Korkulanın Başa Gelmemesi İçin
Mesud Tek
İnegöl ve Dörtyol’da Kürtlere yönelik saldırılardan
sonra, Kürt sorununun askeri çözümünde israr edilmesinin Batı’da
“Türk-Kürt” gerginliğini artıracağı ve
giderek Kürt kıyımına yol açacağı
endişesi, açık bir biçimde dile getirilmeye başlandı.
Duyulan bu endişe yersiz değil.
Kemalistler ve mirascısı olduğu İttihat-Terakki
döneminde Ermeniler’e, Süryani ve Yezidi Kürtlere, Rumlar
ve Kürtlere yapılanlar gözönünde tutulursa, sözkonusu
endişenin haksız olmadığı görülür.
Türkiye’de etnik ve dini kesimler arasında gerginlikler
yaratmak, sistemin her başı sıkıştığında,
demokrasi ve değişim yönünde ilerlemer kaydedildiğinde,
derin ve serindeki devletin başvurduğu yöntemlerden
başlıcasıdır.
İnegöl ve Dörtyol’da Kürtlere saldırarak, BDP binasi
ve Kürtlere ait işyerlerini ateşe verenlerin ülkücü
olmaları bu gerçeği değiştirmez.
Bu saldırıların arkasında Kontrgerilla
var.
Kaldı ki ortaya çıkan belgeler, ülkücülerin Kontgerilla
eylemlerinde vurucu güç olarak kullanıldıklarını
açıkça ortaya koyuyor.
Ve ayrıca, hakkını yememek lazım.
1955 yılındaki “6-7 Eylül Olayları”, 12 Eylül
öncesi dönemdeki Maraş, Çorum, Malatya katliamları
ve benzerlerinin gösterdiği gibi, Kontrgerilla bu konuda
hayli becerikli ve büyük bir tecrübeye sahip.
12 Eylül sonrası, özellikle de PKK’nin silahlı
eylemlerinin başlamasından sonraki Kontrgerilla
eylemleri ise saymakla bitmez.
Kontrgerilla’nın devreye sokan gelişmelere gelince..
Ergenekon Davası’nda aralarında muvazzafların
da bulunduğu 102 yüksek rütbeli subayın darbe hazırlamakla
suçlanıp, haklarında tutaklama kararı çıkartıldı.
Ergenekon’la bağlantısı olan iki yüksek rütbeli
subay arasında geçen ve kirli savaşın devam
etmesini sağlamak amacıyla Ergenekon-PKK ilişkilerini
açığa çıkartan konuşmalar basına
yansıdı.
Kabul edilmesi halinde askeri ve yargı vesayetini bir
bütün olarak ortadan kaldırmasa da, vesayet sisteminde
gedikler açacak olan Anayasa referandumun yapılacağı
gün giderek yaklaşıyor.
Özcesi Türkiye’de, gönlümüze göre olmasa da demokrasi ve
değişim sürecinde “iyi ve hayırlara vesile
olacak” şeyler oluyor.
Ve tüm iyi ve hayırlı şeyler olduğunda,
değişim ve demokratikleşmenin önünü kesmek
amacıyla devreye giren Kontrgerilla bu kez de İnegöl
ve Dörtyol’da ortaya çıktı ve daha önce olduğu
gibi, faşist ülkücülerin eli ile Kürtlere yönelik linç
ve saldırı eylemlerini gerçekleştirdi.
Amaç ise belli.
Kısa dönemde reerandumun yapılmasını
engellemek, engelleyemediğinde de değişikliğin
reddedilmesini sağlamak.
Uzun dönemde ise değişim ve demokraktikleşmenin
önüne geçmek, AB sürecini engellemek, yani vesayet rejiminin
devam etmesi, Kürt sorununun çözümsüz kalması vs..
Statükocu güçlerin, faşist ve militaristlerin hedefleri
ve amaçlarına ulaşmak amacıyla yaptıkları
tüm açıklığı ile ortada iken, bu kesimlerin
başarılı olması halinde kaybedeceklerin
başında gelen AKP hükümeti de baltayı ayağına
vurmaya devam ediyor.
Ergenekon Davası’na bakan mahkemenin kararı ortada
iken hükümet gibi davranmıyor, yasaların kendisine
tanıdığı hakkı kullanarak memurlarını
görevlerinden almıyor.
AKP hükümeti, Şemzinan Olayı ve Büyükanıt’ın
“iyi çocukları” konusunda yaşadıklarını
unutmuş olacak ki, darbe hazırlamakla suçlanan memurlarını
görevden almak yerine, Genelkurmay Başkanı ile toplantı
yaparak uzlaşma arayışı içine giriyor.
Kendisine bağlı bir kurum ile uzlaşma arayışı
için girmek gibi bir garabetin yaratıcısı olan
hükümet, basına yansıyan “Heron” kaynaklı haberler
konusunda da dut yemiş bülbül gibi.
Sesi soluğu çıkmıyor.
Referandum sürecinde bu ve benzeri provokasyonları bekliyorduk”
diyen, gazeteci Şamil Tayyar’ın yazdıklarını
görmezden gelerek provokasyonları önlemek amacıyla
gerekenleri yapmaktan kaçınan AKP hükümeti aynı
tavrını İnegöl ve Dörtyol olaylarına yönelik
te sürdürüyor; İnegöl’deki saldırılara Başbakan’ın
önerilerini dikkate almayarak üzüm veya öteki meyveleri yeme
yerine alkol alanların neden olduğunu söylüyor.
Dörtyol’da kürtlere yönelik ırkçı saldırıların
bir başka ülkedeki Müslümanlar’a örneğin Filistinlilere
yapılması halinde yeri gögü birbirine katan Başbakan,
uzun bir süre sustuktan sonra suya sabuna dokunmayan açıklamalarda
bulunuyor.
“Terör örgütünün oyununa gelmemeleri için” kitleleri soğukkanlı
olmaya çağırarak PKK’yi suçlamayı yeğliyor.
Oysa saldırılar bir anlık öfkenin ürünü, kendiliğinden
ve gecici bir olay değildir. Ergenekon ve vesayet rejimini
kurtarmak amacıyla, devletin derinliklerind, hazırlanan
planların bir parçasıdır.
Kürt sorunu eşitlik temelinde çözülmedikçe Dörtyol benzeri
olaylar yaşanacak, Batı’da Kürt kırımı
endişesi giderek artacaktır.
Bu nedenle devletin derinliklerinde hazırlanan planların
hayata geçirilmesini engellemek, “açılım” konusunda
cesur davranmayan, askeri vesayet sistemine karşı
tutarlı bir tavır gösteremeyen, baltayı ayağına
vurma konusunda usta olan AKP’ye bırakılmayacak
kadar ciddi bir konudur.
Sağduyulu olmanın, kararlı davranma ve birlikte
hareket etmenin çok önemli olduğu bir süreçten geçiyoruz.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan’ın tüm değişimci,
demokratik, yurtsever güçlerin, barış ve özgürlük
yanlılarının sağduyulu ortak mücadelesi,
derin ve serindeki güçlerin heveslerini kursaklarında
bırakır.
Böylelikle AKP kararlı ve cusur davranmaya zorlanır.
AKP de vesayet rejimi karşısında cesur ve
kararlı davranmaması, değişim, demokrasi
ve barıştan yana olan güçleri ve önerilerini dikkate
almaması halinde, kaderinin öncellerinden farklı
olmadığını bilmelidir.
29 Temmuz 10
Yazarın önceki yazılarından:
Renk,
renk
Samimiyet
Sınavı -3
Alınacak
Dersler Ve Bir Düzeltme
Anayasa
Cengleri-2
Allahın
Bildiğini Kuldan Saklamak
Mükemmelcilik
Yanlışta
Israr-2
Kemalist
Kanala Su Akıtmak..
Şehitler
Günü-2
Anayasa
Cengleri
Halepçe’de
Newroz
Ahmet
Altan’a Açık Mektup
Değişim..
“Taş
Atan Çocuklar” ve Demagoji
Tarafları
Bulunduğumuz Yere Çağırmak Doğru Değil..
Bir
Kez Daha Atı Arabanın Önüne Koymak Üzerine
“Herkesi
Kör Alemi Sersem Sananlar”
Ağca,
Samast, Darbe ve Açılım
Zamanı
Değil Mi?
Bir
Kez Daha “Türkiye Partisi” Ya Da “Çatı Parti” Üzerine
“Allah
Barzani ve Talabani’den Razı Olsun”
Eğer
Muhatap Çok Gerekliyse..
Taraf’tan
Yana Taraf Olmanın Zamanı
Açılım
devam etmeli
Demek
ki Neymiş!..
Her
İkisi De Doğru Söylüyor
Açık Mektup
Sayın
Erdoğan Devamını da Getirin
Zorlu
Ama Önemli Bir Başlangıç
Kurd
û Proseyê Aşitî Li Tirkiyê
6.
Kürdistan Hükümeti
“Ortadoğu’da
Allah’ın Dediği Olur”
Ez
jî Çûme Hecê
Kendi
Liderlerimizden Öğrenmek..
Bir
kez daha “Keşke” Dememek İçin
“Türk
Sorunu” mu?
1
Eylül ve Süreç
“Ölüm
ile Korkutup Sıtmaya Razı Etmek”
Xala
Hertimî Ya Rojeva me Ya Siyasî
İyimserlik
ve Olmazsa Olmazlar...
Seçim
Sonrası Sınavı
Güney
Seçimleri Ve Tavrımız
Halwesta
me
Demokrasi,
Dipçik ve Cop
Yetersiz
ama önemli..
“Peygamber
Ocağı” Böyle İse Eğer..
Olmazsa
olmazlar!..
Erdoğan Samimi İse Eğer..
Eğitim,
ama nasıl?
Gözden
Kaçırılmaması Gerekenler..
Türk
Devleti PKK İle De Görüşmelidir!..
Türkiye
Bir Kez Daha Yol Ayrımında..
Musul’da
Neler Oluyor?
“Türkiyelileşme"
Mi, Kürdistanileşme Mi?
Obama’nın
Ziyareti ve Derinlerin Çiçeği’ne Dair..
Şehidler
Günü
Soğukkanlı
Olmanın Zamanı
29
Mart Sonrasına Dair
“Ya
Hezar ya Hiç”
Mart
Ayı ve Dersleri
Can
Kurban Bu Provokasyona
Kim
Korkar Diyalogdan?
Onur..
“Bu
da böyle biline”
Yêzidiler,
Güven ve Vefa
“Kürdistanlı
Partiler Konferansı”
Bilim
İnsanı Siyaset İlişkisi Ya Da Atı
Arabanın Önüne Bağlamak
Eğri
Oturup Doğru konuşursak..
Darısı
Diyarbekir’in Başına!..
Tilkinin
Şahidi; Türk toplumu Ne zaman Isyan Edecek?
“Vatan”
ve teferruat!..
Tekrarın
getireceği sıkıcılığı da
göze alarak..
Velev
ki dedirtmesin!..
İtiraf..
Terk
Etmesi Gerekenler..
Arap
Şovenizmi ve Tersyüz Edilen Gerçekler
Başbakan’ın
Yeri ve Sakızı
Fırsat..
İkinci
Tezkereye Dair..
Kirli
Çamaşırlar Ortaya Dökülürken..
Beklenen Oldu..
Ben Işık Koşaner’i Sevdim
Bu
Sonbahar Güney’de Sıcak Geçecek
Yalandan
Kimin Evi Yanmış ki!.
Kürdi
Çatı
Uzlaşmak…
Güngören,
Kerkük ve Ergenekon’a Dair
Birlikte
Yaşama Üstüne
Taraf Olmak Yetmez Müdahil Olmak Gerek
Taraf Olmak
Takke Düştü Kel Göründü..
Malumun İlami Ya da Yeni Bir Şey Yok
“Ordu
Yargı El Ele”
Anayasa
Mahkemesi Kararı Neyi Gösteriyor?
1000
İmza ve “Yabancı”lar
1000
İmzanın Önemi
Samimiyetölçer!..
Gerçekçi
Olmak Gerekirse..
İyi
Şeyler
Kürt
Çatısı
Kargalar
Bile Gülmüştür
Kemalizmi
Kurtarmak Kürtlerin İşi Değil
Ağız
Bir Kere Yanmaya Görsün
“Bir
Musibet Bin Nasihattan Evladır”
Şehitler
Günü
Kendisine
Dokunulunca
Aklına Hukuk Ve Demokrasi Gelenler
Hasan
Cemal, Çocuk ve Berekete Dair
Haydi
Şaşırt Bizi Erdoğan!..
Kara Harekatı ve Acı
Gerçeklerimiz
Türk
Medyası, Çifte Standart ve Çocuk
“Türk
Devleti İnsanlık Suçu İşliyor”
Zorlukların
Üstesinden Gelmek İçin..
Allah
Söyletiyor!.
Sevinmek İçin Erken
“Gelin
Canlar Bir Olalım”
Havuç-Sopa
ve AKP’ye Dair
“Hak
İçin Haklıdan Yana Olmak”
Sorti,
Bombalama ve Bilime Katkıya Dair..
"Müslüman
Mahallesinde Salyangoz Satmak"
"Ya
Hezar Ya Sıfır"
Erdoğan
ve Nobel
Baykal’ın
Başına Düşen Taş
Samimiyet
Sınavı-2
Türkiye
Paşalar Cumhuriyeti
PKK
Ateşkes İlan Etmelidir (*)
Tezkere
ve Kararlılık
Çıkmaz
Sokak
Olması
Gereken..
Kemalizm
İçin Kaygılanmak Kimin İşi?
Perşembenin
Gelişi
Gerginlik
Kapıda
Sözcüklerin
Önemi!..
Şeyh
Elo’nun Söyledikleri..
Bölücü
Masalları
Kıyamet
Koparken...
Anayasa
ve Kürtler
Qandil’e
Uzanmanın Ne Gereği Var?..
Çuvaldızı
Kendimize Batırmalıyız
Seçimler
ve Sonrası..
Rektörün
Tuttuğu Ayna
Öcalan
İçin Fırsat
Sular
Giderek Isınırken..
Lafla
Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi
Çocuklar”a İş Çıktı
Polis
Devleti
Papatya
Falı
İran-ABD
İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu
Süreç
Hazır
Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir
Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen
Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız
Kürdistan
Newrozu
Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun
İlani
Evren
Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul
ve Tokmak
Atı
Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik
Yarışı
Ben
Erdoğan Hayranıyım!..
Katil
Kim?
Zor
Günler
Samimiyet
Sınavı
Yeni
Yıl
Ankara
Kriterleri-2
Geç
Olmadan
Gelenek
“Ne
Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir
Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol
mü?
Demokrasi
Hayalleri
Yasaklamak
Erken
Ölüm
Törkiş
İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her
ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar
Cumhuriyeti”
Cadı
Kazanı
Sıcak
Günler
Başbakan’ın
TİT Aşkı
“Bayrak
Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil
Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık
Üçüzler
Kirlenme,
Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya
Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta
İsrar
“İyi
Çocuk”lar Cenneti..
Filmi
Başa Sarmak
Erdoğan’ın
Sınavı
Süreç
ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek
Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe
Un Sermek
Güneyli
Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere
Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba
Öyle mi?
Halepçe
Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler
Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim
ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının Ucu (Mu?)
Aynaya
Bakmak
Saygı
Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm
Ve Çürüme
Yavaş
Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol
General Ve Ağca
Gel
De Niyazi Usta’yı Anma
MGK’nin
Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı
Olmak
Gündemimizin
Değişmeyeni..
Fırıldak
15
Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi
ve Ortadoğu
İyi
Asker
Ayna
Tutmak
Alışmakta
Fayda Var
Üçüncü
Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3
Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3
Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne
yazmalı?
DİSK
Zorlu
Süreç ve Görevler
Yoğurdu
Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in
kafası Karışık?
Başbakan
Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin
Olur"
Sorun
Kürt aydınları mı?
Ülkenin
Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım”
Aydınların Çağrısı ve Geçmişi
Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak
Başka İşler De Var
Bayrak
Ve Ekmek
Endişe
Ar
Damarı
Kürdistan
Parlamentosu
“Sözde”
Darısı
Başımıza!...
Bayrak
ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”
|