Şehidler Günü
Mesud Tek
“Yerel seçim sonrası üzerinde durulacak
bu kadar konu varken Şehidler Günü üzerine yazmanın
ne gereği vardı” diye düşünenler olabilir.
Haksız da sayılmazlar.
Bazı dikkatli okuyucular, “her mart ayında
aynı konu ve aynı yazılar, gına geldi”
derlerse, haklıdırlar.
Ama tüm Kürtlerin ortaklaşa kutlayacakları
bir Şehidler günü tespit edilene kadar, bu konuda yazmayı,
konuyu bir nebze olsa da gündeme getirmeyi doğru buluyorum.
Konu, tekrarın getireceği sıkıntıyı
göze almayı gerektirecek kadar önemli.
Bir ulusun, kadın-erkek her sınıftan
üyelerini, siyasal ve ideolojik görüşleri farklı
olanlarını, değişik din ve mezhep mensuplarını
bir araya getiren bazı değerler vardır.
Biz Kürtler açısından Newroz, Ala
Rengin ve Ey Raqib marşı bu değerlerin başında
gelirler.
Dünyanın neresinde olursa olsunlar, Kürtler
Newroz’u aynı coşkuyla kutlarlar.
Ey Raqib marşını tüm Kürtler,
aynı duygularla söylerler; tüm baskı ve zulme karşın
var olduklarını inatla yaşamaya devam ettiklerini,
düşmanın yüzüne haykırırlar.
Kürtlerin Ala Rengin karşısında
içi içine sığmaz, yüreği coşkuyla pırpır
eder.
Ala Rengin’i gördüğünde burun direği
sızlamayan kaç Kürt vardır acaba?
Ama ne yazık ki aynı şeyleri
şehidlerimiz için söylemek mümkün değil.
Bu, şehidlerimize karşı duyarsız
olduğumuzdan değil.
Aksine duyarlıyız.
Bu, şehidliği amaç olarak değil
de, ülkesinin özgürlüğü ve halkının mutluluğu
için göze alan biz Kürdleri bir araya getirecek ve aynı
duyguları yaşatacak bir şehidler günümüzün
olmamasından.
Ünlü Kürd şairi Abdullah Pêşev’in
bir şiirinde belirttiği gibi, ülkemizde, her ağacın
altında, her kayalığın dibinde ve her
mağarada şehidler yatıyor.
Şehidlerimizin oluşturduğu kervan
upuzun, başı, sonu belli değil.
Şehid vermediğimiz Allah’ın
bir tek günü bile yok.
Ama nerede olursak olalım biz Kürtleri
bir araya getirecek ve bize aynı duyguları yaşatacak
bir şehidler günümüz de yok, maalesef.
Elbette, her şehidimiz bizim için aynı
değere sahiptir, şehidler arasında ayırım
yapılmaz.
Bu nedenle her şehidin öldüğü gün,
şehidler günü olarak ilan edilmeyi hakkediyor.
Ama tüm günleri şehidler günü olarak ilan
edemeyiz.
Bu nedenle birisini seçmek zorundayız.
Daha önce de yazdım.
Kanımca 30 Mart şehidler günü olmayı
hakkeden günlerin başında geliyor.
Çünkü, 30 Mart ilk çağdaş Kürd cumhuriyeti
olma unvanını elinde tutan Muhabad’daki Kürdistan
Cumhuriyeti’ni ilan eden, ilk Kürt Cumhurbaşkanı
Qazi Mehemmed’in, iki yoldaşı birlikte idam edildikleri
gün.
Çünkü, Qazi Muhammed sadece Doğu Kürdistanlı’ların
değil, tüm Kürtlerin Devlet Başkanı’dır.
Kürdistan Cumhuriyeti’nin ilanından sonra,
Muhabad’a giden diğer parçalardan Kürtlerin temsilcileri,
Qazi’yi başkanları olarak gördüklerini deklare ettiler.
Mela Mustafa Barzani liderliğindeki Barzaniler,
Cumhuriyet Ordusu’nun omurgasını oluşturuyordu.
Qazi Mehemmed’in kişiliğini ve mücadelesi
ve yazının konusu değil.
Her Kürd, Pêşava Qazi’nin çağdaş
düşünceler sahip, doğruluk, samimiyet ve davaya
bağlılığın bir sembolü olduğu
konusunda hemfikirdir.
Qazi, mahkeme esnasındaki tavrı ve
idamdan birkaç dakika önce yazdığı vasiyeti
ile halkını ne kadar sevdiğini göstermiş
ve bu nedenle de tüm Kürtlerin gönlünde taht kurmuş birisidir.
Ölümsüz Mela Mustafa Barzani’nin, “gel başımıza
geç, senin önderliğinde dağlarda mücadeleyi sürdürelim”
dediği Pêşava Qazi, Muhabad halkına zarar gelmesin
diye, idam edileceğini bile, bile şehirde kalmış,
halkını şahlık rejiminin zebellaları
karşısında yalnız bırakmamıştır.
Bi ve benzeri nedenlerden dolayı Pêşava
Qazi’nin idam edildiği 30 martın şehidler günü
olarak ilan edilmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum.
Diğer bir çok konuda bir araya gelmeyen,
gelemeyen Kürdistanlı siyasi parti ve örgütler, ortak
bir şehidler günü tespit etmek amacıyla bir araya
gelmelidirler.
Çünkü şehidler günü gibi manevi değerlerin
önemi, bizim gibi ezilen halklar için daha fazladır.
Yazarın önceki yazılarından:
Soğukkanlı
Olmanın Zamanı
29
Mart Sonrasına Dair
“Ya
Hezar ya Hiç”
Mart
Ayı ve Dersleri
Can
Kurban Bu Provokasyona
Kim
Korkar Diyalogdan?
Onur..
“Bu
da böyle biline”
Yêzidiler,
Güven ve Vefa
“Kürdistanlı
Partiler Konferansı”
Bilim
İnsanı Siyaset İlişkisi Ya Da Atı
Arabanın Önüne Bağlamak
Eğri
Oturup Doğru konuşursak..
Darısı
Diyarbekir’in Başına!..
Tilkinin
Şahidi; Türk toplumu Ne zaman Isyan Edecek?
“Vatan”
ve teferruat!..
Tekrarın
getireceği sıkıcılığı da
göze alarak..
Velev
ki dedirtmesin!..
İtiraf..
Terk
Etmesi Gerekenler..
Arap
Şovenizmi ve Tersyüz Edilen Gerçekler
Başbakan’ın
Yeri ve Sakızı
Fırsat..
İkinci
Tezkereye Dair..
Kirli
Çamaşırlar Ortaya Dökülürken..
Beklenen Oldu..
Ben Işık Koşaner’i Sevdim
Bu
Sonbahar Güney’de Sıcak Geçecek
Yalandan
Kimin Evi Yanmış ki!.
Kürdi
Çatı
Uzlaşmak…
Güngören,
Kerkük ve Ergenekon’a Dair
Birlikte
Yaşama Üstüne
Taraf Olmak Yetmez Müdahil Olmak Gerek
Taraf Olmak
Takke Düştü Kel Göründü..
Malumun İlami Ya da Yeni Bir Şey Yok
“Ordu
Yargı El Ele”
Anayasa
Mahkemesi Kararı Neyi Gösteriyor?
1000
İmza ve “Yabancı”lar
1000
İmzanın Önemi
Samimiyetölçer!..
Gerçekçi
Olmak Gerekirse..
İyi
Şeyler
Kürt
Çatısı
Kargalar
Bile Gülmüştür
Kemalizmi
Kurtarmak Kürtlerin İşi Değil
Ağız
Bir Kere Yanmaya Görsün
“Bir
Musibet Bin Nasihattan Evladır”
Şehitler
Günü
Kendisine
Dokunulunca
Aklına Hukuk Ve Demokrasi Gelenler
Hasan
Cemal, Çocuk ve Berekete Dair
Haydi
Şaşırt Bizi Erdoğan!..
Kara Harekatı ve Acı
Gerçeklerimiz
Türk
Medyası, Çifte Standart ve Çocuk
“Türk
Devleti İnsanlık Suçu İşliyor”
Zorlukların
Üstesinden Gelmek İçin..
Allah
Söyletiyor!.
Sevinmek İçin Erken
“Gelin
Canlar Bir Olalım”
Havuç-Sopa
ve AKP’ye Dair
“Hak
İçin Haklıdan Yana Olmak”
Sorti,
Bombalama ve Bilime Katkıya Dair..
"Müslüman
Mahallesinde Salyangoz Satmak"
"Ya
Hezar Ya Sıfır"
Erdoğan
ve Nobel
Baykal’ın
Başına Düşen Taş
Samimiyet
Sınavı-2
Türkiye
Paşalar Cumhuriyeti
PKK
Ateşkes İlan Etmelidir (*)
Tezkere
ve Kararlılık
Çıkmaz
Sokak
Olması
Gereken..
Kemalizm
İçin Kaygılanmak Kimin İşi?
Perşembenin
Gelişi
Gerginlik
Kapıda
Sözcüklerin
Önemi!..
Şeyh
Elo’nun Söyledikleri..
Bölücü
Masalları
Kıyamet
Koparken...
Anayasa
ve Kürtler
Qandil’e
Uzanmanın Ne Gereği Var?..
Çuvaldızı
Kendimize Batırmalıyız
Seçimler
ve Sonrası..
Rektörün
Tuttuğu Ayna
Öcalan
İçin Fırsat
Sular
Giderek Isınırken..
Lafla
Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi
Çocuklar”a İş Çıktı
Polis
Devleti
Papatya
Falı
İran-ABD
İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu
Süreç
Hazır
Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir
Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen
Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız
Kürdistan
Newrozu
Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun
İlani
Evren
Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul
ve Tokmak
Atı
Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik
Yarışı
Ben
Erdoğan Hayranıyım!..
Katil
Kim?
Zor
Günler
Samimiyet
Sınavı
Yeni
Yıl
Ankara
Kriterleri-2
Geç
Olmadan
Gelenek
“Ne
Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir
Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol
mü?
Demokrasi
Hayalleri
Yasaklamak
Erken
Ölüm
Törkiş
İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her
ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar
Cumhuriyeti”
Cadı
Kazanı
Sıcak
Günler
Başbakan’ın
TİT Aşkı
“Bayrak
Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil
Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık
Üçüzler
Kirlenme,
Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya
Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta
İsrar
“İyi
Çocuk”lar Cenneti..
Filmi
Başa Sarmak
Erdoğan’ın
Sınavı
Süreç
ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek
Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe
Un Sermek
Güneyli
Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere
Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba
Öyle mi?
Halepçe
Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler
Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim
ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının Ucu (Mu?)
Aynaya
Bakmak
Saygı
Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm
Ve Çürüme
Yavaş
Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol
General Ve Ağca
Gel
De Niyazi Usta’yı Anma
MGK’nin
Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı
Olmak
Gündemimizin
Değişmeyeni..
Fırıldak
15
Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi
ve Ortadoğu
İyi
Asker
Ayna
Tutmak
Alışmakta
Fayda Var
Üçüncü
Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3
Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3
Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne
yazmalı?
DİSK
Zorlu
Süreç ve Görevler
Yoğurdu
Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in
kafası Karışık?
Başbakan
Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin
Olur"
Sorun
Kürt aydınları mı?
Ülkenin
Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım”
Aydınların Çağrısı ve Geçmişi
Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak
Başka İşler De Var
Bayrak
Ve Ekmek
Endişe
Ar
Damarı
Kürdistan
Parlamentosu
“Sözde”
Darısı
Başımıza!...
Bayrak
ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”
|