman Sah Türbesine de saldirtiriz” diyor.
Insani sarsiyor.
***
Burada bitirecektim ama SON DAKIKA (15 Ekim) : Nusaybin Yolbilen karakolundan mahalleliye ‘havan mermisi’ yaniti: ‘Deneme amaçli biz atiyoruz’.
———————————————————
Marmara Yerel Haber-17 Ekim 2019
.
Baskin Oran