Arap Şovenizmi ve Tersyüz
Edilen Gerçekler
Mesud Tek
“Gündemde bu kadar yakıcı sorun varken,
Öcalan’ı iradesi olarak görenlerin, ‘İmralı’da
Öcalan’a kötü muamele yapıldı’ iddiasından
hareketle sokaklara döküldüğü, Ergenekon Davası’nın
görüldüğü bir dönemde, bu konu üzerine yazmak da nereden
çıktı“ denilebilir.
Böyle düşünenlerin haksız olduklarını
söylemek mümkün değil.
Ama, Güney’deki gelişmelere biraz daha
yakından bakıldığında, bu konunun
da adı geçen konular kadar önemli olduğu görülecektir.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan medyasına yeterince
yansımasa da, Irak’ta yerlerinden yurtlarından zorla
göçerttirilen Hıristiyanların sorunu, özellikle
de Musul ve çevresinde yaşananlar, gündemde önemli bir
yer işgal ediyor.
Elbette, Irak’ta yaşayan Hıristiyanların
göçe zorlanması, ilk kez Musul’da olmuyor.
Daha önce de yaşanmıştı,
yaşanıyor.
Bu ülkedeki Hıristiyanların göçe
zorlanmasının bin yıla yakın bir tarihi
olduğun dile getiriliyor.
Saddam rejiminin yıkılmasından
sonra, Hıristiyanlara yönelik saldırılarda
gözle görülür bir artış yaşandı.
Bağdat ve çevresiyle, güneydeki illerde
yaşayan Hıristiyanlar, fanatik İslami örgütlerle,
BAAS kalıntısı ırkçı-şoven kesimlerin
düzenli saldırılarına maruz kaldılar.
Kiliseleri, işyerleri, evleri kundaklandı,
onlarca din adamı terör saldırılarında
hayatını kaybettiler.
Irak’ın orta ve güney bölgelerinde yaşayan
Hıristiyanlar, uğradıkları saldırılar
sonucu ya kuzeye (Güney Kürdistan’a), ya da Irak dışına
göç etmek zorunda kalırlarken, Kürdistan Bölgesi’nde
tam tersi bir durum yaşanıyordu.
Güney Kürdistan Bölgesi sınırları
içinde yaşayan Hıristiyanların varlığı,
ulusal ve dinsel özgürlükleri Anayasal güvence altına
alınmıştı.
Güney’de yaşayan Hıristiyanların
siyasal ve kültürel kurumları serbest, anadillerinde
eğitim veren okulları, yayın yapan radyo ve
televizyonları var, gazete ve dergi yayınlıyorlar
ve bu faaliyetleri esnasında hükümetten destek görüyorlar.
Kürdistan Parlamentosu ve hükümetinde temsil
ediliyorlar.
Başbakan yardımcısı ve
Maliye Bakanı olan Serkiz Ağacan, Hıristiyanlara
yaptığı hizmetler nedeniyle Papa tarafından
ödüllendirilen bir Hıristiyan..
Sadece o mu?
Papa ve öteki Hıristiyan din adamları,
aynı vesilelerle, defalarca Güney Kürdistanlı liderlere
teşekkür ettiler.
Yeni Irak Anayasası’nda, Hıristiyanlar
ve öteki dini ve etnik azınlıkların haklarının
güvence altına alınması için en fazla çaba
sarf edenler, Kürt politikacılardı.
Tüm bunlar biliniyorken, Arap şovenleri,
son haftalarda, Musul’da yaşayan Hıristiyanlara
yönelik saldırılardan Kürtleri sorumlu tutuyorlar.
Şoven Arap politikacıları, saldırılardan
sorumlu tuttukları peşmergelerin Musul’u terk etmesini
istiyorlar.
Şoven Arap yazar ve gazetecileri de yazılarında,
ABD ve İsrail’in, Arap ülkelerinde yaşayan Hıristiyanları
temizlemek amacıyla bir plan hazırladığını,
planı Kürtler vasıtasıyla hayata geçirdiğini,
Musul’daki saldırıların da bu komplonun bir
parçası olduğunu yazıyorlar.
Bazı Kürtlerin, Hıristiyanlara saldıran,
onların terk ettiği evlerini, geri dönüşlerini
engellemek amacıyla havaya uçuran Ensarulislam, Elkaide,
Tekfir gibi fanatik guruplarla BAAS kalıntısı
örgütlerde yer almalarını da gerekçe olarak gösteriyorlar.
Güneyli Kürtlerin ABD ile ilişkileri,
Arap milliyetçi ve şoven kesimlerini rahatsız ettiği
sır değil; bu kesimlerin, Güney Kürdistan’daki siyasal
yapıyı “İkinci İsrail” olarak değerlendirdiği
de..
Söz buraya gelmişken.
ABD-Kürtler ilişkisinden rahatsız
olan sadece Arap şovenleri değil.
Türk ve Fars şovenleri de aynı sakızı
çiğniyorlar, “İkinci İsrail” söylemini ağızlarından
düşürmüyorlar.
Abdullah Öcalan da sık-sık bu koroya
katılıyor..
Hıristiyanlara yönelik saldırıların
Saddam rejimi sonrası artmasının başlıca
nedenlerinden birisi, yeni yönetimin ülkede yaşayan dini
ve etnik azınlıkların çağdaş değerlere
uygun bir tarifini yapamamasıdır.
Buna bir de ülkede karışıklık
çıkartmak isteyen komşu ülkelerin çabaları
ile destekledikleri gurupların dini ve etnik azınlıkları
hedef alan saldırılarını eklemek gerekir.
Musul’daki saldırıları ötekilerinden
farklı kılan taraf, aynı zamanda Kürt-Hıristiyan
koalisyonunu yıkmaya yönelik olmasıdır.
Ara-sıra sorunlar yaşayan Hıristiyan-Kürt
ittifakı bugüne kadar bir çok önemli başarıya
imza attı.
Musul ve çevresinde yaşayan Hıristiyanların,
Kerkük ve benzeri bölgelerin durumu ile ilgili rapor hazırlamakla
görevlendirilen BM Özel Temsilcisi De Mistore’ye, Kürdistan
Bölgesi sınırları içine alınmak istediklerini
söylemeleri, Kürdistan Parlamentosu’na sunulan yeni anayasa
taslağında Hıristiyanların yoğun
olarak yaşadıkları bölgede otonom bir yapı
önerilmesi, Kürt-Hıristiyan ittifakını çekemeyen
devletler ile onların Irak’taki uzantılarını
harekete geçirdi.
Amaçlanan ise çok açık ve net.
Anayasa’nın 140. maddesi konusunda Kürtleri
yalnız bırakmak; onları var olanlarla yetinmeye
zorlamak, giderek var olanları da ellerinden almak..
Zaten, BAAS kalıntısı örgüt
ve partilerin hedefleri başında Güney Kürdistan’daki
yapı geliyor.
Merkezi hükümet ile Kürdistan Bölgesi hükümeti
arasında yaşanan sorun ve gerginlikler nedeniyle
Kürtler ile Şiilerin ilişkileri limoni.
Irak-ABD stratejik anlaşmasını
destekledikleri için Kürtler ile İran ilişkileri
için de yanı şeyleri söylemek mümkün.
Güney Kürdistan-Türkiye ilişkileri ise hepimizin malumu.
Tüm bunların yanı sıra, Musul’da
Hıristiyanlara yönelik saldırılardan Kürtleri
sorumlu tutmanın arkasında Güney Kürdistan Hükümeti’nin
Hıristiyan alemindeki prestijini kötülemek te bulunuyor.
Arap şovenleri, Güney Kürdistan’daki yapıyı
ortadan kaldırmak amacıyla, terör saldırıları
da dahil, her yola baş vuruyorlar.
Baş vurdukları yöntemlerden birisi
de iftira ve gerçeklerin tersyüz edilmesi.
Ama gerçekler inatçıdırlar ve bir
gün yer yüzüne çıkma gibi kötü bir huya sahipler!.
Bu nedenle Arap şovenlerinin bu ve benzeri
çabaları boşuna.
Musullu Hıristiyanlara yönelik saldırıları
yerinde incelemek için bölgeye gelen Asuri Kiliseleri Baş
Patriği’nin, saldırıya uğrayan Hıristiyanlara
sahip çıkıp destek olduğu için, Kürdistan Hükümeti’ne
teşekkür etmesi de bunu gösteriyor..
Yazarın önceki yazılarından:
Başbakan’ın
Yeri ve Sakızı
Fırsat..
İkinci
Tezkereye Dair..
Kirli
Çamaşırlar Ortaya Dökülürken..
Beklenen Oldu..
Ben Işık Koşaner’i Sevdim
Bu
Sonbahar Güney’de Sıcak Geçecek
Yalandan
Kimin Evi Yanmış ki!.
Kürdi
Çatı
Uzlaşmak…
Güngören,
Kerkük ve Ergenekon’a Dair
Birlikte
Yaşama Üstüne
Taraf Olmak Yetmez Müdahil Olmak Gerek
Taraf Olmak
Takke Düştü Kel Göründü..
Malumun İlami Ya da Yeni Bir Şey Yok
“Ordu
Yargı El Ele”
Anayasa
Mahkemesi Kararı Neyi Gösteriyor?
1000
İmza ve “Yabancı”lar
1000
İmzanın Önemi
Samimiyetölçer!..
Gerçekçi
Olmak Gerekirse..
İyi
Şeyler
Kürt
Çatısı
Kargalar
Bile Gülmüştür
Kemalizmi
Kurtarmak Kürtlerin İşi Değil
Ağız
Bir Kere Yanmaya Görsün
“Bir
Musibet Bin Nasihattan Evladır”
Şehitler
Günü
Kendisine
Dokunulunca
Aklına Hukuk Ve Demokrasi Gelenler
Hasan
Cemal, Çocuk ve Berekete Dair
Haydi
Şaşırt Bizi Erdoğan!..
Kara Harekatı ve Acı
Gerçeklerimiz
Türk
Medyası, Çifte Standart ve Çocuk
“Türk
Devleti İnsanlık Suçu İşliyor”
Zorlukların
Üstesinden Gelmek İçin..
Allah
Söyletiyor!.
Sevinmek İçin Erken
“Gelin
Canlar Bir Olalım”
Havuç-Sopa
ve AKP’ye Dair
“Hak
İçin Haklıdan Yana Olmak”
Sorti,
Bombalama ve Bilime Katkıya Dair..
"Müslüman
Mahallesinde Salyangoz Satmak"
"Ya
Hezar Ya Sıfır"
Erdoğan
ve Nobel
Baykal’ın
Başına Düşen Taş
Samimiyet
Sınavı-2
Türkiye
Paşalar Cumhuriyeti
PKK
Ateşkes İlan Etmelidir (*)
Tezkere
ve Kararlılık
Çıkmaz
Sokak
Olması
Gereken..
Kemalizm
İçin Kaygılanmak Kimin İşi?
Perşembenin
Gelişi
Gerginlik
Kapıda
Sözcüklerin
Önemi!..
Şeyh
Elo’nun Söyledikleri..
Bölücü
Masalları
Kıyamet
Koparken...
Anayasa
ve Kürtler
Qandil’e
Uzanmanın Ne Gereği Var?..
Çuvaldızı
Kendimize Batırmalıyız
Seçimler
ve Sonrası..
Rektörün
Tuttuğu Ayna
Öcalan
İçin Fırsat
Sular
Giderek Isınırken..
Lafla
Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi
Çocuklar”a İş Çıktı
Polis
Devleti
Papatya
Falı
İran-ABD
İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu
Süreç
Hazır
Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir
Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen
Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız
Kürdistan
Newrozu
Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun
İlani
Evren
Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul
ve Tokmak
Atı
Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik
Yarışı
Ben
Erdoğan Hayranıyım!..
Katil
Kim?
Zor
Günler
Samimiyet
Sınavı
Yeni
Yıl
Ankara
Kriterleri-2
Geç
Olmadan
Gelenek
“Ne
Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir
Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol
mü?
Demokrasi
Hayalleri
Yasaklamak
Erken
Ölüm
Törkiş
İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her
ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar
Cumhuriyeti”
Cadı
Kazanı
Sıcak
Günler
Başbakan’ın
TİT Aşkı
“Bayrak
Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil
Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık
Üçüzler
Kirlenme,
Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya
Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta
İsrar
“İyi
Çocuk”lar Cenneti..
Filmi
Başa Sarmak
Erdoğan’ın
Sınavı
Süreç
ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek
Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe
Un Sermek
Güneyli
Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere
Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba
Öyle mi?
Halepçe
Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler
Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim
ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının Ucu (Mu?)
Aynaya
Bakmak
Saygı
Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm
Ve Çürüme
Yavaş
Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol
General Ve Ağca
Gel
De Niyazi Usta’yı Anma
MGK’nin
Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı
Olmak
Gündemimizin
Değişmeyeni..
Fırıldak
15
Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi
ve Ortadoğu
İyi
Asker
Ayna
Tutmak
Alışmakta
Fayda Var
Üçüncü
Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3
Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3
Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne
yazmalı?
DİSK
Zorlu
Süreç ve Görevler
Yoğurdu
Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in
kafası Karışık?
Başbakan
Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin
Olur"
Sorun
Kürt aydınları mı?
Ülkenin
Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım”
Aydınların Çağrısı ve Geçmişi
Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak
Başka İşler De Var
Bayrak
Ve Ekmek
Endişe
Ar
Damarı
Kürdistan
Parlamentosu
“Sözde”
Darısı
Başımıza!...
Bayrak
ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”
|