Kurban Bayramı,
Gizli Anayasa, Irak’ın içişleri vs…
Kemal Burkay
Kurban bayramından manzaralar…
Kurban bayramı geride kaldı. Bayramdan akılda
kalanlar ise sokakları birbirine katan ipini koparmış
öfkeli boğalar ve koçlarla onları kovalayan insanların,
İspanyol boğa güreşlerini aratmayan heyecan
verici savaşı oldu. Bu arada insanlar kurbanlarını
kapı önlerinde, sokakta, bağda bahçede kestiler.
Bu nedenle kentler, hatta bazı yerlerde deniz bile kana
boyandı.
Ama Kurban bayramındaki asıl dayanılmaz manzaralar,
tatil gidişi ve dönüşü yaşanan trafik kazalarıyla
mezbahaya dönen yollar oldu. Dokuz günlük blanço 210 kaza,
160 ölü, 870 yaralıydı. Bunlar kayıtlara geçenler
tabi. Bunlar da bayramın insan cinsinden kurbanlarıydı
demek mümkün…
Hacdan da epeyce ölüm haberi geldi. Elbet onlar doğruca
cennete gidecekleri için bir sorun yok… Ama trafik kazalarında
ölenlerin durumu nedir bilmiyorum. Herhalde aşırı
hız veya yanlış sollama yaparak ya da sarhoş
halde araba kullanarak başkalarının yanı
sıra kendi ölümlerine de neden olanların cenneti
pek de hak ettiklerini sanmam.
Gizli Anayasa Bakanlar Kurulu’nda onandı!
Biz yeni ve gerçek anlamda sivil ve demokratik bir anayasa
bekleyeduralım, MGK’nın, bir süre önce rötuştan
geçirip kabul ettiği ve hükümete gönderdiği ülkenin
gerçek anayasası, ”Gizli Anayasa” da denen ”Milli Güvenlik
Siyaset Belgesi” Bakanlar Kurulu tarafından onaylandı.
Böylece bir beş yıllığına daha anayasa
sorunu çözülmüş sayılır!
Onaylanmayabilir miydi? O da ayrı mesele… MGK demek
Genelkurmay demek…
Zaten MGK’da hükümet temsilcileri generallerle bu konuda
uzlaşmışlardı. Son yıllarda milli
güvenlik için başta gelen tehlike sayılan ”İrtica”,
ülke ve sistem için tehlike olmaktan çıkarıldı;
”bölücülük” , yani Kürt sorunu demirbaş olarak yerli
yerinde kaldı.
Böylece AKP hükümetimiz başarılarına birini
daha katmış oldu. Başörtüsü sorunuyla ilgili
de, anayasa değişikliğine gerek kalmadan önemli
adımlar atıldı. Eğer bazı pürüzler
varsa o da şu veya bu şekilde zamanla çözülür.
Eh, biz de sivil demokratik anayasayı bekleyeduralım.
Kim bilir, ”kimse bizden anadilde eğitim beklemesin!”
diyen, zorunlu din dersini kaldırmamak için hem Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesi’nin ve Danıştay’ın
kararlarına, hem de kitlelerin talebine kulaklarını
tıkayan Erdoğan, belki seçimlerden sonra ansızın
sürpriz bir hamle yapıp Kürt kimliğini, anadilde
eğitim hakkını, ”demokratik özerkliği”
tanıyan, zorunlu din dersini kaldıran, militarizmin
demokrasiye tuzak kurumlarını temizleyen ve AB standartlarında
tam bir düşünce, örgütlenme özgürlüğü tanıyan
yeni anayasa değişikliğini önümüze koyar!
Sevgili okurlar, bunu peşin peşin duyunca gülümsemeye
başladınız değil mi?.. Ama kim bilir,
belki de onun yapmadıklarını, Ergenekon avukatlığını
sürdüren, darbeci generallere kol kanat geren, Kürt kelimesini
bile ağzına alamayan, kendisi Alevi dedesi olduğu
halde Dersim kırımıyla ilgili olarak önce ”ben
o zaman doğmamıştım” deyip topu taca atan,
sonra da bu kırımı Kemalist devrimciliğin
doğal bir sonucu sayan CHP’nin ”Yiğitoğlan”ı
ve onun ekibi yapıverir…
Bu toplum nasıl olsa yağmurla dolu arasında
gidip geliyor. Değişimde gerçek çıkarı
olanlar, Kürtler, Aleviler, emekçiler ve tepeden tırnağa
”has solcu”lar ise, her biri kendine bir koza örüp soyutlanmakla,
kendi dışlarından gelen demokrasi ve değişim
çabalarına karşı bile binbir güçlük çıkarmakla
meşguller.
Türkiye Irak’ın içişlerine karışmamış…
Irak’ta genel seçimlerden bu yana süren sekiz aylık
krizden sonra cumhurbaşkanlığı sorunu
nihayet çözüldü ve bu göreve ikinci kez Celal Talabani seçildi.
Arap kesimi bu kez başbakanlık gibi cumhurbaşkanlığını
da bir Kürde vermek niyetinde değildi. Sünni kesim özellikle
bu iki posttan biri için direndi. Amerika’nın da Kürtlerin
feragat etmeleri için epeyce baskı yaptığı
anlaşıldı. Ama yalnızca ABD değil,
Türkiye de özellikle Sünni Arap kesiminden yana devredeydi
ve elinden geleni yaptı. Ne var ki Kürtler baskılara
karşı direndiler ve sonunda Celal Talabani’nin başkanlığını
kabul ettirdiler.
Öyle ya, eğer Irak bir Kürt-Arap federasyonu ise bu
önemli postlardan biri Kürtlerin hakkı. Değilse,
o zaman herkesin kendi yolunda yürümesi daha doğru değil
mi?
Kürtlere üvey evlat muamelesi yapmanın dönemi geçti.
Celal Talabani’nin bir Türk gazeteci ile yaptığı
söyleşide Türkiye’nin, bir Kürdün başkanlığa
seçilmesini engellemek için gösterdiği yoğun çabaları
deşifre etmesi üzerine Başbakan Erdoğan, ”Irak’ta
kimseye desteğimiz olmamıştır,” dedi.
Cumhurbaşkanı Gül ise, ”Talabani’nin sözlerini hayretle
karşıladıklarını” söyledi…
Ne var ki, ne Erdoğan’ın sözleri ne de Gül’ün hayreti
inandırıcı değil. Türk hükümetinin Irak’ın
Şii ve Sünni Arap liderlerini uzlaştırıp
Kürtleri yalnız bırakmak için yaptıkları
-Ankara’ya davetler, Bağdat’a seferler- herkesin gözü
önünde cereyan etti. Ama tüm bu çabalar boşa çıktı.
Yapılması gereken, Kürt fobisinden kurtulmak ve
lafta değil gerçekte Kürtleri kardeş görmek, içerde
onlara eşit haklar tanımak, dışarda da
anti Kürt politikaları terk etmektir.
Erlere Angarya artık son buldu mu?
Askerlik döneminde, askerlik hizmeti diye kendilerine angarya
yaptırılan, ordu evinde ve başka yerlerde subayların
ve ailelerinin hizmetine koşulan berber, terzi, garson,
aşçı vb. erler yüzünden son dönemde medyada orduya
yönelik yoğun eleştiriler yer aldı. Her dönemde
bu tür hizmetlerde kullanılan 50-60 bin erden söz edildi.
Bunun üzerine, erlere artık bu tür hizmetler yaptırılmayacağına
ve bu işlerde ücret karşılığı
sivillerin çalıştırılacağına
dair ordudan bir açıklama geldi.
Güzel, inşallah öyle olur… Demek ki ağlamayana
meme yok. Yıllar yılı, toplumun sesi çıkmadığı
için yurttaşlara askerlik yaptırma adına angarya
yaptırdılar. Gerçi bir zamanların ”emir erliği”ni,
yani bedava hizmetçiliği de sözde kaldırmışlardı,
ama pratikte bu iş devam etti. Elbet şimdi durum
daha farklı. Devran döndü, yeni teknik olanaklar, hızla
gelişen iletişim araçları en karanlık
alanları bile aydınlatıyor, gerçekleri insanların
gözlerinin önüne seriyor, bu ve benzer çirkinliklerin, haksızlıkların
sürdürülmesini zorlaştırıyor.
Öte yandan bu ülkede yurttaşların zorunlu askerlik
boyunca karşılaştıkları tek haksızlık
söz konusu angarya değil elbet. Ya nerdeyse doğal
sayılan onca hakaret, aşağılama, dayak;
hatta üstü örtülen, intihar süsü verilen cinayetler?.. Bunların
da hesabı sorulabilecek mi? Umarım tüm bu kötülükleri
insanlarımıza reva gören militarist kafalar, bundan
böyle artık işlerin eskisi gibi gitmeyeceğini
anlarlar. Emirleri altındakilerin de insan olduğunu
ve kendilerine insanca davranmak gerektiğini öğrenip
içlerine sindirirler.
28 Kasım 2010
HES’ler;
Önce insan ve doğa mı, yoksa para mı?
Dışardan
Türkiye manzaraları
Cumhuriyetin
87. yılında ilginç Türkiye manzaraları
Wek
rexne li ser pêşangeha Bottropê
Bottrop’ta,
4. Kürt Kitapları Fuarı’nda
Anadilde
eğitime bile karşı çıkanlar
Kürt sorununu nasıl çözecek?
Barışa
ve demokrasiye susamışız
Boykot
haklıdır
Anadilde eğitim anasütümüz kadar
helaldır
Kurdun
sevdiği dumanlı havalar
Referandumla
iyi bir rüzgar yakaladık
Kılıçdaroğlu
ve yanlış tarafta duranlar…
Kim kime karşı, kim kime rakip?
3. bölüm
Niçin PKK ve Öcalan üstüne yazıyorum?
Kim
kime karşı, kim kime rakip?
2.
Bölüm
Siyasetten
ne bekliyorum?
Kim
kime karşı, kim kime rakip?
”Demokratik
Özerklik” üzerine
Siyam
İkizleri: Derin Devlet ve PKK
Militarist-faşist
güçlerin son çırpınışları
Biz
hiç susmadık;Ama bizi görüp duymadınız…
Kimlik
sorunu- 3
Kadın
sorunu ve sosyalizm
Kimlik sorunu -2
Kimlik
sorunu -1
27
Mayıs “Devrimi”
Viyana-İzlanda,
Dil ve Şiir
Bir
Dünyalıyım
Kovancılar
Depremi, Lazaref, Dema Nû ve Newroz...
Geçmişten
bir sayfa...
Çok
laf değil, somut adımlar...
KÜRT
SORUNUNDA BU DURUMA NASIL GELİNDİ? 1960 VE SONRASI...
Pervasızlığın
bu kadarı:
“Balyoz” derbe planı...
Kar
– Şiir
Ali
Baba Kırk Haramiler Mağarasında
Açılımda eksikler ve yanlışlar
İki
ihtimal
Ergenekon
eylemde
Tüm barış ve demokrasi güçleri
uyanık olmalı
TBMM’de
Kürt Sorunu ve Dersim…
Statükocu
güçler, Ergenekon ve şiddet birbirine bağlı
Hey,
Hürriyet! Orada kimse yok mu?..
Aptallık
insana özgüdür
Alevi
sorununu çözmeye Munzur’dan başlayın!
Abdülmelik
Fırat’ın ardından
Aldatanlar
ve aldananlar...
Sisteme
kurban edilenler...
Ayıp
diye bir şey vardır, Bay Akyol!
Şu
bölme, bölünme hikâyesi...
Dema
Nu ile söyleşi
Ne
yazmalı?
Bu
nasıl devlet, bu nasıl yargı?!
Statüko
ile değişim arasında
Ahmet
Altan sapla samanı karıştırıyor
Kelepir fiyatına çözüm!
Barış
ve çözüm ortamı var mı?
Mardin
olayı üzerine
Nesimi,
Mahzuni, İhsani…
“Korku
imparatorluğu”
ve arkadaşım Turgut Kazan...
Hizbullah-PKK,
Jandarma silahları;
DTP’ye yönelik son operasyon
Güngören
bombaları
Ve bir kez daha haklı çıkarken…
Ergenekon
davası
Ve hukuk adına telaşlı çığlıklar...
Obama’nın
ziyareti derde derman oldu mu?
29
Mart Yerel Seçimlerinin Sonuçları
Gül
Kürdistan deyince...
Kar,
bahar ve Newroz üzerine…
DTP
sorumluları bu işlere ne der?
Bir
hastane yazısı
Yerel
Seçimler Üzerine
“Ergenekon”un
kısa bir tarihçesi
İşte
buna şaşıyorum!
Ergenekon
üstüne titreyenler...
Bu telaş neyin nesi?
Onlar
yalnız Ermenilerin değil, kendi halklarının
da düşmanı
Din-siyaset
ilişkileri
Ergenekon
ve 33 asker
Din
üzerine bir sohbet
Takke
düştü, kel göründü
Türkiye
sorunlarını neden çözemiyor?
Bezele
de Dağlıca gibi bir provokasyon
Ergenekon
ve Sol
Pirçandî û Pirsa Kurd
İçe kapanma olayı ya da kaplumbağa politikası
Kürtçe ve Türkçe yazma üzerine
Cambaza
mı bakalım, hırsıza mı?
Komplolar,
cinayetler, provokasyonlar… ”Devlet sırları!”
Sistemde açılan bu gedik önemlidir
Abant Platformu ve sömürgeci tezlerin yeni versiyonları
Ergenekon
ve Dağlıca
”Bilgi
Destek Planı” yıllardır yürürlükte..
Baskın
Hoca’nın genellemeleri…
Bu
nasıl bir ülkedir?
Umut ne AKP’de, ne Kemalizmde
AKP’nin “çözüm” paketi ve GAP
Kürt
sorununda ekonomi ve siyasetin bağı
Sabancı
Cinayeti’nin belgeleri de ortaya dökülürken...
AKP
değişimin partisi değil
Eski
film yeniden gösterimde mi?
Kedinin
boynuna çanı kim takacak?
Ülkeyi
batağa sokanlardan çözüm beklenemez
Yeni bir halk hareketine
gerek var
Canım
tepki göstermek istemiyor
Sadun
Hoca ve Hasretyan
Geçmiş olsun Sırp yoldaşlar!
Aslan
Asker Şwayk ”Panodaki Şiir”e Karşı!
Türban
ve laiklik üzerine
Ergenekon
ve Türk medyasının çözülen dili
Düzenli köşe yazılarıma
son verirken…
Hrant
Dink’i anarken
AKP
sistemle kaynaşırken..
Sekiz
asker, bomba olayı ve Erdoğan…
Tarih,
akıl ve ahmaklık üzerine
Kandil
Operasyonu; hedefler, sonuçlar
Kürtlerin
temsil sorunu
Sabah’taki
söyleşi, DTP ve temsil sorunu üzerine
Oyunun yeni perdesi ve değişen
taktikler
DTP’ye
yönelik kapatma davası
Bush-Erdoğan
görüşmesi ne sonuç verdi?
Militarizm
Türkiye’yi teslim almak istiyor
Katil
kim?.
PKK’nın
silah bırakmasına veya yeni bir ateşkese karşıyım!
Bu çılgınlıkla
nereye?..
Nasıl
bir anayasa? – 3
Militarizm barışa, demokrasiye, gelişmeye engel
Türkiye
Malezya olur mu? Keşke olabilse!
Nasıl
bir anayasa? – 2 Kemalizm ayak bağı oldu
Nasıl bir anayasa?
Bir
genel af ”PKK sorununu” bitirir mi?
DTP’nin
temel yanlışı ne?
Yedi
kızın acı öyküsü Yaşamadan Öldüler
Yakın
tarihe kısa bir gezinti
Kürdistan gerçeği, Kürt ulusal sorunu ve onurlu tavır
Türk
dış politikasının rüşvetleri…
Yezidi
Kürtlere yapılan saldırı
Türk
Parlamentosu ve Kürtler
Seçimlerde
Türkiye solu, Kürt Ulusal hareketi
22
Temmuz Seçimleri üzerine
Orman
yangınları kimin işi?
Dink
Davası ve Sivas
Bir
mum yakmaya devam…
Kuzeyde
bir hafta
Norveç sınırı, Laponlar, beyaz geceler…
Darbe
ayağa düştü
Darbe
planı işlemekte
Barzani
“PKK terörü”nü destekliyor mu?
Hükümet
gerçekleri halka anlatmalı
Sayın
Sezer, nereden nereye!
Son
terör eylemlerinin ardında kimlerin eli var?
Sistem
ne laik ne demokrat
“Dil
Devrimi” ve “Güneş Dil Teorisi” komedisi
“Türk
Tarih Tezi” komedisi
Paşalar
Cumhuriyeti, berdevam mı?.
Kürt
Dili nasıl kurtulur?
Türk
medyası ya da Yalancı Çoban
General,
istifa et!
Heyy,
orada bir Müslüman yok mu?!.
Irkçı
görüşlerin temeli yalan ve safsata-2
Türk-İslam
sentezi ve Kürtler, Aleviler...
Irkçı
görüşlerin temeli yalan ve safsata-1
Kim
olursa olsun!
“Bu
ırkçılık nerden çıktı?!”
Aman,
301’i değiştirmeyin!
Yanlışta
direnenler, Sopayı çözüm sananlar...
“Halkın
oyları” ve çıkar yol
Türkiye
batağa nasıl saplandı..
Kerkük
Kürdistan’a katılırsa...
Gerçek
katil kim?
Ankara
Konferansı üzerine
AB’ye
sırtını dönen Türkiye’de Savaş hazırlığı
mı, blöf mü?
Saddam
cezasını buldu
Çıkara
dayalı yanlış hesaplar
AB’nin
son kararı üzerine
Baker
Raporu ölü mü doğdu?
PKK
neden taktik değiştirdi?
İlkesizlik
ve Irak’ta çözüm
Bir
kez daha Ermeni sorunu üzerine
Değişime
direnen Türkiye
Sel,
yangın vb. “doğal felaketler” üzerine..
Kürdistan,
zenginlik içinde yoksul ülke..
Bir
şarkı, bir şiir
Fransız
Parlamentosu’nun kararı Ve Cezayir..
En
büyük devletsiz ulus..
Oyunu
gerçek sanmak-2
Oyunu
gerçek sanmak.. (1)
Ana-babalar
kirli savaşı sorgulamalı
Linç
salgını yayılırken…
Lübnan’dan
uzak dur, Kürdistan’a hücum!..
Uygarlıklar
Savaşı mı?
Türkiye’nin
Kerkük Sorunu!
Halkı
yalanla besleyen rejimler…
Irak’ı
bekleyen: Ya üçlü konfederasyon, ya üç ayrı devlet
Bölgemizde
ve Dünyada barış ve istikrar için..
Statükonun
yıkımına kim ağlar?
Terör
ve PKK bahane, Hedefler çok başka…
Hürriyet’in tehlike çanları!
Kırk katır mı, kırk satır mı?..
Demirel, Çiller, Ağar, Güreş… Bunlar tanık
mı, sanık mı?.
Şemdin’in
yakalanması, destanlar, balonlar…
Başı
türbanlı bir kadın neden cumhurbaşkanı
olmasın?..
Çetelerle
mücadelede hükümete destek vermeli
Ülkeyi
esir alan ahtapot...
Sular
ısınırken...
”Sanki
herkes kör, herkes zincirlerle bağlı…”
Bu
bir darbe değil mi?
Terör
ne, terörizm ne?
TBMM
Başkanı Arınç’ın kunuşması ve
demokrasi üzerine..
Şemdinli’deki
askeri yığınak neyin nesi?..
Rejimin
Kürt halkına topyekün saldırısı
Baş
terörist kim, PKK mı, Türk devleti mi?
Önyargı,
tutku ve akıl...
Derin
devlet oyununda Rejisör, figüran ve seyirci…
Suç
ve Ceza
Yine
bir şeyler dönüyor…
Sistem
çürümüş, dökülüyor
Irak’ta
iç savaş kaygısı ve kendi kendine gelin güvey
olanlar..
ŞOVENİZMİN
ESİR ALDIĞI BEYİNLER (*)
At
izi it izine karışırken..
HAMAS
ve PKK…
Sağduyu
ve hoşgörü gerekli
Şemdinli’nin
üstü örtülüyor
Adalet
mi rezalet mi?.
Genelkurmay
Gladyosuna sahip çıktı!
Türk
Gladyosu tasfiye edilmedikçe…
Yalancının
mumu yatsıya kadar yanar
“Demokratik
Cumhuriyet”in patenti Bay Öcalan’ın mı?
Türk
rejimi neden Apo´ya sarıldı?
Kürt
sorununa çözüm çeşitlemeleri üzerine…
Türkiye
Kürtler konusunda İran’ın bile çok gerisinde…
Erdoğan’ın
Şemdinli ziyareti ve alt kimlik-üst kimlik üzerine
Paris
olayları ve küreselleşme üzerine
Olaylar
böyle mi aydınlanacak?
Şemdinli
bir fırsattır
Bu
nasıl bir ilerleme?
Değişimi
anlamak ve Kürt sorununda akılcı çözüm
Bilimsiz
üniversite, hukuksuz adliye..
Türkiye’nin
AB üyeliği ne Sevr’dir, ne de Lozan…
AB ile müzakereler başlarken umutlar - kaygılar...
3
Ekim bir dönüm noktası olacak
Sevgisiz
bir ülke..
“Demokrat,
özgür ve çağdaş Kürtlerin sesi…”
Provokasyon
dumanları…
Asıl
ölüm susmaktır
PKK’yı muhatap yapan kim?
Erdoğan’ın son tavrı
Doğu Kürdistan’daki son
gelişmeler üzerine
Kürtçe
şu anda zincirlerle bağlı
Öcalan
İmralı´dan alınmalı
Derin Devlet ve PKK el ele..
Bir kez daha terör ve uluslararası sorunlar
üzerine
Bir toplum nasıl kandırılır?
Bazı dostların ardından
AKP Alevileri yok sayıyor
ÇIKAR YOL - III Buyrun,
örgüt de var, iş de!
Erdoğan’ın ABD gezisi: Türk tarafı
için düş kırıklığıürk
tarafı için düş kırıklığı
ÇIKAR YOL – II
Teslimiyete karşı ulusal seçenek
Fransız Referandumu üzerine düşünceler
ÇIKAR
YOL - I En başta umut gerekli
İşe
yaramaz bir karar…
NE
DEĞİŞMİŞ?.
Soykırım ve Yüzyıllık Nazizm
Kendi
ordusunun işgali altında…
Türkiye’nin
Kürt Politikası: Döverek Islah..
PKK’yı
kim çözsün?.
Dün
cami, bugün bayrak…
İstanbul
sorunu artık Kürdistan sorunudur
Ermeni Soykırımı ve Orhan Pamuk Olayı
Bir
kez daha laiklik sorunu ve Aleviler konusu
Ş
I M A R I K…
Kürt
Devleti ve Deli Dumrullar…
Dezînformasyon û Prowokasyon
Derin
Devlet Tiyatrosunda Kürtler
ve Türkler...
|