KCK yöneticileri istihbarat elemani

KCK operasyonlariyla ilgili son dönemlerde medyaya yansiyan en kritik bilgi MIT’in KCK tutuklularinin saliverilmesini istedigi bilgisiydi. Bilgiyi paylasan Samil Tayyar. Bence bu bilgi dogru ancak eksik yani var. MIT’in içindeki sola yakin bir kesim ve askerî istihbaratin önemli kesimi KCK operasyonlarindan rahatsizdi. Bu kesim medyada sola yakin birtakim kisilere bu rahatsizligi kurumun rahatsizligi olarak lanse etmis olabilirler.
Özellikle 2009 yilindaki KCK operasyonlari o kesimler ile Emniyet’i kimi illerde karsi karsiya getirdi. Simdilerde bazi aydinlarin ‘Devletin bir kesimi KCK operasyonlarina karsi’ diye yaygara koparmasi bundan. Istihbaratçilar içindeki o kesim bazi aydinlari maniple ederek KCK operasyonlarini cemaat operasyonlari gibi göstermeleri de sasirtici degil bu nedenle. Zira basindan beri o kesim KCK operasyonundan rahatsizdi. Rahatsizligin nedeni KCK üzerinden PKK’ya yeni bir kaynak yapmak istemeleriydi.
Ne demek PKK’ya KCK üzerinden kaynak yapmak? Istihbarat teskilatlarinin dogal görevlerinden biri mücadele ettikleri örgütlere sizmaktir. KCK yapilanmasi yeni bir yapilanma olarak ortaya çikinca istihbarat birimleri de bu alani bir firsat alani olarak görüp PKK içine sizmak için degerlendirmis olabilir. Buraya kadar aslinda her sey normal. Peki, KCK networkuna sizdirdiginiz elemanlardan ne beklersiniz? PKK’nin yapacagi eylemleri güvenlik birimlerine bildirip eylemler olmadan önce önlenmesini beklersiniz degil mi? Hayir bizde böyle olmadi olmuyor. MIT ve Askerî Istihbarat birimlerinin KCK yapisi içindeki elemanlari ‘Il Sorumlusu’ seviyesine çiktilar, serhildan eylemlerinde toplumu galeyana getirmek için yüzleri posulu en önde yürüyenler arasinda onlar da vardi; hatta en önde gidenler çogu zaman onlardi. Polis de bunlarin kim oldugunu biliyor ve eylemlerde bunlara dokun(a)miyordu. Yani KCK yapilanmasini iller bazinda bizzat yöneten ve yönlendirenler aslinda çogunlukla istihbarat elemanlari. Daha dogrusu Hakan Fidan’dan önceki MIT’in içinde bir damarin elemanlari ise çogunlukla Askerî Istihbarat elemanlari. Bu damar uzun süre KCK operasyonlarina direndi. Hatta bazi elemanlari KCK operasyonlarinda tutuklaninca Emniyet birimlerine sert çiktilar. Ben en azindan dört önemli ilde tutuklanan KCK il sorumlularinin bizzat istihbarat elemanlari oldugunu biliyorum. (KCK üzerinden bir kesim istihbaratçi PKK’yi kendi emelleri dogrultusunda yönlendirmeye çalisirken diger kesim istihbaratçilarin Devrimci Karargâh üzerinden sizma/yönlendirme girisimi yapmis olabilecegi unutulmamali)
Bu noktada bir hatirlatmayi yapayim. MIT-PKK görüsmesinde Afet Günes KCK’nin basi Sabri Ok’a ‘Sehirleri bomba doldurdunuz hepsini biliyoruz’ derken nereden biliyordu? Bizzat KCK networkunun illerdeki sorumlusu kendi elemanlari oldugunda biliyordu. Peki, bunu Emniyet birimleriyle paylasip yakalattilar mi? Hayir. Hatta KCK operasyonu yapan Emniyet birimlerine çok kizdilar. Sahi KCK saniklarinin eli kelepçeli o fotografini kim sizdirdi medyaya? Neden? Sakin KCK’ya operasyon yapip Diyarbakir’da terör estiren, terör estirilmesine göz yuman, istihbaratçi KCK yöneticilerini içeri alan Emniyet müdürünü görevden aldirmak için olmasin?
Yeni devlet PKK ile mücadele ederken istihbarat birimlerinin KCK içindeki elemanlari sehir sorumlusu seviyesine gelmisti ama asil görevleri olan PKK’nin sehirlerde yapacagi eylemleri bildirmek bir yana o eylemleri bizzat organize ediyordu. Emniyet’e de aslinda hem PKK ile hem de o kesim istihbarat görevlileri ile mücadele etmek düsüyordu.
Bu noktada kendisini sol ideolojiye yakin biri olarak tanitan istihbaratçilarin ‘KCK’yi, ovada PKK vesayeti’ gibi tanimlayip KCK operasyonlarina buna ragmen karsi çikmasi ile sol-liberal aydinlarin ‘KCK operasyonlarini devlet degil cemaat yapiyor, devlet KCK operasyonlarina karsi’ diye tempo tutmalari size de anlamli gelmiyor mu? KCK operasyonlarina destek veren sol-liberallerin Basbakan’in net açiklamalarina ragmen ‘Devlette bir kesim bunu istemiyor’ deyip bu tutumu israrli bir kampanyaya dönüstürmelerini siz de anlamli buluyor musunuz?
MIT’in basina geldikten sonra bir süre Hakan Fidan’da teskilatindaki o etkili ve güçlü damarin telkiniyle ‘ve Öcalan/PKK ile müzakere sürecinde’ KCK’ya karsi sert tutum alinmasina soguk bakmis olabilir. Ancak KCK networkunun ne oldugunu görmeye baslayip kurumuna hâkim olmaya basladiktan sonra isin rengi degisti. En son MIT ve Emniyet ortak KCK raporu hazirlayarak manzaranin fotografini net ortaya koydular. Askerî Istihbarat birimleri için ayni seyi söylemek biraz daha zor. Necdet Özel’in bu kesimler üzerinde etkisi var mi emin degilim. Resadiye saldirisindan bir gün önce Ankara’dan Tokat’a sivil bir Hyundai arabayla giden Jandarma Istihbarat yöneticisine halen Resadiye saldirisindan önce Tokat’ta ne ariyordun, kimlerle toplanti yaptin, diye soran yoksa, çok sey degismemistir o cenahta… (Sahi o istihbaratçi komutanin askeri olarak askerlik yapan Nurettin Demirtas nerede bilen var mi?)
Bosuna ‘PKK sadece PKK degildir’ demiyorum. Bu örgütü, liderleri, istese de tam olarak kontrol edemezler. Kimin eli kimin cebinde belli degil. Olan gariban çocuklara oluyor. Kime çalistigi belli olmayan KCK liderleri, hatta milletvekilleri oldugu sürece, onlarin pesine takilip eyleme giden, daga çikan çocuklar ölmeye devam edecek…
Peki, ne oldu da son on günde 14 PKK militani ellerinde silahlariyla birlikte bir kursun atamadan yakalandi? Yedi PKK militani bir kamyonette silahlariyla birlikte nasil yakalanir? PKK mi degisti yoksa en azindan MIT’teki istihbarat anlayisi mi degisti?
—————————————–
Taraf-16 Kasim

Emre Uslu