Makale

Tarafim

Gazetecilige Taraf’ta baslamadim ama gazeteciligimin miladi kuskusuz ki Taraf’tir.

Bu durum Türkiye basini için de geçerli. Taraf’tan sonra artik ‘Ankara gazeteciligi’ disinda baska bir yolun da oldugunu herkes gördü, esik çok yükseldi.

Üstelik bu ‘iddiali’ durus sonuçlari itibariyle de bir denemeden ibaret kalmadi; basardik.

Aralarina örülen duvardan ötürü yan yana gelemeyen bu ülkenin tüm ezilenleri, solcular, Kürtler, dindarlar… demokrasi müsterekinde fiili bir ittifak olusturabilirmis; Taraf’ta yasadik.

Bu topraklarda bir asirdir süren askerî-sivil bürokrasinin hegemonyasinda gedikler açan demokratiklesme davalarinda, Ergenekon’da, Balyoz’da Allah’in bildigini kuldan saklamadik.

Inancindan ve dünya görüsünden ötürü ülkedeki elit ittifakin pesinen mahkûm ettigi siyasal iktidari demokratiklesme adimlarinda destekleme basireti gösterdik. Ama ayni zamanda ona, yalnizca moral degerler üzerinden yüklenen halka muhalif basinin agzina bile alamayacagi noktalarda da muhalefetin hasini yaptik.

Kuskusuz hatalar da yaptik. Ama kabul etmesini bildik, içimizde tartismayi da ihmal etmedik.

Özetle, iyi ettik.

Simdi, adlari Taraf’la özdeslesen ustam Ahmet Altan ile Yasemin Çongar gazetedeki mesailerine son verdiler. Ama hepimizi üzen kararlari kuskusuz ki bu hayati mecranin sonu anlamina gelmiyor. Bunu onlar da istemiyorlar. Taraf yoluna devam edecek.

Iyi de edecek.

Gidislerinde ‘siyasal iktidarin baskisi’ oldugu türünden hüsnükuruntularini dillendirenlere bakmayin siz.

Bunu iddia etmek, bes yildir bu onurlu durusun ceremesini çeken Ahmet Abi’nin ve Yasemin’in yani sira onlara güvenip bu yola giren bizlere, sizlere, medyadaki gerçek dostlarimiza haksizliktir. Ve tabii ki bu isin sorumlulugunu cesurca üstlenen Basar Arslan’a da.

Kaldi ki böyle bir durum olsa, açik sözlülükleri naifliklerine baskin gelecek kadar cesur olduklarini defalarca kanitlayan bu isimler, bizden, sizden saklamazlardi degil mi?

Maddi sikintilarimiz ya da okurlar önünde yaptigimiz politik tartismalar da, farkliliklarimiz da bizim sorunumuzdur. Bu konular üzerinden teneke çalan felaket tellallari önlerinden yesin.

Zira bizlerin ve Taraf’in adi zikredilince istavroz çikartan postal yalayicilari, Ergenekon muhipleri, Kemalist kisilik bozuklugundan mustarip eski medya aktörleri, bu süreçten de yag çikartma derdinde.

Sanirsiniz bu bes yilda ellerinden gelen düsmanligi esirgemeyen, yapmadiklari manipülasyon, atmadiklari iftira kalmayan onlar degil de simdi Taraf için kaygilaniyormus havasindalar.

Tek dertleri yine Taraf’a vurmak, bu demokrasi macerasina ölümcül darbeyi indirmek. Ayni zamanda da Türkiye’nin son on yilindaki demokratiklesme sürecinin lokomotifi siyasal iktidara, asli hasimlarina çakmak. Bu umut verici süreci gerisin geriye çevirmek. Yani bir tasla iki kus vurmak.

Kalsak da gitsek de buna izin vermeyecegimizi herkes bilsin.

Bu kadar ciddiyet yeter. Allah korusun ölü evinde degiliz.

Izninizle, birkaç gündür, siki bir Taraf okuruymuslar da, gazeteyi almaya birakayamazmislar gibi davranan Taraf’in yeminli düsmanlarina, yillar önce Taraf’in en zor zamanlarinda fareler gibi gemiyi terk edip merkez medyada soluklanan köselerin neoecelerine, gazeteyi bölgede boykot eden, sokak ortasinda yakan iki halka da düsman siyasilere bir sorum olacak.

Evet, etkimiz çok büyük olsa da tirajimiz 50 bin. Ama bu arkadaslarin tepkilerine baktikça, tüm Türkiye’nin Taraf abonesi oldugunu düsünmeden edemiyor insan. Allahaskina Taraf’i, gazete bayilerine belli etmeden, tirajimizi etkilemeyecek sekilde nasil satin alip okuduklarinin sirrini açiklayabilirler mi bu sihirbazlar?

——————————————–

18 Aralik-Taraf

Melih Altinok

Back to top button