|
Ağca, Samast, Darbe ve Açılım
Mesud Tek
12 Eylül faşist askeri darbesine ortamı hazırlamak
amacıyla kargaşa çıkartmak isteyenlerin tetikçilerinden,
Abdi İpekçi’nin katili faşist Mehmet Ali Ağca
da artık serbest.
Ağça eylemleri nedeniyle, az ya da çok hapis yattı.
Ama O’na tetik çektirenler, askeri cezaevinden kaçırtıp
yurtdışına çıkartanlardan hesap sorulmadı.
Onlar ülkenin saygın kişileri olmaya, ülkeyi yönetmeye,
rütbelerine rütbeler eklemeye devam ettiler; tıpkı
Hrant Dink’in katılı Ogün Samast’a tetik çektirenler
gibi.
Hrant Dink’i, devletin gözetiminde ve Genelkurmay’da hazırlanan
“Kafes” planı uyarınca katleden Ogün Samast’ın
arkasındaki “devletlûlar”, askeri ve sivil zevat biliniyorken
ve azmettiriciler gün gibi ortada iken, yargılananlar
bir-iki tetikçi ve muhbirler..
“Asıl oğlanlar”, haklarında hazırlanmış
resmi raporlara rağmen devletin himayesindeler, görevlerinin
başındalar..
Genelkurmay, cinayet öncesi ellerine ulaşan istihbarat
raporlarını sümen altı eden personelini gözü
gibi koruyor.
“Açılım”ın koordinatörü, Erdoğan’ın
İç İşleri Bakanı’nın tavrı da
ordudan farklı değil.
Beşir Atalay, devletin müfettişlerinin hazırladığı
resmi raporlarca suçlu bulunan üst düzey burokratları,
örneğin Dink’in katledilmesi üzerinden daha yarım
saat geçmeden “olayın siyasi boyutu yoktur, eylem örgüt
işi değildir” diyen dönemin İstanbul Emniyet
Müdürü ve raporları sümen altı eden Emniyet İstihbarat
Dairesi Başkanı hakkında soruşturma açılmasına,
tanık olarak olsa bile ifade vermelerine izin vermiyor..
Özcesi, tetikçiler yargılanırlarken Dink’in gerçek
katilleri, asker ve sivil burokratlarla siyaset erbabı
dışarıdalar ve görevlerinin başındalar.
Öyle anlaşılıyor ki derindeki ve serindeki
devlet devam ettikçe, vesayet rejimi varlığını
korudukça benzeri olaylar yaşanacak, tetikçiler yargılanacak,
arkasındakiler toplumun “saygın” kişileri olmaya
devam edecekler!..
Son iki günde yaşanan gelişmeler, Türkiye’deki
asker ağırlıklı vesayet rejiminin aynası
ve İttihat Terakki rejiminin devam ettiğini gösteriyor.
Taraf gazetesinde yer alan son haberin de gösterdiği
gibi, kışla, AKP hükümeti kurulduğu ilk andan
itibaren darbe hazırlıklarına başlamış.
“365” gibi yargı ve e-muhtıra gibi “çağdaş”
darbeler bir yana.
“Balyoz”, “Ay Işığı”, “Yakamoz”, “Eldiven”,
“Kafes”.. askeri vesayet rejiminin devam etmesi amacıyla,
kışla mutfağında hazırlanan darbe
planlarından bazıları..
Tüm bunlar yaşanırken, AKP hükümeti, aynı
zamanda askeri vesayet rejiminin köküne kibrit suyu dökecek
olan “açılım”da frene basmış durumda;
dağa fare doğurtmakla meşgul..
İleriye doğru herhangi yeni ve ciddi bir adım
atmadığı gibi, süreci kesintiye uğratacak
eylem ve söylemlerden de geri durmuyor.
En son marifeti ise, bir kısım seçilmiş Kürt
Belediye Başkanı ve sivil toplum yöneticilerinin,
Dersim sürgünlerini andıran bir tarzda kelepçelenerek
sıraya dizilmeleri..
Hükümet, tansiyonu düşürmek amacıyla, yaşanan
bu durumdan üzüntü duyduğunu dile getirmediği, özür
dilemediği gibi, provokasyon olduğu açık ve
net olan bu olayın sorumlularını görevden almadı.
Ve böylece açılım karşıtlarının
ekmeğini bir kez daha yağladı, baltayı
bir kez daha kendi ayağına vurdu.
Oysa AKP, “cinin şişeden, okun yaydan, macunun
tüpten çıktığı” “açılım”ın
başarısız olmasından zarar görecek olanların
başında kendisinin geldiğini çok iyi biliyor.
Başbakan ve öteki yetkililer, “açılımın”
dönülmez bir yola girdiğini ve her ne pahasına olursa
olsun devam edeceğini sıkça dile getiriyorlar.
Ve AKP’ye yakın ve uzak kesimler de sürecin devam etmesini
istiyorlar.
Ama sadece sürecin devam etmesi gerektiği söylemek,
bunu AKP’ye hatırlatmak yetmiyor.
Bununla birlikte sürece müdahale etmek gerekiyor.
Bu nedenle Kürt ulusal demokratik hareketi, özgürlük ve barış
yanlıları ile demokratik güçler el ele vermeliler.
Çünkü bu süreç sadece AKP’ye bırakılmayacak kadar
ciddi ve önemli.
Çünkü “açılımın” kapanması, sürecin tıkanması
halinde, bizi, PKK çevresinin iddia ettiği gibi “federasyon
alternatifinin gündeme girmesi” beklemiyor; bizi bekleyen
daha da koyulaşmış bir vesayet rejimidir.
Bu nedenle demokrasi ve değişimden yana olanlar,
Kürt sorununun barışçıl, demokratik yol ve
yöntemlerle çözülmesini isteyenler el ele vermeli, “açılım”
ve AB üyeliğinin gerektirdiklerini yerine getirmesi için,
hükümete demokratik ve sivil baskı yapmalıdırlar.
Bu, aynı zamanda Ağca, Salmast ve benzerlerini
yaratan ortamdan kurtulmak için de gereklidir.
Yazarın önceki yazılarından:
Zamanı
Değil Mi?
Bir
Kez Daha “Türkiye Partisi” Ya Da “Çatı Parti” Üzerine
“Allah
Barzani ve Talabani’den Razı Olsun”
Eğer
Muhatap Çok Gerekliyse..
Taraf’tan
Yana Taraf Olmanın Zamanı
Açılım
devam etmeli
Demek
ki Neymiş!..
Her
İkisi De Doğru Söylüyor
Açık Mektup
Sayın
Erdoğan Devamını da Getirin
Zorlu
Ama Önemli Bir Başlangıç
Kurd
û Proseyê Aşitî Li Tirkiyê
6.
Kürdistan Hükümeti
“Ortadoğu’da
Allah’ın Dediği Olur”
Ez
jî Çûme Hecê
Kendi
Liderlerimizden Öğrenmek..
Bir
kez daha “Keşke” Dememek İçin
“Türk
Sorunu” mu?
1
Eylül ve Süreç
“Ölüm
ile Korkutup Sıtmaya Razı Etmek”
Xala
Hertimî Ya Rojeva me Ya Siyasî
İyimserlik
ve Olmazsa Olmazlar...
Seçim
Sonrası Sınavı
Güney
Seçimleri Ve Tavrımız
Halwesta
me
Demokrasi,
Dipçik ve Cop
Yetersiz
ama önemli..
“Peygamber
Ocağı” Böyle İse Eğer..
Olmazsa
olmazlar!..
Erdoğan Samimi İse Eğer..
Eğitim,
ama nasıl?
Gözden
Kaçırılmaması Gerekenler..
Türk
Devleti PKK İle De Görüşmelidir!..
Türkiye
Bir Kez Daha Yol Ayrımında..
Musul’da
Neler Oluyor?
“Türkiyelileşme"
Mi, Kürdistanileşme Mi?
Obama’nın
Ziyareti ve Derinlerin Çiçeği’ne Dair..
Şehidler
Günü
Soğukkanlı
Olmanın Zamanı
29
Mart Sonrasına Dair
“Ya
Hezar ya Hiç”
Mart
Ayı ve Dersleri
Can
Kurban Bu Provokasyona
Kim
Korkar Diyalogdan?
Onur..
“Bu
da böyle biline”
Yêzidiler,
Güven ve Vefa
“Kürdistanlı
Partiler Konferansı”
Bilim
İnsanı Siyaset İlişkisi Ya Da Atı
Arabanın Önüne Bağlamak
Eğri
Oturup Doğru konuşursak..
Darısı
Diyarbekir’in Başına!..
Tilkinin
Şahidi; Türk toplumu Ne zaman Isyan Edecek?
“Vatan”
ve teferruat!..
Tekrarın
getireceği sıkıcılığı da
göze alarak..
Velev
ki dedirtmesin!..
İtiraf..
Terk
Etmesi Gerekenler..
Arap
Şovenizmi ve Tersyüz Edilen Gerçekler
Başbakan’ın
Yeri ve Sakızı
Fırsat..
İkinci
Tezkereye Dair..
Kirli
Çamaşırlar Ortaya Dökülürken..
Beklenen Oldu..
Ben Işık Koşaner’i Sevdim
Bu
Sonbahar Güney’de Sıcak Geçecek
Yalandan
Kimin Evi Yanmış ki!.
Kürdi
Çatı
Uzlaşmak…
Güngören,
Kerkük ve Ergenekon’a Dair
Birlikte
Yaşama Üstüne
Taraf Olmak Yetmez Müdahil Olmak Gerek
Taraf Olmak
Takke Düştü Kel Göründü..
Malumun İlami Ya da Yeni Bir Şey Yok
“Ordu
Yargı El Ele”
Anayasa
Mahkemesi Kararı Neyi Gösteriyor?
1000
İmza ve “Yabancı”lar
1000
İmzanın Önemi
Samimiyetölçer!..
Gerçekçi
Olmak Gerekirse..
İyi
Şeyler
Kürt
Çatısı
Kargalar
Bile Gülmüştür
Kemalizmi
Kurtarmak Kürtlerin İşi Değil
Ağız
Bir Kere Yanmaya Görsün
“Bir
Musibet Bin Nasihattan Evladır”
Şehitler
Günü
Kendisine
Dokunulunca
Aklına Hukuk Ve Demokrasi Gelenler
Hasan
Cemal, Çocuk ve Berekete Dair
Haydi
Şaşırt Bizi Erdoğan!..
Kara Harekatı ve Acı
Gerçeklerimiz
Türk
Medyası, Çifte Standart ve Çocuk
“Türk
Devleti İnsanlık Suçu İşliyor”
Zorlukların
Üstesinden Gelmek İçin..
Allah
Söyletiyor!.
Sevinmek İçin Erken
“Gelin
Canlar Bir Olalım”
Havuç-Sopa
ve AKP’ye Dair
“Hak
İçin Haklıdan Yana Olmak”
Sorti,
Bombalama ve Bilime Katkıya Dair..
"Müslüman
Mahallesinde Salyangoz Satmak"
"Ya
Hezar Ya Sıfır"
Erdoğan
ve Nobel
Baykal’ın
Başına Düşen Taş
Samimiyet
Sınavı-2
Türkiye
Paşalar Cumhuriyeti
PKK
Ateşkes İlan Etmelidir (*)
Tezkere
ve Kararlılık
Çıkmaz
Sokak
Olması
Gereken..
Kemalizm
İçin Kaygılanmak Kimin İşi?
Perşembenin
Gelişi
Gerginlik
Kapıda
Sözcüklerin
Önemi!..
Şeyh
Elo’nun Söyledikleri..
Bölücü
Masalları
Kıyamet
Koparken...
Anayasa
ve Kürtler
Qandil’e
Uzanmanın Ne Gereği Var?..
Çuvaldızı
Kendimize Batırmalıyız
Seçimler
ve Sonrası..
Rektörün
Tuttuğu Ayna
Öcalan
İçin Fırsat
Sular
Giderek Isınırken..
Lafla
Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi
Çocuklar”a İş Çıktı
Polis
Devleti
Papatya
Falı
İran-ABD
İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu
Süreç
Hazır
Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir
Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen
Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız
Kürdistan
Newrozu
Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun
İlani
Evren
Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul
ve Tokmak
Atı
Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik
Yarışı
Ben
Erdoğan Hayranıyım!..
Katil
Kim?
Zor
Günler
Samimiyet
Sınavı
Yeni
Yıl
Ankara
Kriterleri-2
Geç
Olmadan
Gelenek
“Ne
Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir
Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol
mü?
Demokrasi
Hayalleri
Yasaklamak
Erken
Ölüm
Törkiş
İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her
ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar
Cumhuriyeti”
Cadı
Kazanı
Sıcak
Günler
Başbakan’ın
TİT Aşkı
“Bayrak
Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil
Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık
Üçüzler
Kirlenme,
Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya
Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta
İsrar
“İyi
Çocuk”lar Cenneti..
Filmi
Başa Sarmak
Erdoğan’ın
Sınavı
Süreç
ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek
Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe
Un Sermek
Güneyli
Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere
Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba
Öyle mi?
Halepçe
Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler
Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim
ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının Ucu (Mu?)
Aynaya
Bakmak
Saygı
Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm
Ve Çürüme
Yavaş
Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol
General Ve Ağca
Gel
De Niyazi Usta’yı Anma
MGK’nin
Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı
Olmak
Gündemimizin
Değişmeyeni..
Fırıldak
15
Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi
ve Ortadoğu
İyi
Asker
Ayna
Tutmak
Alışmakta
Fayda Var
Üçüncü
Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3
Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3
Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne
yazmalı?
DİSK
Zorlu
Süreç ve Görevler
Yoğurdu
Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in
kafası Karışık?
Başbakan
Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin
Olur"
Sorun
Kürt aydınları mı?
Ülkenin
Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım”
Aydınların Çağrısı ve Geçmişi
Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak
Başka İşler De Var
Bayrak
Ve Ekmek
Endişe
Ar
Damarı
Kürdistan
Parlamentosu
“Sözde”
Darısı
Başımıza!...
Bayrak
ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”
|
