Bir Kez Daha Kerkük Üzerine
Mesud Tek
Irak Başbakanı Nuri El Maliki ve beraberindeki
heyetin Türkiye ziyareti, Kerkük sorunu bir kez daha gündeme
taşımakla kalmadı, aynı zamanda bazı
gerçeklerin açığa çıkmasına da neden oldu.
Ziyaret sırasında düştüğü gülünç durum,
Türk devletinin gerçek yüzünü açığa çıkarttı.
TC’nin Irak ve Kerkük’e yönelik amaç ve planlarının
yüze vurmasına yol açtı.
TC yöneticilerinin, Maliki’nin ziyareti esnasında gösterdikleri
tavırlarla dile getirdikleri görüşleri, onların
Irak ile iyi ilişkiler istemediğini ortaya koyuyor.
“Heyette niçin Türkmen temsilciler yok” diyerek, heyetin
oluşumuna müdahale edecek kadar pervasızlaşan
TC Dışişleri Bakanı’nın bu tavrı,
en hafif değimle Irak’ın eğemenliğini
ayaklar altına almaktır.
TC Cumhurbaşkanı Sezer’in, Irak heyetini, Kerkük
konusunda söyledikleri ve oluşumunu gerekçe gösterip
kabul etmemesi, siyasi bir skandal olmasının yanısıra,
devletin Kürt düşmanı politikasının en
üst düzeyde, bir kez daha ilan edilmesidir.
Bir daha böylesine üzücü durumlarla karşılaşmamaları
için, eğer kabul etme zahmetine katlanırlarsa, TC
yöneticilerine nacizane bir önerim var:
Ülkelerini ziyarete gelen heyet üyelerini kendileri seçsinler,
duymak istediklerini de heyet üyelerine dikte ettirsinler!..
**
Referandum sonucu kabul edilen Irak Anayasası’nın
meşruluğu tartışma götürmez.
Bunun yanısıra, Iraklı yetkililer, başta
Kerkük olmak üzere araplaştırma politikasına
maruz kalan bölgelerle ilgili olarak, Anayasa’nın 140.
Maddesinin uygulanacağını defalarca dile getirdiler.
Anayasa’nın ilgili maddesinin eksiksiz uygulanması
konusunda hiç bir tavız vermeyeceklerini söyleyen Güney
Kürdistanlı liderlerin dilinde tüy bitti.
ABD ve Irak’daki müttefikleri, her fırsatta, Kerkük’ün
Anayasa uyarınca çözülmesi gereken bir iç sorun olduğunu
söylediler, söylüyorlar.
Tüm bu ve benzeri gerçekler biliniyorken, Erdoğan’ın
Irak heyetiyle yaptığı görüşmede, Kerkük’e
ilişkin söylediklerine ne demeli?
Erdoğan, Kasımpaşalı hiddetiyle “Kerkük’de
referandum olmaz” demiş.
Kerkük’ün özel bir statüye kavuşturulmasını
buyurmuş!..
Doğrusu ben bu ve benzeri şeyleri duyduğumda,
TC yöneticilerini anlamakta zorluk çekiyorum!.
Şimdiye kadar Kerkük’ün bir Türk kenti olduğu,
Türkmenlerin ezici çoğunluğu oluşturduğu
propagandası yapılıyor, bu konuda yemin billah
ediliyordu.
Eğer bu doğruysa, TC yöneticileri niçin referandumdan
korkuyorlar.
Hiddet ve de şiddetle referanduma karşı çıkıyorlar.
Sakın bu şiddet ve celal, referandumun, Çetin Altan’ın
değimiyle “Türk’e Türk propagandası yapıldığı”nın
anlaşılmasına yol açacağından duyulan
korkudan kaynaklanmasın!..
“Kerkük’e özel statü isteyen Erdoğan, Iraklı ve
Güney Kürdistanlı yöneticilere bir iyilik yapmalı,
nasıl bir statü istediğini de söylemelidir.
Erdoğan bununla da yetinmemeli, bir generali ya da İstanbul
Belediye Başkanı iken birlikte çalıştığı
yakın arkadaşlarından birini sömürge valisi
olarak Kerkük’e atamalıdır!..
**
TC yöneticileri, Kerkük’ün bir Kürt kenti olduğunu,
Kürtlerin bu kentte çoğunluğu oluştuğunu
adı gibi biliyorlar.
Onlar çok iyi biliyorlar ki referandum sonucu başta
Kerkük olmak üzere Hanikin, Mendeli Şıngar ve Mahmur
gibi kentlerde yaşayanlar, Kürdistan Hükümeti sınırları
içinde kalma doğrultusunda bir irade ortaya koyacaklardır.
TC, öteki sömürgeci devletler ve bölge gericilerin tüm çabaları
bu nedenledir ve kaçınılmaz sonucu önlemeye yöneliktir.
Ama çabaları boşuna.
Korkunun eceli önleyemediği bir kez daha görülecektir.
Çünkü Kerkük konusunda haklı olan onlar değil,
Kürtlerdir.
Kerkük, tarihi, coğrafi ve etnik olarak bir Kürt kentidir
ve öyle de kalacaktır.
Kerkük’ün özgürlüğü için her türlü fedekarlığı
yapan Güneyli Kürtler, Kerkük’ün Kürt kimliğini korumak
için de her şeyi göze almışlardır.
Yakın dönem Kürdistan tarihi, Güneyli kardeşlerimiz
bu konudaki kararlığını gösteren gelişmelerle
doludur.
Erdoğan başta olmak üzere tüm TC yetkilileri iyi
bilmelidirler ki sade bir Kürtten Irak Cumhurbaşkanı
Celal Talabani’ye kadar, tüm Kürtler Kerkük konusunda aynı
şeyi düşünüyorlar.
Bir başka ifadeyle Kerkük, hangi parçadan olurlarsa
olsunlar, Kürtlerin kırmızı çizgisidir.
Bu nedenle TC yöneticileri ülke, bölge ve uluslararası
gerçeklerle uyuşmadığı için giderek beyazlaşan
kırmızı çizgilerinde israr yerine, Irak Anayasası’na
saygı göstermelidirler.
Bu, Türkmenlerin haklarını korumanın en iyi
yoludur.
Çünkü, hiç bir biçimde Kerkük’ün Kürt kiliğini tartışmak
istemeyen Güney Kürdistan Siyasi Önderliği, kentin yönetimini,
kentte yaşayan dini ve etnik azınlıklarla paylaşmaya
hazır olduğunu defalarca dile getirdi; getiriyor.
Zaten Kerkük İl Yönetimi, kentte yaşayan tüm dini
ve etnik azınlıkları biraraya getiren Bırayeti
(Kardeşlik) Listesi’nin elindedir.
Türk hükümeti, “delegasyonların oluşumuna müdahale
etmek” gibi gülünç durumlara düşmek istemiyorsa, Bırayeti
Listesi ve bu listenin dayandığı ruh ve temeli
desteklemelidir.
Her iki halkın çıkarına olan bu tavrın,
aynı zamanda bölge barışına büyük katkısı
olacaktır.
Yazarın
önceki yazılarından:
Sembol
mü?
Demokrasi
Hayalleri
Yasaklamak
Erken
Ölüm
Törkiş
İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her
ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar
Cumhuriyeti”
Cadı
Kazanı
Sıcak
Günler
Başbakan’ın
TİT Aşkı
“Bayrak
Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil
Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık
Üçüzler
Kirlenme,
Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya
Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta
İsrar
“İyi
Çocuk”lar Cenneti..
Filmi
Başa Sarmak
Erdoğan’ın
Sınavı
Süreç
ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek
Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe
Un Sermek
Güneyli
Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere
Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba
Öyle mi?
Halepçe
Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler
Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim
ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının
Ucu (Mu?)
Aynaya
Bakmak
Saygı
Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm
Ve Çürüme
Yavaş
Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol
General Ve Ağca
Gel
De Niyazi Usta’yı Anma
MGK’nin
Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı
Olmak
Gündemimizin
Değişmeyeni..
Fırıldak
15
Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi
ve Ortadoğu
İyi
Asker
Ayna
Tutmak
Alışmakta
Fayda Var
Üçüncü
Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3
Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3
Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne
yazmalı?
DİSK
Zorlu
Süreç ve Görevler
Yoğurdu
Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in
kafası Karışık?
Başbakan
Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin
Olur"
Sorun
Kürt aydınları mı?
Ülkenin
Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım”
Aydınların Çağrısı ve Geçmişi
Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak
Başka İşler De Var
Bayrak
Ve Ekmek
Endişe
Ar
Damarı
Kürdistan
Parlamentosu
“Sözde”
Darısı
Başımıza!...
Bayrak
ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”
|