Eğer Muhatap Çok Gerekliyse..
Mesud Tek
“Kürt açılımı” adı altında başlatılan
ve son olarak “ulusal birlik ve kardeşlik projesi” adını
alan süreçte en çok konuşulan konulardan birisi de muhataplık
sorunu.
Herhangi bir sorunun, muhatapları arasında çözüldüğü
genel geçer bir doğru.
Günümüzde sorunların muhatapların çatışması
ya da savaşması sonucu çözülmediği de ayrıca
biliniyor.
Sorunların tarafların diyalogu ile çözüme kavuşturulması,
çağımızın yükselen değerleri arasında.
Ama konu Türkiye ve güncel açılım olunca, muhataplık
sorununda işin rengi biraz farklı bir hale geliyor.
Bilinenlerin tekrarı da olsa, bu konuda yaşananları
bir kez daha hatırlamakta fayda var.
“Açılım” sözcüğünün telaffuzu ili birlikte
“muhatap” sözcüğü de telaffuz edilmeye başlandı.
Açılıma karşı olan CHP, MHP ve öteki
kesimler menfi anlamda taraflar.
Bu kesimler aynı zamanda muhatap sorununda da olumsuz
bir rol oynuyorlar.
“Terörist başı” “terör örgütü” ve DTP kastedilerek
“terörü destekleyenler muhatap alınıyor” diyerek
AKP hükümetini sıkıştırmaya çalışıyorlar.
Başlangıçta siyasi planda muhatap biziz diyen DTP
cenahında ise, farklı dönemde farklı sesler
çıktı.
Eşbakanlardan Ahmet Türk’ün ağzından “Meclis’te
muhatap biziz, ama çatışmaları sona erdirmede
taraf PKK’dir” mealinde doğru ve gerçekçi bir tavır
koyan DTP, zamanla top çevirmeye başladı.
Bazı DTP’li yöneticiler “muhatap Qandil ve Öcalan’dır”
demeye başladılar, muhatap olmaktan ve sorumluluk
almaktan kaçındılar.
Öyle ki Eşbaşkanlardan Emine Ayna, süreci bitiren
gelişme olarak, Öcalan’ın muhatap olarak alınmamasını
gösterdi.
Oysa Qandil ve Öcalan’ın muhatap olarak gösterdikleri
arasında ilk sırada DTP vardı.
Niye böyle davranıldığının nedenleri
bu yazının konusu değil.
Ama şunu söylemek mümkün.
Qandil, DTP ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK), tüm diğer
alternatiflerden ya yan çizerek ya da gelişmelerini önünü
tıkamaya çalışarak Öcalan’ı tek adres
olarak göstermek istiyorlar.
Diyarbakır’da iki gün süren olağanüstü DTK toplantısından
sonra açıklanan taleplerin ilk sırasında bulanan,
“DTK Kürt halkına dayatılan örgütsüzlüğe
ve iradesizliğe karşı Kürt Halk Önderi Sayın
Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü temel talebiyle karşı
koyma kararlılığındadır” (abç)
belirlemesi tüm yolları Öcalan’a çıkartma çabasını
ortaya koymaktadır.
PKK çevresinin, “açılım süreci”nin tasfiyeye yönelik
olduğuna sürekli vurgu yaptıklarını ve
bu söylemin sık sık DTP tarafından da dile
getirildiğini gözönünde tutarsak, yukarıdaki talebin
ne anlama geldiğini daha iyi anlayabiliriz.
Biliniyor, Öcalan da değişik vesilelerle PKK ve
gerilla üzerindeki etkisini sık sık hatırlatıyor,
sürece destek vermesi için “şartlarının iyileştirilmesi”
gereğinden bahsediyor.
Niyet okuyucusu değilim ama Öcalan’ın “şartlarının
iyileştirilmesi”nden maksudu, muhatap alınması
ve özgürlüğüne kavuşmasıdır.
Elbette Öcalan’ın özgürlüğüne kavuşmak istemesinde
ters bir şey yok.
Ayrıca, Öcalan da dahil, tüm siyasi tutukluların
özgürlüklülerine kavuşması, uğruna mücadele
edilmesi gereken taleplerin başında geliyor.
Ama an az yüz yıllık bir sorunu kısmen de
olsa çözmek amacıyla başlatılan bir süreci,
ne kadar önemli olursa olsun bir tek kişini özgürlüğüne
bağlamak da doğru değil.
Ayrıca gerçekçi değil ve ısrarı halinde
süreci tıkar.
Çünkü varolan şartlarda hiçbir hükümet Öcalan’ı
direkt muhatap alamaz.
Umarım, DTP’nin yerini alan Demokrasi ve Barış
Partisi (DBP) bu durumun gerçekçi bir okumasını
yapar ve Kürtlerin haklı taleplerinin Meclis’teki savunucusu
olur.
Muhataplık sorununa geri dönersek.
Hükümet ise, başta Başbakan olmak üzere öteki yetkililerin
ağzından muhatabın Meclis ve halk olduğunu
sık sık dile getiriyorlar.
En son olarak 13 Kasım günü Meclis’te yapılan görüşmeler
esnasında İçişleri Bakanı’nın yaptığı
açıklamalar hükümetin bu görüşünde ısrar edeceğini
gösteriyor.
Eğer bölgede çok köklü değişiklikler örneğin
bölgesel bir savaş çıkmazsa veya Kürt yurtseverleri
ile Türk devrimci demokratları iktidarı ele geçirmedikçe,
Türkiye’deki değişim yavaş yavaş olacak.
Bu nedenle İçişleri Bakanı’nın süreci
ucu açık bir süreç olarak değerlendirmesi, doğru
bir değerlendirmedir.
Bir başka değişle, hedefe adım adım
yürünecek, atılacak bir adım ötekiler için temel
olacak.
Özcesi, açılım sürecinin başarısı,
bazı yasal ve idari düzenlemelerin yapılmasını,
bir çok kanunun değiştirilmesini, yeni kanunların
çıkartılmasını ve değişimi güvence
altına alacak yeni bir Anayasa’yı gerekli hale getiriyor.
Bu anlamda, örneğin Kürtçe’nin kullanılmasını
engelleyen herhangi bir yönetmeliğin değiştirilmesi
ve yeni bir yönetmelik yapılması için muhataba gerek
yok.
İlgili bakanlıkların bu ve benzeri konulara
ilişkin daha önce yayınlanan kararnameleri iptal
etmeleri veya yeni kararnameler çıkartmaları bu
iş için yeterli.
Tüm demokrasi ve değişim yanlılarının
uğruna mücadele ettikleri çağdaş ve katılımcı
bir Siyasi Partiler ve Seçim Yasası’nın çıkartılmasında
muhatap Parlamento değil midir?
Değişimi ve demokrasi güvence altına alacak
olan yeni bir anayasanın muhatapları ise konunun
uzmanı akademisyenler, siyasi partiler, görüşmelerin
yapılacağı Meclis ve referandumda oy verecek
olan halktır.
Elbette tüm bunların yanısıra, çatışmalar
durmalı, şiddetin ve gerginliğin yerini yumuşama
ve diyalog almalıdır.
Bu alandaki muhatabın ise, silahı elinde bulunduran
PKK olduğu biliniyor.
Bir yandan açılım sürecinin gerektirdiği yasal
ve idari değişiklikler yapılırken, öte
yandan silahların tamamen susması için de çaba sarf
edilmelidir.
Başta IRA ve BASK olmak üzere, Türkiye’nin bu konuda
faydalanabileceği bir hayli deney var.
Ama idari ve yasal düzenlemelerin yapıldığı
süreçte mutlaka bir muhatap gerekiyorsa, benim önerim prensipleri,
mahkeme kararları ve raporlarıyla Avrupa Birliği’nin
muhatap alınmasıdır.
Azılı AB düşmanları dışında,
başta Kürtler ve hükümet olmak üzere bu muhataba kimsenin
itiraz edeceğini düşünmüyorum.
AKP’nin daha önce takındığı ikircikli
ve güven vermeyen tavırları gözönünde tutarak, hükümetin
AB’nin muhataplığına gerekli önemi vereceğinden
kuşku duyanlar, haksız sayılmazlar.
Bu nedenle başka mekanizmalara da ihtiyaç var.
Kürt Türk, tüm özgürlük ve barış yanlılarıyla
değişim ve demokrasiden yana olan siyasal çevre
ve güçleri, aydın ve yazarları, akademisyen ve gazetecileri
bir araya getiren bir platformun verili şartlarda en
iyi mekanizma olduğunu düşünüyorum.
AKP hükümetinin süreci ilerleten adımlarına destek
olacak böylesi bir mekanizma, aynı zamanda açılımın,
değişim ve demokrasi yönünde ilerlemenin güvencesidir
de..
Hiç kuşku yok.
Kürt sorununun köklü çözümü Kürtlerin kendi kaderini tayin
etmekten geçer.
Süreç şimdilik uzak olan bu aşamaya ulaştığında,
yani Kuzey Kürdistan’ın statüsünü ve komşularıyla
ilişkisini belirleme aşamasına varıldığında,
tek bir muhatap vardır:
Tüm sınıf ve katmanlarıyla, tüm dini inançları
ve siyasal görüşleriyle Kürt halkı…
Yazarın önceki yazılarından:
Taraf’tan
Yana Taraf Olmanın Zamanı
Açılım
devam etmeli
Demek
ki Neymiş!..
Her
İkisi De Doğru Söylüyor
Açık Mektup
Sayın
Erdoğan Devamını da Getirin
Zorlu
Ama Önemli Bir Başlangıç
Kurd
û Proseyê Aşitî Li Tirkiyê
6.
Kürdistan Hükümeti
“Ortadoğu’da
Allah’ın Dediği Olur”
Ez
jî Çûme Hecê
Kendi
Liderlerimizden Öğrenmek..
Bir
kez daha “Keşke” Dememek İçin
“Türk
Sorunu” mu?
1
Eylül ve Süreç
“Ölüm
ile Korkutup Sıtmaya Razı Etmek”
Xala
Hertimî Ya Rojeva me Ya Siyasî
İyimserlik
ve Olmazsa Olmazlar...
Seçim
Sonrası Sınavı
Güney
Seçimleri Ve Tavrımız
Halwesta
me
Demokrasi,
Dipçik ve Cop
Yetersiz
ama önemli..
“Peygamber
Ocağı” Böyle İse Eğer..
Olmazsa
olmazlar!..
Erdoğan Samimi İse Eğer..
Eğitim,
ama nasıl?
Gözden
Kaçırılmaması Gerekenler..
Türk
Devleti PKK İle De Görüşmelidir!..
Türkiye
Bir Kez Daha Yol Ayrımında..
Musul’da
Neler Oluyor?
“Türkiyelileşme"
Mi, Kürdistanileşme Mi?
Obama’nın
Ziyareti ve Derinlerin Çiçeği’ne Dair..
Şehidler
Günü
Soğukkanlı
Olmanın Zamanı
29
Mart Sonrasına Dair
“Ya
Hezar ya Hiç”
Mart
Ayı ve Dersleri
Can
Kurban Bu Provokasyona
Kim
Korkar Diyalogdan?
Onur..
“Bu
da böyle biline”
Yêzidiler,
Güven ve Vefa
“Kürdistanlı
Partiler Konferansı”
Bilim
İnsanı Siyaset İlişkisi Ya Da Atı
Arabanın Önüne Bağlamak
Eğri
Oturup Doğru konuşursak..
Darısı
Diyarbekir’in Başına!..
Tilkinin
Şahidi; Türk toplumu Ne zaman Isyan Edecek?
“Vatan”
ve teferruat!..
Tekrarın
getireceği sıkıcılığı da
göze alarak..
Velev
ki dedirtmesin!..
İtiraf..
Terk
Etmesi Gerekenler..
Arap
Şovenizmi ve Tersyüz Edilen Gerçekler
Başbakan’ın
Yeri ve Sakızı
Fırsat..
İkinci
Tezkereye Dair..
Kirli
Çamaşırlar Ortaya Dökülürken..
Beklenen Oldu..
Ben Işık Koşaner’i Sevdim
Bu
Sonbahar Güney’de Sıcak Geçecek
Yalandan
Kimin Evi Yanmış ki!.
Kürdi
Çatı
Uzlaşmak…
Güngören,
Kerkük ve Ergenekon’a Dair
Birlikte
Yaşama Üstüne
Taraf Olmak Yetmez Müdahil Olmak Gerek
Taraf Olmak
Takke Düştü Kel Göründü..
Malumun İlami Ya da Yeni Bir Şey Yok
“Ordu
Yargı El Ele”
Anayasa
Mahkemesi Kararı Neyi Gösteriyor?
1000
İmza ve “Yabancı”lar
1000
İmzanın Önemi
Samimiyetölçer!..
Gerçekçi
Olmak Gerekirse..
İyi
Şeyler
Kürt
Çatısı
Kargalar
Bile Gülmüştür
Kemalizmi
Kurtarmak Kürtlerin İşi Değil
Ağız
Bir Kere Yanmaya Görsün
“Bir
Musibet Bin Nasihattan Evladır”
Şehitler
Günü
Kendisine
Dokunulunca
Aklına Hukuk Ve Demokrasi Gelenler
Hasan
Cemal, Çocuk ve Berekete Dair
Haydi
Şaşırt Bizi Erdoğan!..
Kara Harekatı ve Acı
Gerçeklerimiz
Türk
Medyası, Çifte Standart ve Çocuk
“Türk
Devleti İnsanlık Suçu İşliyor”
Zorlukların
Üstesinden Gelmek İçin..
Allah
Söyletiyor!.
Sevinmek İçin Erken
“Gelin
Canlar Bir Olalım”
Havuç-Sopa
ve AKP’ye Dair
“Hak
İçin Haklıdan Yana Olmak”
Sorti,
Bombalama ve Bilime Katkıya Dair..
"Müslüman
Mahallesinde Salyangoz Satmak"
"Ya
Hezar Ya Sıfır"
Erdoğan
ve Nobel
Baykal’ın
Başına Düşen Taş
Samimiyet
Sınavı-2
Türkiye
Paşalar Cumhuriyeti
PKK
Ateşkes İlan Etmelidir (*)
Tezkere
ve Kararlılık
Çıkmaz
Sokak
Olması
Gereken..
Kemalizm
İçin Kaygılanmak Kimin İşi?
Perşembenin
Gelişi
Gerginlik
Kapıda
Sözcüklerin
Önemi!..
Şeyh
Elo’nun Söyledikleri..
Bölücü
Masalları
Kıyamet
Koparken...
Anayasa
ve Kürtler
Qandil’e
Uzanmanın Ne Gereği Var?..
Çuvaldızı
Kendimize Batırmalıyız
Seçimler
ve Sonrası..
Rektörün
Tuttuğu Ayna
Öcalan
İçin Fırsat
Sular
Giderek Isınırken..
Lafla
Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi
Çocuklar”a İş Çıktı
Polis
Devleti
Papatya
Falı
İran-ABD
İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu
Süreç
Hazır
Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir
Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen
Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız
Kürdistan
Newrozu
Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun
İlani
Evren
Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul
ve Tokmak
Atı
Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik
Yarışı
Ben
Erdoğan Hayranıyım!..
Katil
Kim?
Zor
Günler
Samimiyet
Sınavı
Yeni
Yıl
Ankara
Kriterleri-2
Geç
Olmadan
Gelenek
“Ne
Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir
Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol
mü?
Demokrasi
Hayalleri
Yasaklamak
Erken
Ölüm
Törkiş
İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her
ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar
Cumhuriyeti”
Cadı
Kazanı
Sıcak
Günler
Başbakan’ın
TİT Aşkı
“Bayrak
Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil
Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık
Üçüzler
Kirlenme,
Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya
Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta
İsrar
“İyi
Çocuk”lar Cenneti..
Filmi
Başa Sarmak
Erdoğan’ın
Sınavı
Süreç
ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek
Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe
Un Sermek
Güneyli
Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere
Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba
Öyle mi?
Halepçe
Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler
Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim
ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının Ucu (Mu?)
Aynaya
Bakmak
Saygı
Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm
Ve Çürüme
Yavaş
Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol
General Ve Ağca
Gel
De Niyazi Usta’yı Anma
MGK’nin
Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı
Olmak
Gündemimizin
Değişmeyeni..
Fırıldak
15
Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi
ve Ortadoğu
İyi
Asker
Ayna
Tutmak
Alışmakta
Fayda Var
Üçüncü
Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3
Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3
Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne
yazmalı?
DİSK
Zorlu
Süreç ve Görevler
Yoğurdu
Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in
kafası Karışık?
Başbakan
Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin
Olur"
Sorun
Kürt aydınları mı?
Ülkenin
Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım”
Aydınların Çağrısı ve Geçmişi
Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak
Başka İşler De Var
Bayrak
Ve Ekmek
Endişe
Ar
Damarı
Kürdistan
Parlamentosu
“Sözde”
Darısı
Başımıza!...
Bayrak
ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”
|