Yeni bir kusak, Z kusak

Kimi alir siyah kusak, kimi beline sarar altin kusak, kimi alir beyaz bir kusak, yaz kusagi, kis kusagi, aksam kusagi, sabah haber kusaklari hiç biri degil benim anlatacagim kusak. Bir sonraki yüz yilin gidisatini belirleyecek gibi görünen. Birçogunuzun yasaminin tam ortasinda yer alan. Etli canli, hayalleri olan yeni bir kusak Z kusagidir beni kendisine hayran birakan. Bu makalemde de onlarla ilgili düsüncemi sizlerle paylasacagim.
Eski dünya yikilacak yeni bir dünya kurulacak sözüne asinasiniz. Yeni dünyada, yeni gençler ve kimisinin Z kusak diye tanimladigi kusaktan bir tane de ben de oldugu için. Onlardaki bu degisimi sizlerle paylasmanin, hem kendimiz; hem de onlari bir nebze de olsa anlamanin ve birçok ailenin özellikle son bir yilda kendini çok daha hissettiren bu sorunlu’ ve Türkiye’deki partilerin oylarinin pesinde oldugu kusakla ilgili düsüncelerimi bu makalemde sizlerle paylasacagim.
68 kusagi, 70 kusagi… sonrasi ve 90-94; sonrasinda olusan bu kusak nasil bir kusaktir. Altin, gümüs degerinde mi? Yoksa?
Önceki kusaklar üzerine söylenecek incelenecek çok yönü oldugu düsüncesindeyim. Umudumuz o ki, ülkemiz özgürlesince, devletimizin kurumlari bununla ilgili gerekli inceleme ve arastirmalar yapar. Daha saglikli bilgileri sonraki kusaklara ulastirir.
Zaman çok hizli geçiyor. Insan ömrü 100 yila kadar uzun bir süre gibi görünse de, yüzyillardir dünyadaki zulüm, esitsizlik, adaletsizlik halkimiz üzerinde de sürdürülüyor. Zaman, ezilmisleri dinlemeden ilerleye dursun. Bu mücadeleyi yürüten kusaklar da, çok büyük degerler yaratilar. Benim üzerinde durmak istedigim, yeni dünya düzeninde, Z kusagi biz Kürtler açisindan, kendi ulusal sorunlarina diger ulus devletleri olan halklar gibi mi bakmalilar? Bakmayacaklarsa bu konuda yeni kusagimiz kendini bu düzene nasil hazirliyor? Siyasal yapilar bu kusakla nasil bir bag kurmus durumda. Ve en önemlisi Z kusagi nasil bir dünya için kendini hazirliyor?
Karin tokluguyla yasama tutunan idealistler yerine, simdi yeni dünya düzenine hizli adaptasyon saglayan daha farkli idealistler mi geliyor? Bu kusakla gerek muhalefet gerek hükümet partileri ve yine yüzde on barajini asamayip, kendi emek ve çabalariyla, Türkiye’ye demokrasi Kürdistan’a özgürlük’, Kürt halkinin çikarlarini koruyan, Kürdistan partileri buna ne kadar hazir? Bu kusakla, dogru-saglikli bir iletisim içinde miyiz?
Bir kez daha hep beraber sesli düsünelim sevgili okuyucularim. Acaba kendimiz ve çocuklarimizla veya birlikte yasadiklarimizla hayati paylastiklarimizla, ya da hayatimiza dokunanlarla ne kadar dogru bir iletisim içindeyiz?
Anne babalardan büyüklerden etrafimizdaki sosyal çevremizdeki olan tüm insanlardan ne çok nasihatler ne çok ilgi alaniniza girmeyen, sorularla her biriniz çok karsilasmissinizdir.
Bunlarin en klasik olanlari; karsimizdaki gence olanla iletisim kurmanin ilk yolu sanki; kaçinci sinif hangi okula gidiyorusun? Ya da okul nasil gidiyor. Dersler nasil, kiz erkek arkadaslarin var mi? Hangi milletten. .. hiç bu günkü z kusagini ilgi alanina girmeyen siradan lüzumsuz gördükleri sorulari biz sormaya devam ediyoruz.
Onlara ne olmak istiyorsun dediklerinde henüz karar vermedim diyenlerde var. Aile ve mahalle baskisiyla doktor avukat, mühendis bakkal, firinci, soför ailede konusulup hep iyi makam iyi bir gelecek için sanki doktor olmadan mutlu olunmuyormus anlayisi. Ne çok genci yasamin en güzel yasamasi ve üretken olmasi kendi olmasi gerektigi zaman diliminde, baski altina aliniyor, at yarisina tabi tutuluyor.
Çocuklarimiz, bizim genleri tasiyor olabilir. Onlar bizim bahçemizdeki bir çiçek, bostanimizdaki birer hiyar veya meyve kesinlikle degiller. Onlar kendi basina koskoca orman da birer kendi basina dimdik durmayi beceren öz kisiligi gelismis bize benzeyen ama bizim gibi olmayan birer özgüvenli bireylerdirler.
Elbetteki onlar bizim çocugumuz, evlatlarimiz onlar için en iyisini istiyoruz. Geri kalmis, örf adet, tabularla büyüyen gençler mi olsunlar? Onlar biz degiliz? Biz de annemiz babamiz gibi degildik. Bir yil önce ektigin çiçek bile önceki çiçek degil, milyonlarca agacin yer aldigi ormandaki agaçlar her gün degisiyor. Her gün kendilerine yeni seyler katiyorlar. Vahsi insanlar da doga kadar cömert, kendini dönüstürmesini becerecek kadar cömert ve adil olsa. Içindeki kin nefret ve olumsuz duygulardan kurtulmayi becerip, kötülügün her türlüsünün çogunlukta oldugu bir dünyada iyilik ve aydinlik isik daha da çogaltmaya ayirsa zamanlarini ne çok aydinlanir ve degisirdi yasamlar.
Tüm firtina, afet virüs hangi evrim hangi zorluk gelirse gelsin, ormandaki agaç kendisi olmaya kendisi gibi filizler vermeye ve o filizler bir öncekiyle genetik olarak benzerlikler tasisa da artik gördügümüz her çinar agaci bir digerine benzemez. Yazin sicagi, kisin ayazinda baharin firtinali poyrazindan etkilense de ormandaki agaçlar saglamsa sekli semali degisse de özü hep ayni direngenlikle yasama tutunmaya devam eder. Kanimca yeni hayalleri ve önü açik z kusagi tam da bu noktadadir.
Z kusaginin kendine ait, karakteri, yasam felsefesi idealleri vardir. Bu toplumsal ve içinde yetistigi ve kendini yetistirip gelistire bildigi ölçüde yenilenmeye köhnemislikleri üzerinden atabilir.
Yeni genç nesil, Z kusagi kendine has özelikleri, davranislari olan. Kendine özgün bakis açilari olan, aileden ve toplumunda aldigi yani sira, artik sosyal medyaya ve teknolojik gelismislik yeni kusagi , hizli bir sekilde, yeni arayis, yeni buluslara ve sorunlara çözüm bulmaya yönlendiriyor.
Her birimiz artik bikmisizdir. Çocuklarimizin gençlerimizin zamaninin çogunu oynadiklari oyunlarla ve bilgisayar basinda geçirmelerinden.
Bir nebze de olsa, onlarin daha güçlü olabileceklerini, bizlere benzemeyecekler tipki bizlerin bir önceki kusaga benzemedigimiz yönlerimiz oldugu gibi. Bu zaten dogru olan degil mi? Yeni kusak güçlü, donanimli oldular mi, içsel bütünlügü saglamalari halinde ayakta kalabilir. Çürükler her halikarda yasam içinde elenir. Bizlerin yapamadigini yeni büyümüs nesil, yeni dünya düzenine göre sekillenecegi sinyalleri oldukça fazla. Sahsen bundan oldukça memnuniyet duyuyorum. Kendi özgünlüklerini yaratiklari için.
Hayal etmekten, umut etmekten cesur yeni bir kusak. Kirilmalari, kararlari da kendilerine ait özgür Z kusagi. Karin tokluguna sirf degil. Istek ve arzularinin ve hayallerinin pesinde gidecek yeni bir kusak.
Yeni nesil içsel ve düsünsel gücünü iyi kullanacaga benziyor. Birakilirsa özgüveni yerinde olan cesur ve merakli yeni nesilin önü açik görünüyor. Yeni hayal ve yeni dünyaya yolculuklar için. Peki bu içsel güç nasil olusturuluyor. Ebeveynler olarak bizler onlara katki sunabilir miyiz? Bunun yolu ne olmali? Bir sonraki yazimda içsel güç ve o güce kavusan Z kusaginin diger nesillerden farkliliklari üzerindeki izlenimlerimi sizlerle paylasacagim.
Degerli okuyucularim hepinize, saglikli ve keyifli, sevdiklerinizle kucaklasacaginiz güzel bir yaz diliyorum.
Necla Çamlibel