Tayyip Erdogan, masallah, Zaloglu Rüstem gibi!

Hasan Cemal
Tayyip Erdogan, masallah, Zaloglu Rüstem gibi. Elinde koca bir pala, ya Allah bismillah deyu, durmadan her yana salliyor kelle almak için…
Iyi ki son haftalarda denizlerdeydim. Yoksa arada benim kelle de kazaya gidebilirdi.
Sayin Basbakan;
Ne bu siddet, bu celal?..
Dilin kemigi yoktur ama bu kadari da olmaz. Eskilerin bir sözü vardir, ‘Agiz torba degil ki büzesin’ derler.
Son haftalardaki çikislariniz ve yasanan bazi olaylar bana bu sözü hatirlatti.
Kürtaj, sezaryen…
Uludere…
‘Her kürtaj bir Uludere’dir.’
Tek din…
Dindar nesil…
Ölüsevici…
Idris Naim Sahin…
O tüyler ürpertici gazeteciler ve tasma açiklamasi.
Despot aydinlar…
BDP’li milletvekillerinin dokunulmazliklarinin kaldirilmasi için KCK fezlekesi.
Fazil Say davasi.
Agzinizdan neredeyse hiç düsmeyen hainlik söylemi.
BDP’ye dönük kalleslik sözü.
Uludere konusundaki ‘Özür açiklanmaz, dilenir’ baslikli yazisi üzerine isinden olan Yeni Safak’in Washington temsilcisi, degerli meslektasim Ali Akel…
Arena stadyumundaki siyasal gösterinin büründügü otoriter liderlik halleri…
Kürt sorunu konusunda derinlik ve inandiriciliktan yoksun olan son Diyarbakir konusmasi…
Sayin Basbakan;
Bu liste kolayca uzatilabilir.
Ayrintiya girmek istemiyorum.
Bu konularin hiç birinde sizinle ayni fikirde degilim.
Siyah beyaz düsünüyoruz.
Olabilir.
Farkli düsünmektir demokrasileri demokrasi yapan.
Ancak siz, bir Basbakan olarak, yalniz farkli düsünmüyorsunuz.
Ayni zamanda sizin gibi düsünmeyenlere öfke saçiyorsunuz.
Sizden farkli düsünenlere hosgörünüz yok.
Sizin gibi düsünmeyenlere tahammülünüz kalmamis.
Sizin gibi düsünmeyenlerin sesini kismanin pesindesiniz. Bunun kirmizi sinyalleri yanip sönüyor.
Yazik.
Sayin Basbakan;
Öylesine bir diliniz, öylesine bir üslubunuz var ki.
Itici, otoriter.
Bir devlet dili bu.
Ya da devletlu bir dil.
Eskiden böyle degildi.
Sunu iyi bilin:
Böylesine bir dil ve üslupla Türkiye iyiliklere dogru yol alamaz. Her seyin dogrusunu siz bilemezsiniz çünkü…
Dogrulari, gerçekleri kendi tekeline alabilecegini sanan liderlerle baris ve demokrasi yollarinda yürünemez.
Tarihte bu defalarca kanitlanmistir.
Uludere’deki acili bir Kürt kadini, ‘Tayyip Erdogan, her konusmasiyla bizi bir kere daha bombaliyor’ demis.
Bu söz benim içimi acitti.
Bilemiyorum, bu sözün arkasinda yatan aciyi hiç düsündünüz mü? Ya da bir ara vakit ayirip hissetmeye çalistiniz mi?
Keske…
Ama ihtimal veremiyorum.
Siz de eskiler gibi, kendi kendisiyle dolu, mesbu bir lider haline geliyorsunuz büyük bir hizla.
Anlasilan o ki, farkli sesler kulaginizi tirmaliyor. Farkli görüsler sizi rahatsiz ediyor. Farkliliklar sizi ürkütüyor.
Sayin Basbakan;
Kafanizin arkasinda tek adamlik mi var?
Stadyumdaki büyük siyasal gösteriyle dügmesine bastiginiz baskanlik yürüyüsü bunun için mi? Yoksa baskan baba mi olmak istiyorsunuz?
Sanki bir aceleniz var.
Acele ise seytan karisir.
Son dönemde muhafazakârliga, milliyetçilige damardan girmis durumdasiniz.
Baska hiçbir sey umurunuzda degil, öyle gözüküyor. Oylarin yüzde 50’nin üzerinde seyrini saglamak, anlasilan, tek derdiniz. Varsa yoksa baskanlik ya da yari-baskanlik sistemine dönük hesaplar…
Öyle mi?
Sayin Basbakan;
Kim bilir, belki de asliniza dönüyorsunuz; genlerinizde zaten mevcut milliyetçilik ve muhafazakârlik demokrasi ve özgür düsünceyi arka plana itiyor.
Arada bir vakit ayirip kendi kendinizle iç hesaplasma yaptiginiz oluyor mu, nereden gelip nereye gidiyorum diye?…
—————————————
Milliyet-5 Haziran

Hasan Cemal