Seçimler ve Sonrası..
Mesud Tek
Türkiye, nerede, neyin olacağı bilinmeyen bir ülke.
Medyumlara, tarot uzmanlarına, falcılara ve yatırlara
gösterilen büyük ilginin nedenlerinden birisi, bu olsa gerek..
Baksanıza, 22 Temmuz’a 4 kala bile, seçimlerin gerçekleşip
gerçekleşmeyeceği tartışılıyor;
fala bakılıyor, remil açılıyor..
Bunlarla sadece- seçimlerin yapılıp yapılmayacağına
dair sorunun cevabı aransa, neyse..
Seçim ve sonrası süreçte, büyük çaplı provokasyanların
yaşanacağından kimsenin süphesi yok.
Ama provokasyonların önlenmesi, boşa çıkartılması
için yapılması gerekenler ve benzeri konular, gündemde
yer almıyor.
Daha ziyade, beklenen, mukadder olan provokasyonların
seçimlerden önce mi, yoksa sonra mı gerçekleşeceğine
dair fikir yürütülüyor.
Güney Kürdistan’a yönelik askeri operasyon konusu da öyle.
Seçimlerden önce mi olacak, sonra mı?
Seçim öncesi yapılan operasyon kime yarar sağlar,
sonrasından kimler daha fazla kazançlı çıkarlar?
“Zamanı belli, sınırlı nokta operasyonları”
mı yapılacak, yoksa sınırda güvenlik şeridi
mi oluşturulacak?
“Yakın dönemde yaşanan hataların tekrarlanmaması
ve sorunun kökten çözümü için”, Kerkük’ün işgalini de
kapsayan çok geniş bir operasyonun yapılması
daha mı iyi, yoksa?..
Tüm bunlar, seçimin galibinin haftalar öncesinden belli olmasına
karşın yaşanıyor.
Öyle anlaşılıyor ki, 22 Temmuz seçimlerinden
sonra da davul AKP’nin boynunda, tokmak ise generallerin,
özgürlük ve demokrasi düşmanı, AB karşıtı
kemalist burokratların elinde olacak; AKP onların
çaldığı makam uyarınca oynayacak.
Çünkü seçimlerden birinci parti olarak çıkıp hükümeti
kuracağından kuşku duyulmayan AKP, bu tartışmalar
Patagonya’da yaşınıyormuş gibi davranıyor.
Alışılageldiği üzere, Üç Maymunları
oynuyor.
AKP, kışkırtılan şovenizmin, artan
çete faaliyetlerinin, patlayan bombaların hedefleri arasında,
kendisinin de bulunduğunu bilmezden geliyor.
Asker-sivil çetelerle ilişkileri ayyuka çıkmış
devlet görevlilerinden hesap sormayan AKP, bugüne kadar kendisini
destekleyen kesimlerin çetelere, militarist ve şovenlere
karşı kararlı duruş sergilemesini isteyen
çağrılarına kulaklarını tıkıyor.
AKP, seçim sürecinde, halkı çeteler ve amaçları
konusunda aydınlatarak, desteklerini almak yerine, rakipleriyle
milliyetçilik ve şovenizm yarışına tutuşuyor.
AKP, oylarını bir kaç puan artırma uğruna,
Güney Kürdistan Siyasal Önderliği’nin, uzattığı
dostluk elini görmüyor; görmezden geliyor.
Hiç kuşku yok ki demokratik hak ve özgürlükler ile Kürt
sorunu, özellikle de Güney Kürdistan’a yönelik askeri operasyonlar,
seçim sonrasında da gündemin ilk sırasını
işgal edecekler.
AKP hükümetinin geriye doğru attığı adımlar,
düzen partilerince seçim meydanlarında dile getirilenler,
Türk ordusunun sınırdaki hareketliliği ve Genelkurmay’ın
Kerkük”ün işgalini de kapsayacak genişlikte bir
askeri operasyon üzerinde çalıştığına
dair çıkan haberler de bunu gösteriyor.
Irkçı-şovenler, kemalist ve militarist karşısında
dize gelen, bu kesimlerle dişe diş bir mücadele
yerine uzlaşmayı seçen ve istediklerini kendilerine
altın tepsi içinde sunan AKP’nin bu tavrı, seçimlerden
sonraki tavrına da ışık tutuyor.
Bu nedenle Türkiye’yi demokrasi ve değişim yoluna
sokacak, ülkeyi AB sürecine döndürecek, Kürt sorununun çözümü
doğrultusunda adım atacak, Güneyli Kürtlerin uzattığı
dostluk elini tutarak bölge barışına katkı
sunacak olanlar, düzen partileri dışındaki
güçlerdir.
Onları; demokrasi ve değişimden yana olan
güçleri, Kürt yurtsever hareketini, seçimlerden sonra da zorlu
bir süreç ve getirdiği önemli görevler bekliyor.
Kürt yurtsever hareketiyle demokrasi güçlerinin, yüz akıyla
bu görevin üstesinden gelmek için sarılacakları
ip, mücade, dostluk ve işbirliği ipidir.
İlericiler, demokratlar ve yurtsever Kürtlerin oyları,
bu ipi güçlendirmelidir.
Özgürlük, barış ve demokrasi yanlıları,
kemalizmin açıktan payanlığını yapan
bağımsız adaylara kırmızı kartını
göstermeli, oylarını devletin baskıları
yanısıra, “oyların bölünmemesi” adına
yapılan “yurtseverler baskısına” da gögüs geren
bağımsız, demokrat ve sol adaylardan yana kullanmalıdırlar.
Yazarın
önceki yazılarından:
Rektörün
Tuttuğu Ayna
Öcalan
İçin Fırsat
Sular
Giderek Isınırken..
Lafla
Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi
Çocuklar”a İş Çıktı
Polis
Devleti
Papatya
Falı
İran-ABD
İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu
Süreç
Hazır
Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir
Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen
Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız
Kürdistan
Newrozu
Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun
İlani
Evren
Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul
ve Tokmak
Atı
Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik
Yarışı
Ben
Erdoğan Hayranıyım!..
Katil
Kim?
Zor
Günler
Samimiyet
Sınavı
Yeni
Yıl
Ankara
Kriterleri-2
Geç
Olmadan
Gelenek
“Ne
Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir
Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol
mü?
Demokrasi
Hayalleri
Yasaklamak
Erken
Ölüm
Törkiş
İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her
ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar
Cumhuriyeti”
Cadı
Kazanı
Sıcak
Günler
Başbakan’ın
TİT Aşkı
“Bayrak
Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil
Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık
Üçüzler
Kirlenme,
Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya
Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta
İsrar
“İyi
Çocuk”lar Cenneti..
Filmi
Başa Sarmak
Erdoğan’ın
Sınavı
Süreç
ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek
Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe
Un Sermek
Güneyli
Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere
Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba
Öyle mi?
Halepçe
Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler
Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim
ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının
Ucu (Mu?)
Aynaya
Bakmak
Saygı
Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm
Ve Çürüme
Yavaş
Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol
General Ve Ağca
Gel
De Niyazi Usta’yı Anma
MGK’nin
Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı
Olmak
Gündemimizin
Değişmeyeni..
Fırıldak
15
Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi
ve Ortadoğu
İyi
Asker
Ayna
Tutmak
Alışmakta
Fayda Var
Üçüncü
Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3
Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3
Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne
yazmalı?
DİSK
Zorlu
Süreç ve Görevler
Yoğurdu
Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in
kafası Karışık?
Başbakan
Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin
Olur"
Sorun
Kürt aydınları mı?
Ülkenin
Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım”
Aydınların Çağrısı ve Geçmişi
Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak
Başka İşler De Var
Bayrak
Ve Ekmek
Endişe
Ar
Damarı
Kürdistan
Parlamentosu
“Sözde”
Darısı
Başımıza!...
Bayrak
ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”
|